Bombacı özür diledi
Abone olİzmir’in Foça ilçesinde, geçen yıl Ağustos ayında gerçekleştirilen bombalı saldırının sanığı, suçunu kabul ederek, "Sİvilleri öldürmek iste...
İzmir’in Foça ilçesinde, geçen yıl Ağustos ayında
gerçekleştirilen bombalı saldırının sanığı, suçunu kabul ederek,
"Sİvilleri öldürmek istemezdim. Ölen sivillerin yakınlarından özür
diliyorum" dedi.
7’si tutuklu 8 sanığın yargılanmasına 12’inci Ağır Ceza
Mahkemesi’nde devam edildi. İlk duruşmaya geç getirildiği için
yapamadığı savunmasını ikinci celse yapan ve bombayı patlatan Yunus
Çiçek, tercüman aracılığı ile kürtçe savunma yaptı. 2006 yılından
beri yasa dışı PKK örgütünde olduğunu, düzenlenen faaliyetlere
katıldığı ve askeri aracı hedef olarak kendisinin seçtiğini
söyledi. 12 Eylül’den sonra Kürt halkının baskı altına alındığını,
bunun bir savaş olduğunu anlatan Çiçek, "Bu savaşta bedeller ve
acılar yaşanıyor. Ben gerilla askeri olduğum için hedef olarak
askeri aracı seçtim. Sivilleri öldürmek istemezdim. Ölen sivillerin
yakınlarından özür diliyorum" diyerek suçunu kabul etti.
"BU BİR SAVAŞTIR"
Duruşmaya katılan mağdur aileler, tüm sanıklardan şikayetçi
olduklarını söylediler. 30 Kez müebbet hapsi istenen Yunus Çicek’in
dışındaki avukatlar, tutuklu müvekillerinin tahliyesini talep
ettiler. Mahkeme heyeti, sanıkların tahliye talebini reddetti.
İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ikinci
duruşmasına, hakkında 30 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 28 yıl
hapis cezası istenen bombacı Yunus Çiçek’in de bulunduğu 7’si
tutuklu toplam 8 sanık kendilerini savundu. İlk celse tutuklu
bulunduğu Diyarbakır’dan İzmir’e getirilen ancak duruşmaya
yetiştirilemeyen Yunus Çiçek, mahkeme heyeti karşısında ilk kez
kendisini savundu. Tercüman aracılığı ile Kürtçe savunma yapan
Çiçek, " Çocukluğum baskı altında geçti. 12 Eylül’den sonra
Kürtlere yönelik baskılar daha da fazlalaştı. Kürtlerin haklarını
savunmak için 2006 yılında PKK örgütüne katıldım. Dağa çıkarak bir
çok faaliyete katıldım. Kürtlere yapılan baskıya karşı bu bombalı
eylemi gerçekleştirdim. Kimseden talimat almadım. Hedef olarak
askeri aracı seçtim" dedi. Sivillerin öldürülmesiyle ilgili Çiçek,
"Bu bir savaştır. Savaşta her iki taraf büyük acı yaşar. Benim
hedefim askerlerdi. Ölen sivillerin yakınlarından özür diliyorum"
diye konuştu.
Çiçek’in bu savunması, duruşma salonunda bulunan acılı ailelerin
tepkisine neden oldu. Mahkeme başkanı, tepkiler büyümeden salonda
huzuru sağladı. Yunus Çiçek’in ardından aynı suçtan tutuklu bulunan
Hasan Deliktaş da kürtçe savunma yaptı ve hakkındaki iddiaları
kabul etmedi. Aynı dosyada tutuklu bulunan Şevket Rabindüz, Şehmuz
Rabindüz, Faruk Kayli, Reşit Ertuğrul ve Kamil Solak ile tutuksuz
sanık A.Y. haklarındaki iddiaları kabul etmedi.
Ölenlerin yakınları, tutuklu sanıkların en ağır şekilde
cezalandırılmalarını istedi. Suçunu itiraf eden bombacı Yunus Çiçek
dışındaki sanıkların avukatları, müvekkillerinin olayla bir
ilgisinin olmadığını belirterek tahliye talebinde bulundu. Yarım
saat ara veren mahkeme heyeti, tahliye taleplerini reddederek
duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
"BİZ YANDIK, BAŞKALARI YANMASIN"
Mahkeme sonrası konuşan Şehit Uzman Çavuş Hasan Furkan Özmen’in
babası Cengizhan Özmen, şöyle konuştu:
“Avukatlar teröristlerden fazla terörist olmuş. Onlar bir evlat
acısı çekseler, onlar benim kadar yansa o avukatlardan biri savunma
yapmaz. 26 yaşında benim çocuğumun ne günahı var. İzmir ve Foça
halkına her zaman için binlerce kez teşekkür ediyorum. Bizim
çocuğumuz benim açımdan ölmedi. Zanlılar ’ifade vermek
mecburiyetinde değilim’ diyor. Kürtçe konuşacağına Türkçe
konuşsun.”
Ölenlerden çiftçi Bahri Şirin’in eşi Aynur Şirin ise, şunları
söyledi:
“benim eşimi öldürdüler ama mahkemede itiraz ediyorlar, konuşmak
istemiyorum diyorlar. Özür diliyorlar özrü kabul etmiyorum. Suçsuz
bir insanı neden öldürüyorlar. Suçlu olduğu halde avukatlar onları
savunuyor. Eşim ölmeden önce ayağı yara halde bize bakmak için
tarlaya gidiyordu. Şimdi öldü, devletin bağladığı az bir maaşla
geçinmeye çalışıyorum. Başka gelirim yok benim.”
“Biz yandık başkaları yanmasın” diyen çiftçi Zekeriya Toksuz’un eşi
Ayten Toksuz da, “bizim eşlerimiz nasıl öldü, neden öldü, niçin
öldü. Biz bunları öğrenmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
(İHA)