Son 3 aydır hem ülke olarak hem de dünya olarak çok gerildik.
Koronavirüs haberleri okumaktan ve dinlemekten bir haller
olduk. Eve kapanan çocuklarımız ve yaşlılarımız nerdeyse hayatı
unutacaklar bu gidişle.
Dün gençlerimiz ve çocuklarımız için 4-5 saatliğine sokağa çıkma
izni vardı. Bir dostum 11 yaşındaki kızı ile yaşadıklarını paylaştı
benimle. “Kızım sokağa çıkarken özel bir yere gider gibi ya da
bayram havası ile en güzel kıyafetlerini giydi. Hayırdır kızım diye
sorduğumda; bilmiyorum baba heyecanlandım, bir tuhaf oldum”
dedi diye anlattı.
Bu süreç daha ne kadar devam eder bilemiyorum ama her gün
koronavirüs haberleri okumaktan gına gelen insanımızı
tebessüm ettirecek birkaç hikâye paylaşmak istiyorum.
Umarım son zamanlarda stresten gerilen yüzleri biraz olsun
gülümsetmeyi başarabilirim…
Çocuk, büyükbabasının mektup yazışını izliyordu. Birden,
- Bizim başımızdan geçen bir olayı mı yazıyorsun? Benimle ilgili
bir hikâye olma ihtimali var mı? diye sordu.
Büyükbaba yazmayı kesti, gülümsedi ve torununa,
- Doğru, senin hakkında yazıyorum. Ama kullandığım kurşun kalem
yazdığım kelimelerden çok daha önemli... Umarım büyüdüğünde bu
kalemi sen de seversin, dedi.
Çocuk kaleme merakla baktı, ama özel bir şey göremedi.
- İyi ama bu kalemin benim hayatımda gördüğüm diğer kalemlerden
hiç farklı değil ki!
- Bu tamamen nesnelere nasıl baktığınla ilgili. Bu kalemin beş
önemli özelliği var ve sen de bu özellikleri kendinde
benimseyebilirsen hep dünyayla barışık bir insan olursun.
Birinci özellik, harika şeyler yapabilirsin, ama attığın
adımları yönlendiren bir el olduğunu asla unutma. Bizim için bu el
Allah'tır ve her zaman kendi kudretiyle bizi o yönlendirir.
İkinci özellik, zaman zaman her ne yazıyorsam, durmam ve
kalemimin ucunu açmam gerekir. Bu kaleme biraz acı çektirse de
sonuçta daha sivri olmasını sağlar. Bu yüzden bazı acılara göğüs
germeyi öğrenmelisin, bu acılar seni daha iyi bir insan yapar.
Üçüncü özellik, kurşun kalem, yanlış bir şey yazdığında bunu bir
silgiyle silmene her zaman olanak tanır. Yaptığımız bir şeyi
sonradan düzeltmenin kötü bir şey olmadığını anlamalısın, aksine bu
bizi adalet yolunda tutmaya yarayan en önemli şeylerden
biridir.
Dördüncü özellik, kurşun kalemin en önemli kısmı, kalemin
yapıldığı ahşabın ya da dışarıya yansıyan şekli değil, içerisinde
yer alan kurşunudur. O yüzden her zaman kendi içine bakmalı, en çok
onu korumalısın.
Beşinci ve son özelliği ise her zaman bir iz bırakmasıdır. Aynı
şekilde sen de hayatta yaptığın her şeyin bir iz bırakacağını
bilmeli ve her hareketinin farkında olmalısın.
**************
Her yıl yapılan 'en iyi buğday' yarışmasını yine aynı çiftçi
kazanmıştı. Çiftçiye bu işin sırrı soruldu. Çiftçi,
- Benim sırrımın cevabı, kendi buğday tohumlarımı komşularımla
paylaşmakta yatıyor, dedi.
- Elinizdeki kaliteli tohumları rakiplerinizle mi
paylaşıyorsunuz? Ama neden böyle bir şeye ihtiyaç duyuyorsunuz?
diye sorulduğunda,
- Neden olmasın, dedi çiftçi. Bilmediğiniz bir şey var; rüzgâr
olgunlaşmakta olan buğdaydan poleni alır ve tarladan tarlaya taşır.
Bu nedenle, komşularımın kötü buğday yetiştirmesi demek, benim
ürünümün kalitesinin de düşük olması demektir. Eğer en iyi buğdayı
yetiştirmek istiyorsam, komşularımın da iyi buğdaylar
yetiştirmesine yardımcı olmam gerekiyor.
Sevgi ve paylaşmak en yakınınızdan başlar. Sonra
yayılarak devam eder. Kin, cimrilik, nefret kimsenin hoşlanacağı
davranışlar değildir.
Bu süreç daha ne kadar devam eder bilemiyorum ama tebessüm
etmeye ihtiyaç duyuyoruz ziyadesiyle.
En güzel tebessümler daima bizimle olsun, biraz da
rahatlayalım...