Bir iktisatçı tıbba meydan okuyor
Abone olOkuyacağınız satırlar, insan neslinin en önemli buluşuyla ilgilidir. Gelecekte insanlık bu bilgilerin bulunduğu zamanı baz alarak, sağlık çağını başlatacaktır.
Doktorların bulmasının mümkün olmadığını iddia ettiği bilgileri
bulduğunu söylüyor. Ve ekonomist Osman Yıldız bu bilgileri tüm
dünyaya hediye ettiğini belirtiyor. Hediye ettiği bilgileri de hem
matematikle, hem de kanıta dayalı tıpla da ispatladığını iddia
ediyor. İddiaya göre her anne adayı kadın, ilaç kullanmadan son
adet kanamasının başlangıç saatine göre 230 ila 288. saatler
arasında korunursa sağlıklı bir çocuğa sahip olabilirmiş. Döllenme
gününü bilmeyen doktorların hamilelik süreci ile ilgili bilgileri
de yanlışmış. Tüm dünyada 280 gün olarak bilinen hamilelik sürecide
280 değil ortalama 260 günmüş. Her gün doğan 800 bin bebekten en az
100 bini sorunlu doğuyormuş. Ve bu sorunlu doğan bebeklerin en az
50 bininin sorunsuz doğması 58 saatlik sürede ailelerin korunması
ile mümkünmüş. Ve bu her gün doğan 50 bin bebeğin sağlıklı
doğmasının sağlanması ile dünya tıp alanından günlük 1 milyar
dolardan fazla parayı tasarruf edecekmiş. Her şey kurumumuza gelen
bir telefonla başladı. Arayan kişi anlattıklarını anlamamızın
mümkün olmadığını sadece mümkünse bu anlattıklarını doktorlara
sormamızı ve araştırmamızı istiyordu. Ben ise doktor olmadığımı
anlattıklarını anlasam bile profesörlerin anlattıklarını bırakıp da
bir iktisatçıya inanmamın mümkün olmadığını belirtiyordum. Ama kişi
ısrarlıydı. Bende doktorların konuya cevap vermeleri için kişinin
iddialarını sayfalarımızda yayınlamaya karar verdim. Osman Yıldız
ısrarla şu soruyu Kadın Doğum sahasındaki uzmanlara sormamı
istiyordu. Tıpta çocuk sahibi olmasında problem olmayan ailelerin
üzerinde döllenmeyle ilgili yapılmış araştırma var mıdır?. Ve
hamilelik süreci neden son adet kanamsı başlangıcına göre
hesaplanmaktadır. Döllenme gününü bilmiyor musunuz? Araştırma
sorusuna Osman Yıldız hiç yok diyor. Ve ekliyor. Tıpta bu konuda
kullanılan tüm bilgilerin ar-ge leri çocuk sahibi olmasında problem
olan aileler üzerinden yapılmıştır. Çocuk sahibi olmasında problem
olan, yani kısaca döllenme durumuna göre hasta olan insanların
bilgileri sağlıklı insanlara uymamaktadır. Hasta olan bir kişinin
hiçbir bulgusu sağlıklı insanlara uymaz. Günümüze kadar yapılan
çalışmalar hep hastalar üzerinde olduğu içinde doktorlar döllenme
gününü bilmiyorlar. Bilmediklerinin ispatı da basittir. Hamilelik
başlangıcını son adet kanama başlangıcı olarak kabul ediyorlar.
Lafı daha fazla uzatmadan Osman Yıldız’ın hazırlamış olduğu
sitesindeki yazıları aynen aktaralım. Aşağıda okuyacağınız satırlar
21. y.y. ılın insan nesli için en önemli sayılacak buluşu ile
ilgilidir. Gelecekte insanlık bu bilgilerin bulunduğu zamanı baz
alarak bilgi çağını kapatıp, sağlık çağını başlatacaklardır.
