Baykal'ın Yaşar Nuri Hoca taktiği

CHP İstanbul İl Başkanı Şinasi Öktem, Genel Başkan Deniz Baykal’ın seçim meydanlarında ‘A Takımım’ diye tanıttığı isimlerin birbiri ardına partiden kopması konusunda ilginç açıklamalarda bulundu.

3 Kasım seçimleri öncesinde Baykal’ın daveti üzerine CHP’ye katılan Kemal Derviş’in ‘partiyi yumuşaklaştırma’ya çalıştığını savunan Öktem, bu yüzden Derviş’e bayrak açtıklarını ve başarılı olduklarını belirtiyor. Şinasi Öktem, ilahiyatçı-yazar Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk’ün transferini ‘taktik’ olarak nitelendiriyor. Öktem, “Yaşar Nuri Hoca’yı fazla konuşmaya gerek yok. O bir seçim taktiğiydi, bitti gitti artık.” diyor. CHP İl Başkanı, divan başkanlığı yaptığı 29 Ocak’taki olağanüstü kurultayı ise “CHP’nin kurtuluş günü” olarak görüyor.

CHP’nin ağır toplarından Şinasi Öktem, Zaman’ın sorularını cevapladı. Öktem, konuşmanın başında 3 Kasım 2002’deki genel seçimler öncesinde vitrinde arz-ı endam eden yıldız isimlerin istifalarını yorumluyor. Öktem, A Takımı’ndan ilk önce ayrılan ve Halkın Yükselişi Hareketi partisini kuran İstanbul Milletvekili Yaşar Nuri Öztürk üzerinde fazla durmamayı tercih ediyor. Ancak Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı başkanlığına getirildikten sonra milletvekilliğinden ayrılan Kemal Derviş’i uzun uzun tahlil ediyor. Öktem, ‘Amerikancı ve IMF’ci’ diye nitelediği Derviş’i, ‘yumuşak bir CHP oluşturmaya çalışmak’la suçluyor: “Derviş ve ekibi IMF anlayışını CHP içine sızdırma gayreti içindeydi. CHP’yi başkalaştırıp ‘AKP’ye benzer bir parti’ ortaya çıkarmak istiyordu. Ondan sonra da Erdemir mi satılacak sat, SEKA mı satılacak sat, THY mi satılacak sat. Benim, bir ulusalcı olarak buna karşı çıkmam gerekiyordu. Bu yüzden Derviş’e parti içinde muhalefet bayrağını açan ilk biz olduk. Seçimden hemen sonra bunu ilan ettik. Derviş anlayışının CHP’ye hakim olamayacağını söyledik. Başarılı da olduğumuza inanıyorum.”

Şinasi Öktem’in önemsediği bir diğer olay da 29 Ocak’taki kavgalı kurultay. Öktem, ‘CHP’nin kurtuluş kongresi’ dediği kurultayı ne CHP yönetiminin ne de Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün öncülük ettiği muhalefetin istediğini vurguluyor. Kongrenin CHP dışındaki güçlerin zorlamasıyla yapıldığını ileri süren İl Başkanı, şu görüşleri dile getiriyor: “Biz, orada CHP’yi ‘light’laştırıp AKP’leştirmek isteyenlere karşı bir kongre yaptık. Fakat neticede şu herkesin kafasına yazıldı. Öyle üç-beş kişi bir araya gelip medya desteğini arkasına alarak CHP’yi ele geçiremez. Kongreden sonra büyük bir rahatlama hissettik. Her kesimden binlerce mesaj geldi, hepsi ‘partiyi kurtardınız’ diye teşekkür ediyordu.”

İl Başkanı Şinasi Öktem, “CHP, muhalefet yapamıyor” eleştirilerine ise sert çıkıyor: “Muhalefetten ne anlıyor arkadaşlar ben onu anlamıyorum. Yani bunu yapmak için belimize silahı takıp Meclis’i mi basacağız?”

Tuğba Özay, disiplin kararını beklemeden istifa etmeli

Şinasi Öktem, Endüstri Holding’de gurbetçilerin parasını batıran Kürşat Yılmaz’ı evinde sakladığı iddia edilen CHP üyesi manken Tuğba Özay’ın partiden istifasını bekliyor. Gelişmelerin ardından soruşturma başlattıklarını ifade eden Öktem, Özay’ın ifadesi alındıktan sonra ihtiyaç duyulması halinde disipline gönderileceğini vurguluyor. Son kararı disiplin kurulunun vereceğini kaydeden Öktem, “Bir CHP’linin nasıl davranması gerektiği bellidir. Eğer o şekilde davranmadıysa gereği yapılır. Ama bana kalırsa, Tuğba Özay partinin soruşturmasını beklemeden hemen istifa etmeli.” ifadelerini kullanıyor. Öktem, Özay’la aralarında geçen konuşmayı da şöyle aktarıyor: “Tuğba Özay, kanalın birinde konuşuyordu. Bu arada bana bağlandılar. Ben de dedim ki; olay eğer Tuğba’nın anlattığı gibiyse, adam uçakla gelmişse, evinden oraya geçmişse, gideli yarım saat olmuşsa, Tuğba’yı günah keçisi yapacağımıza onu takip edenleri hesaba çekelim. Bu çerçevede, anlattıklarının masumiyet ifadesi olduğunu söyledim.”

Bana oy vermeyeni delege yapmam

Kongre hazırlıklarını sürdüren İstanbul İl Başkanı Şinasi Öktem, çalışmalardan memnun. Temmuz ya da ağustosta gerçekleştirecekleri il kongresine tek adayla gitmeyi planladıklarını kaydeden Öktem, delege seçimleriyle ilgili usulsüzlük suçlamalarını reddediyor. Öktem, “Kendi adamlarını delege seçtiriyor.” iddiaları karşısında ilginç bir savunma yapıyor: “Beni seçmeyecek insanları niye delege yapayım? Elbette benim anlayışımda olanları seçeceğim.” Usulsüzlük iddialarını ortaya atan muhaliflerin partiyle ilgisi olmadığını öne süren Öktem, kendisinin geceli-gündüzlü çalıştığını, ancak ‘ileri-geri konuşanların’ partiye bile uğramadığını ifade ediyor.

Haber: Mehmet Özdemir
Kaynak: