Brunson Gülen takası iddiası! Eski MİT'çi konuştu
Abone olEski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, papaz Brunson ile Fetullah Gülen takasının asla olmayacağını ve CIA tarafından himaye edilen Gülen'in iadesinin de mümkün olmadığını söyledi.
FETÖ, PKK adına suç işlemek ve casusluktan yargılanan rahip
Brunson’un tutukluğu ev hapsine çevrilince ABD’yle ilişkilerdeki
normalleşme süreci çerçevesinde Fetullah Gülen’le takas olasılığı
gündeme gelmişti.
Ancak ABD yönetiminin saldırgan tutumu bu ihtimali rafa kaldırdı. Peki işler bu noktaya gelmeseydi, gerçekten böyle bir takas söz konusu olabilir miydi?
Milliyet gazetesi Tunca Bengin, konuya ilişkin görüşlerini
aldığı eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş’in açıklamalarını
köşesine taşıdı.
“Gülenle rahibi karşılaştırmak büyük hata bir defa.15 Temmuz
gerçeği var ortada. ABD Türkiye’ye bir darbe yaptırtmak istemiş
bunun manevi lideri olarak Gülen gözüküyor. Gülen FETÖ’yle ABD
ilişkilerini ortaya koyabilecek, bu darbe gerçeğini ortaya
çıkaracak bilgilere sahip. Bu sadece Türkiye bakımından değil tüm
dünya ülkeleri için önemli bir konu. Diğer papaz ise bana göre
papaz olma sınırı dışında hiçbir önemi yok. Zaten takas
yapılmayacağını bizimkilerde biliyordur ben eminim.”
Peki ya iadesi için çalışma grubunca sürdürülen temaslar. Ki daha 20 gün önce 15 Temmuz darbe girişimi ve Gülen’in iadesiyle ilgili ezber bozacak yeni deliller bulundu denildi. Öneş, devam ediyor:
İade süreci hukuki değil
siyasi
“Gülen’le ilgili artık yeni bir belge çıkmasına gerek var mı?
Gülen’in ne olduğunu, 15 Temmuz’un ne olduğunu Türkiye biliyor ABD
bizden daha iyi biliyor. Hiçbir şekilde yeni belgeye ihtiyaç yok.
Bu olay hukuki değil siyasi bir olay. Siyasetin çıkarları
çerçevesinde şekillenecek bir olay.”
Nasıl yani?
ABD’nin siyaseten ve kurumsal olarak CIA’nın bağlantılarının
niteliği bunun deşifre olması mahkeme önünde kanıtlanması ABD
açısından sıkıntı yaratır. Hem siyaseten hem toplumsal tepkiler
bakımından. Çünkü düşünce bazında herkes FETÖ CIA ile
bağlantılıdır,15 Temmuz ABD’nin desteklediği, gerçekleştirdiği
darbedir diyor, bunda tereddüt etmiyor ama şu anda mahkemece
kanıtlanmış somut bir durum olmadığı için sorun olmuyor. Ancak
Gülen’in veya çok yakınından, etkili şahıslardan bir kaçının
Türkiye’ye iade edildiğini ve yargılandığını,bunlarında
mahkemelerde çeşitli açıklamalar yaptığını düşünün. O zaman mesele
somutlaşacak ve bu hem Türkiye-ABD siyasi ilişkilerini etkileyecek,
hem de ABD’ye karşı Türkiye toplumundaki psikolojik tepkinin
derecesini yükseltecektir. Ayrıca FETÖ şu anda bile Türkiye,
Balkanlar ve Afrika’da etkisi hala devam eden bir yapı. Dolayısıyla
da Gülen’i iade ederek kendileri açısından bir güven zafiyeti
yaratmak istemezler, istemiyorlar.
Yok edilmesi CIA’nın işine gelmez
mi?
Komplo teorilerine girdiğimiz zaman
bunların hepsi gündeme gelebilir ama Gülen böylesine devasa bir
örgütü organize etmiş senelerce kullanmış, 15 Temmuz gibi çok
önemli tehdidi ortaya çıkarmış birisi. Bu onu kullanan ABD
açısından çok önemli. Böylesine bir yapıda kullanılan örgüt
liderinin ortadan kaldırılması da farklı yorumlara neden olur. O
her zaman her şartta yapılacak bir olay değil. Onun sonuçlarına da
yine servis ilişkileri, çalışmaları içinde bakarsak bir güven
sorunu yaratır.
CIA adamını koruyamadı mı
denilir?
Tabii, ilişki kurduğu meselede yarattığı sonuç o servisin Gülen
benzeri veya farklı boyutlardaki çalışmalarında ihtiyaç duyduğu
güveni de zedeler. O nedenle yok etmek istemez tabii ki. Ama
böylesine olayların olmadığını da söyleyemeyiz...