Dikkatli olarak bilgileri okuyan ve tamamen hediye (ücretsiz)
olarak, hiç bir riski olmayan bilgilere uyan ailelerin nedeni
bilinmeyen bir gizli veya görünür sakatlıkla karşılaşmaları
imkansızdır. Bilgiler önce 26 şubat 2003 günü saat 02:00 civarında
matematikle ispatlanmış, kendini yetkili sanan yetkili makamlarca,
matematik insan vücudunda hiç bir şey ifade etmez dendiği içinde 1
mayıs 2003 gününden itibaren ulaşılan 98 ailenin sonuncusu olan
bizim bebeğimizin 6 ekim 2004 günü dünyaya gelmesi ile kanıta
dayalı tıpla da ispatlanmıştır. Nedeni tıp çevrelerince tespit
edilemeyen ve hiçbir sebep yokken , görünür veya gizli sakat olarak
dünyaya gelen bebeklerin; gerçek sebebi ilişkiye girilen saate
bağlı olarak spermin yumurtayı döllediği saattir. Spermin yumurtayı
dölleyeceği saat, ilişkiye girilen zamana bağlı olarak kesinlikle
değiştirilebilir. Bu bilgi matematiksel ve kanıta dayalı tıpla
ispatlanmış kesin bir bilgidir. Ve bu bilginin kullanılması ile
beşikten mezara sağlıklı nesiller yetiştirilebilecektir. Fakat her
buluş gibi bu bilgininde önemi ancak geçen zamanla
anlaşılabilecektir. Ben ne bulduğumu çok iyi biliyorum. Geçen 20
aylık zamanda da bulduğum bilginin doğruluğunun testlerini
defalarca deneyip sonucunu görme imkanım oldu. Ayrıca tüm bunlara
rağmen kendim bir çocuk sahibi daha olarak kesin emin olmak
istedim. Oğlumuz 6 Ekim 2004 günü dünyaya geldi. Bu doğum sakat
çocuk doğumları ile ilgili bulduğum bilginin benim nazarım da nihai
sonucu oldu. Döllenme süreci ile ilgili olarak aşağıda verilen
bilgiler kesindir. Bir doktor tarafından değil ekonomist olup
sadece aileleri uzaktan telefonla takip eden Osman Yıldız
tarafından bulunmuştur. Elde edilen veriler dünya üzerinde eşi
benzeri olmayan bir data meydana getirmiştir. Ama bu data insanlık
için insanca araştırma yapacak birileri olmadığı için hiç bir şey
ifade etmemektedir. Ulaşılan sonuçlar 1- Dünyada ki bayanların adet
süresi ortalaması 28'dir bilgisi kesinlikle hatalı bir bilgidir. Ve
yanıltıcı sonuçların başlangıcıdır. Çocuk sahibi olmasında problem
olmayan bayanların (bundan sonraki yazılarda sağlıklı bayan olarak
yazılacaktır.) adet süresi ortalaması 26 gündür. 2- Ortalama 280
gün( 9 Ay 10 gün) kabul edilen ve döllenme günü bilinmediği için
son adet kanama başlangıcı baz alınarak hesaplanan hamilelik süresi
hatalıdır. Ortalama hamilelik süresi bilinenin aksine 260 gündür.
Ve 280 gün kabul edilen hatalı hamilelik süresi önemsiz gibi
görünmesine rağmen hamile bayanda oluşturulan şartlanma nedeniyle
bebek ölümlerine varıncaya kadar çok büyük sorunlar
oluşturmaktadır. 3-Yumurtanın döllenme zamanı son adet kanamasına
göre 14. gün civarındadır şeklinde ki öngörüde kesin hatalı bir
öngörüdür. Sağlıklı hiç bir bayanda 14. gün dahil girilen
ilişkilerde hamilelik oluşmamıştır. Yine önemsiz gibi görünen bu
bilgi bir çok ailenin çocuk sahibi olamamasına sebep olmaktadır. Bu
konuda detaylı araştırmam devam ediyor. Gelecekte bu bilgilerde
açıklanacaktır. 4- Çocuğu olmayan aileler için tavsiye edilen gün
aşırı ilişki bilgisi de yanlış bir bilgidir. Her gün veya gün aşırı
ilişki sonucu hiç bir ailede hamilelik sağlanamamıştır. Bu konuda
verisi toplanan aile sayısı çok fazladır. 5-Her sağlıklı kadın
(Genç kızlığa adım attıdığı ve ilk adet kanaması başlangıcından
itibaren) adet kanamalarının başlangıç saatini mutlaka not
etmelidir. Ve bu saatler kullanılarak yapılacak ortalama
hesaplamasında 26 gün civarı ortalama sağlanıp sağlanmadığı
gözlemelidir. Eğer 28 veya üstü bir süre söz konusuysa mutlaka
sorunun sebebi araştırıp, geç kalmadan çözüm bulmalıdır. Ve adet
süresi 28'in altında olan her bayan son adet kanama başlangıç
saatine göre 230. saatten itibaren 288. saate kadar kendini
gözlemlemelidir. Anne adayı olan bayan kim ne derse desin bu
saatler arasında kesinlikle hamile kalmayı kabul etmemelidir.
