Bozdağ'dan Twitter ve Ergenekon açıklaması!
Abone olAdalet Bakanı Bekir Bozdağ Ergenekon davasının gerekçeli kararı ve AYM'nin Twitter kararı hakkında açıklama yaptı.
Ergenekon Davası'nın gerekçeli kararı
Bakan Bozdağ, ''Türk adli tarihi içerisinde bu kadar uzun karar var mı bilmiyorum. Herhalde yok. Bir ilk. Önemli olan sonunda yazılmış olmasıdır. Kararın yazılmış olması önemli bir yönüdür. Bu kararın tebiliğinden sonra haklarında hüküm verilenler bu kararın temyiz dilekçelerini ne kadar sürede yazacaklar, bu kararı ne kadar sürede okuyup analiz edecekler, işin doğrusu onu merak ediyorum. 17 bin civarında bir sayfanın okunması, satır satır ayrıntılarının göz önüne alınması ve ordan bir netice çıkarılması elbettte çok zaman alacaktır. Yargıtay aşaması da zaman alacaktır. Gerekçeli karar benim gördüğüm kadarıyla temyize başvurma süresinin uzayacağını, temyiz incelemesinin de uzunca bir zaman alacağının habercisi gibi duruyor'' dedi.
Anayasa Mahkemesi'nin Twitter kararı
Bakan Bozdağ, Anayasa Mahkemesi'nin twitter kararı ile
ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine, Anayasa Mahkemesi
kararlarının bağlayıcı ve uyulması gereken kararlar olduğuna
dikkati çekti.
Anayasa Mahkemesinin aldığı karar bağlayıcı bir karar. Elbette
uyulması ve uygulanması gerekiyor. Ama bu karar hukuki yönünden
ziyade siyasi yönü de ağır basan bir karardır. Zira hukuken
sakat bir karar. Bireysel başvuru hakkı tanındı. Daha sonra
Anayasa Mahkemesinin kuruluş ve yargılama usulü hakkındaki kanunda
bireysel başvuru hakkının hangi
hallerde uygulanacağı açıkça yazıldı. Onlardan bir tanesi
şu; kişiler eğer haklarının ihlal edildiğini düşünüyorlarsa
yargıya müracaat edecekler. Yargı yollarının
tüketilmesinden sonra bireysel başvuru yolu ile Anayasa
Mahkemesine gideceklerdir. Twitter ile ilgili karara baktığınız
zaman, bireysel başvuru hakkını kullananların yargı yoluna
başvurmadıkları, doğrudan Anayasa Mahkemesine başvurdukları
gözüküyor. Anayasa Mahkemesine yargı yollarını tüketmeden doğrudan
başvurma hakkı yoktur. Anayasa Mahkemesi ön inceleme sırasında
bu başvuruyu kabul edilmezlik nedeniyle daha işin başında
reddetmesi gerekirken, maalesef bunun usulen kabul edilebilirliğine
karar vermiştir. Bu büyük bir yanlıştır. Anayasa
Mahkemesi'nin böyle bir yetkisi yoktur. Bir defa, usulden
reddi gerekirken, işi usulden kabul edip esasa girmesi Anayasa
Mahkemesinin yorum yolu ile kendisine yetki alanı açmasıdır. Yeni
alanlar açmasıdır. Bu kabul edilebilir bir şey değildir. Bu
kararı olumlu karşılayanlar belki işin hukuki garabetini
bilmiyorlardır.