Kuru kuruya tarafgirlik çok tehlikelidir.
Gün gelir doğru, yanlış karışımı size bir ezber öğretir ve yorum
ve değerlendirmeleri artık o ölçüye göre yaparsınız.
Bu da sizin yok oluşunuzu gösterir, çünkü siz siz olmaktan
çıkmışsınız belli bir fikrin esiri olmuşsunuz demektir.
Mesela bir partili partisini eleştirse,
Bir aşiret mensubu aşiretini eleştirse,
Bir cemaat üyesi cemaatine eleştirse,
Hemen adamı günah keçisi yapıp, bir nevi aforoz ederler,
kısacası siz buna siyasi bir linç de diyebilirsiniz. Bana da şu
anda ona benzer bir mobing uygulanıyor.
Bir zamanlar Kürtçe konuşma yasağının olduğu günleri yaşayan
biri olarak, bu gün bir kısmının yasal dayanağı olmasa da nerdeyse
fiili olarak %90 insani haklarıma ulaşmış durumdayım ve sosyal
medyada Elkürdi ikinci soyadımla tanınıyorum. Bu bazen bana sıkıntı
oluştursa da ben bu sıkıntıya razıyım, çünkü ruhum mutlu oluyor,
ayrıca devlet bu özgürlüğü bana vermiş ki kullanayım.
Bir yazımda Kürt vatandaşlarımıza hitaben; devletin size verdiği
hakları kullanın, sıkıntılarınız varsa yine dillendirmeye,
talep etmeye devam edin dedim, orada on ayrı gelişmeden
bahsederek Ak Parti iktidarında meydana gelen olumlu gelişmelere
sahip çıkın, fikir ve düşüncenin nasıl da neşv u nema ettiğini
gösterelim demiştim, ama “yarın eleştiri için malzememiz
kalmaz” düşüncesiyle olsa gerek kullanmaktan
kaçındılar.
Aslında Devlet TRT-6 (KÜRDİ) yayınına başladığı gün Kürt
meselsini çözmek için en büyük adımı atmıştı, siyasilerin tebrik
etmesi gerekirken; bir kısmı dudak büktüler, küçümseme yolunu
seçtiler. Peki bu hizmet küçüldü mü tam tersine günden güne büyüdü,
olgunlaştı.
Erzurum’dan bir ağabey anlatıyor;
“Ben Kürtçe bilmediğim halde bir süreliğine TRT KÜRDİ’yi
izleyince çocuklarımdan biri dedi ki,
-ya baba sen Kürtçe bilmiyorsun niye Kürtçe yayın yapan
kanalı izliyorsun?
Ben de dedim ki,
-Empati yapıyorum evladım, acaba şimdiye kadar Türkçe
bilmeyip belgeselleri, diziler, haberleri Kürt vatandaşlarımız
izlerken ne his etmişler. Zor bir şey olduğunu o hali yaşayarak
öğrendim.”
Benim babamın dedesi yedi yıl Hasankale’de askerlik yapmış,
savaşa katılmış bir gazi, onun da babası 93 harbinde şehit düşmüş,
babam ise 85 yaşında hala haberleri ben ona tercüme ediyorum, bunun
hakkını kim ödeyecek cevabını bilen var mı? Vatandaşlık hukuku bu
mudur?
Bu sıkıntılara rağmen tüm çocuklarını okutmuş,
“Allah’tan sonra hükümet gelir” diyerek nizami
yaşayan bir bey efendi.
Ama bazen şunu söylüyor; “evladım vatanın nöbetini
beraber tutuyoruz, ben Türkçe’den huylanmam Türklerin bir kısmı
niye Kürtçeden huylanıyorlar anlamakta zorlanıyorum”
diyor.
Eski meseleleri anlatırken hala da “Türkistan tarafı,
Kürdistan tarafı diyor”
Biz çocuklarına söylediği kısa ve öz bir nasihati var
“evladım Kur’an'ın yolundan ayrılmayın, o yol küçe çıkmaz
yol değildir, Allah ve Resulü ne demiş o, kurtuluş
oradadır” Allah bütün babalardan razı olsun ondan da razı
olsun.
El Kürdi asilkürt anlamına geliyor,
'asiltürk’ten ben huylanmıyorum da asil kürtten
kim niye huylanıyor? anlamakta zorlanıyorum.
Ne kadar asiltürkler varsa seslerini yükseltmelerini ve “arkadaş
şimdiye kadar Kürtlere yapılan haksızlıklara hayır diyoruz ve
birlikte yaşamanın yolu neyse siyasiler bulsunlar/bulmalılar”
demelerini bekliyorum, çünkü ülkenin huzur ve sükuneti, istikrar ve
emniyeti, üretim ve enerjisi buna bağlıdır desem inanın,
Mazlumlara zulüm ederek zalimleri kokutamazsınız, haberiniz
ola!
Zalim; ABD’dir, İsrail’dir, bu iki devletin akıl hocalığını
yapan İngiltere’dir, tabi başka zalimler de var ama bizi en çok
bunlar rahatsız ediyor. Kürtlerle uğraşarak bir şey kazanacağını
sananlar zavallı kimselerdir.
Ayrıca PKK-PYD-YPG vb. örgütler ilgi alanımın dışındadır, çünkü
bunlar benim kendisine secde ettiğim Allah’ı tanımıyorlar, bir Kürt
olarak ben bunlara taraf olamam, ancak insan hakları aktivisti
olamam hasebiyle yeri gelir onların da yaşam hakkını
savunuyorum.
Sakın sakın ortam sakinleşti diye Kürt meselesini rafa
kaldırmayın, siz Cumhurbaşkanımıza destek verin, Külliyenin bakış
açısına sahip çıkın, gerisi kendiliğinden gelir O bir Celebi
Mehmet’tir, ne yapacağını bilir.
Engin Osmanlı tecrübesi ile olmazsa bu ülkeye refah ve huzur
gelmez.
Benden söylemesi.