Atalar, hocalar, Yetkililer ve bilim adamlarının bu bilgileri şu an
için kabul etme ihtimalleri yoktur. Geçen 20 aylık sürede bu
konudan haberdar olmayan ve bu konuyla uğraşan Ata, Hoca, yetkili
ve Bilim adamı kalmadığını sanıyorum. Ata, hoca, yetkili ve bilim
adamından başka kaynağı olmayan basın mensuplarının da, mankenleri
küçük dedikoduları bırakarak insan nesli için gelmiş geçmiş en
önemli bilgilerle ilgilenmek gibi bir dertlerinin de olmayacağını
sanıyorum. Çünkü bu bilgilerde para yok. İnsanları insanlara mecbur
edecek unsurlar yok. Hele hele de hiç bir şekilde hiç ama hiç
kimseye hiç bir zararı yok. Şimdi neden anne adayı bayan bu
saatlerde korunmalıyı biraz açmak istiyorum. Her erkek yaklaşık 70
gün süren bir süreç sonucunda 200 milyon civarında spermi ilişki
sonrası kadına gönderir. Kadına gelen spermler aşağıdaki şekilde
görüldüğü gibidir. Bu spermlerden sadece ilk sırada gördüğünüz
spermlerden biri yumurtanızla döllenirse bebeğiniz sağlıklı
olur.(Nedeni bilinmeyen bir sakatlığın söz konusu olmadığı durumu
anlatmak için bundan sonra sağlıklı kelimesini kullanacağım.) Bu
spermlerin vücudunuza gelen spermler içindeki oranı: oranlar ve
sayılar kaynaktan kaynağa değişim gösterse de yaklaşık 1/3
kadardır. Yani ortalama 100 spermden 33'ü sağlıklı kalanları ise
sorunludur. Son adet kanamanıza eklediğiniz 230 ila 288. saatler
arasında bu spermler vücudunuza girerse aşağıdaki görüntü her zaman
mümkün olur. Bu görüntünün mümkün olmasının anlamı ise şudur.
Döllenecek bebeğin 1/8 ihtimalle gizli sakat olması. 1/1700
ihtimalle de görünür sakat olmasıdır. Yani döllenecek yumurtanın
sonucunda her 8 bebekten 7'si sağlıklı olarak dünyaya gelirken 1'i
sorunlu olacaktır. Bu sorun ilk zamanlarda da ortaya çıkabilir.
İlerleyen zamanlarda da ortaya çıkabilir. Yine bu saatlerde girilen
ilişki sonucu dünyaya gelen her 1700 bebekten birisi engelli veya
görünür sakat olacaktır. Yani toplamda bu saatler arasında oluşacak
her 1700 bebekten 213'ü sorunlu olacaktır. Kalan 1487 bebek ise
sağlıklı olacaktır. Hocalar, Atalar, Yetkililer ve Bilim adamları
bu bilgileri konu dünyaya ulaşıp onaylayana kadar bilgiden haberdar
olan her anne adayı tarafından mutlaka kullanılmalıdır.
Bedelsizdir. Zararsızdır. Hiç bir yan etkisi, ön etkisi ve bilmem
ne etkisi yoktur. Yalnız bilgileri kullanmaya karar veren anne
adayı bilgilerin kullanılacağı adet döneminde kesinlikle 288. saate
kadar hiç bir ilaç kullanmamalıdır. İlaç kullanımı yumurtlamayı
doğrudan etkilemektedir. Basit soğuk algınlığı ilaçları bile
yumurtlama düzenini bozmaktadır. Bu bilgilerin dünyaya ulaşması
kolay olmayacaktır. Geçen süre içerisinde bu konuda hiç bir şüphem
kalmadı. Aileler bu bilgileri kullana kullana çevrelerine
yayacaklardır. Çünkü bu bilgilerin aileler tarafından kullanılması
bir çok sektörün işlerini daraltacaktır. Dahası bilgiler dünyaya
ulaşıp her anne adayı tarafından kullanılmaya başlayınca dünyada
açlık sona erecektir. Dünyanın az gelişmiş ve gelişmekte olan
ülkelerinin gelişmiş olan ülkelere bağımlılığı azalacaktır.
Galileo'yu idama mahkum eden zihniyeti kınayanlar o zaman da eminim
bugünkü zihniyeti kınarlar.