Bırak davanı gel bana özledim seni
Abone olErgenekon davasına bakan Mahkeme Başkanı Köksal Şengün’e yönelik operasyonun detayları ortaya çıktı.
Ergenekon soruşturması kapsamında Oktay’ın
talimatlarıyla hareket eden şüpheli avukatlardan Tülay Bekar’ın
kadınlığını kullanarak, Ergenekon davasına bakan Mahkeme Başkanı
Köksal Şengün’ü önce emekli etmek bu olmayınca da Yargıtay üyesi
yaparak davadan uzaklaştırmaya çalıştıkları iddia
ediliyor.
Bugün gazetesi sürmanşetten verdiği "emeklilik tuzağa" başlıklı
haberde dinlemeye takılan hakim Şengün ile Bekar arasındaki ilginç
diyaloglar inanılır gibi değil..
“EMEKLİ OL” BASKISI
Yargıyı etkilemek suçlamasıyla haklarında işlem başlatılan
zanlıların telefon kayıtları, geçtiğimiz yıl Mart ayından itibaren
Köksal Şengün’ün baskı altına alındığını ortaya çıkardı. Şengün’le
sayısız görüşme yapan Avukat Bekar, görüşmelerde sürekli ‘emekli
olması’ yönünde Şengün’e baskı yapıyor. Özellikle 2009 yılı bahar
aylarında yapılan çok sayıda görüşmede Bekar’ın, Şengün’e ‘emekli’
olması yönünde telkinde bulunduğu görülüyor.
"GEL BANA ÖZLEDİM SENİ"
Bekar’ın şu tarihlerde Şengün’e emekli olma baskısı kurduğu
görülüyor: 16 Mart 2009’da yapılan görüşmede, ‘Senin emekli
olman lazım”, 20 Mart 2009’da “Bırak şu davanı da
gel bana özledim seni”, 28 Mart 2009’da “Emekli ol
lütfen emekli ol, ne olur emekli ol”, 11 Mayıs 2009’da
“Üf ya niye emekli olmadın anlamadım ya!”, 9 Ekim
2009’da “Emekli ol da kurtul artık!” ve 16 Mart
2010’da "İstanbul Büro’ya otur böyle Paşa gibi otur çalış
yeter ki sen gel!”
İDDİANAMEYİ NİYE KABUL ETTİN?
Bekar 7 Nisan 2009 tarihinde Oktay ile konuşma yaptığını Şengün’e
aktarıyor. Bekar, “Seni şikayet ettim. O da onlardan olmuş
dedim. Mümkün değil dedi. Seninle tanışmayı çok arzu ediyor. Ama
niçin bu kadar gecikiyor, iddianameyi niçin kabul etti ki
diyor” şeklinde konuşuyor. Bekar, 19 Ağustos 2009’da
Şengün ile yeniden konuşuyor. “Herkes senin farklı kanala
geçtiğini düşünüyor. En son Aydınlık dergisini al oku neler
yazmışlar bi bak. Emekli ol emekli” Şengün ise
“Yok Ankara oraya geleceğim ya” diyor. Ardından
Tülay Bekar, “Bence de buraya gel, sen ne yap ne et buraya
gel. Artık kapılarında mı yatarsın göbek mi atarsın. Adını
söylemeye utanacak hale geleceksin yakında” diyor.
KADINLIĞINI KULLANARAK ETKİ
Bekar ile Şengün’ün konuşmalarında farklı diyaloglar ise dikkat
çekiyor. 14 Mart 2009’daki konuşmada Bekar, “Sen önce şu
dosyayı at kafandan da ben de rahat ediyim. Yoksa görüşmüycem
seninle dosyayı kafandan atmadan” diyor. Şengün ise şu
yanıtı veriyor; “O benim elimde olan bi şey değil ki. Seni
seviyorum kucaklıyorum öpüyorum. Seninle her şey güzel her şey
bambaşka!”
GÖNDER ŞU DOSYAYI
Bekar, Ergenekon dosyasını Ankara’daki Danıştay dosyasıyla
birleştirilmesi için göndermesini talep ettiği Şengün’e 8 Mart
2009’da “Gönder şu dosyayı da gitsin Allah aşkına”
diyor. Bekar’ın “Dinliyorlar” sözüne Şengün ise
“Ne yapalım ki dinliyorlarsa. Seni kucaklıyorum öpüyorum
seviyorum” karşılığını veriyor.
DEŞİFRE OLURSAK KÖTÜ
Şüpheli avukatlar Ali Hadi Emre ile Oktay’ın 29 Ekim 2009’da
yaptığı konuşma tanıkların yaptıkları faaliyetler nedeniyle deşifre
olmaktan korktuklarını gözler önüne seriyor. Oktay “Strese
girdim ya. Bizi kullandı mı nedir bu? Benim asla böyle bi çıkar
hesabıyla bi ilişkim yok. Böyle bi deşifre olursak da çok kötü ya.
Pis işler, bulaştırırlar” diyor. Emre ise Oktay’ı şu
şekilde sakinleştirmeye çalışıyor; “Zaten kimsenin bunda bi
şeyi yok ki abi. Yani millet o bu rica ediyor.”
EMEKLi OLMAZSA YARGITAY ÜYESi YAPILACAK!
Sanıkların Hakim Köksal Şengün üzerinde kurdukları emekli ol
baskısı tutmayınca “Yargıtay üyesi yapılarak”
Ergenekon hakimliğinden almaya çalışıyor. Bekar, 30 Temmuz 2009’da
Şengün’e, esik Bakan Oktay ile Yargıtay adaylığı için konuştuğunu
söylüyor.
Oktay’ın devreye girmesiyle Şengün, HSYK Başkanvekili Kadir Özbek
ile iki kez görüştürülüyor. Bu görüşmeler sürerken Oktay ve
Bekar’ın 2 Ağustos 2009’da yaptığı görüşmede Oktay, “Yani
hiç olmazsa Haberal’ı bıraksa çok iyi olur. Ama bakınız iş, bu
yerleri kaybetmemek lazım. Bu bir rejim mücadelesi ve orada
düğümleniyor” diyor.
ŞENGÜN YÖNLENDİRMEYE GELMİYOR
Şengün’ün baskıların ardından Ergenekon sanıklarının
tahliyelerinin reddine muhalefet şerhi düşmesi ise dikkat çekiyor.
Bekar, Şengün ile 24 Ekim 2009’da yaptığı konuşmada memnuniyetini
şöyle ifade ediyıor; “Muhalefet şerhlerini falan duyunca
baya komiğime gitti. Oh be dedim bizden onlar.” Sanıklar
tahliye taleplerini reddeden diğer üyeler içinse ‘onlar
sadece önlerine bakıp işlerini yapıyor’ diyerek
yönledirmelere açık olmadıklarını söylüyor.
MENDERES’TEN KÖTÜ OLACAK
İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Cengiz ile Mevlüt
Çiğdem 20 Mart 2010 tarihnde ilginç bir konuşma yapıyor. Çiğdem,
“Ne olacak abi gidişat ne olacak Mehmet abi ya öyle ne
olacak” diyor. Cengiz ise “Bunlar yargılanacaklar
yani merak etme, bunların hepsi yargılanacak Menderes’ten kötü
olacak bunlar” diye karşılık veriyor. Ardından Çiğdem,
“Hala toplum ordunun üstüne gitti diye çok iyi diyorlar
hayret ediyorum abi ya şerefsizim hayret ediyorum. Vatan haini,
inşallah idam sehpalarında görmek isteriz” şeklinde
konuşuyor.