Baykalın bitişini özetleyen müthiş söz!
Abone olBaykal, en yakın arkadaşları’nın eliyle tarihe defnedilebilirdi.Öyle oldu. Yani Mission accomplished...
İNTERNETHABER.COM - CHP eski Genel Başkanı Deniz
Baykal'ın avukatlarının o kasetteki görüntülerin Baykal'a ait
olmadığını söylediyse de ne CHP’liler ve ne de iki hafta önce bu
‘çirkin komplo’ya karşı ayağa kalkan medya oralı olmadı. Aslında
Radikal'den Cengiz Çandar'ın bugünkü köşesinde İngilizce'den ödünç
aldığı söz herşeyi özetliyordu: ‘Mission accomplished’!... Yani:
işlem tamamlanmıştır...
"Deniz Baykal'ı en yakın arkadaşları defnetti"
diyen Cengiz Çandar'ın bugünkü yazısı yukarıdaki soruya yanıt verir
nitelikte:
Bugünkü CHP Kurultayı, Deniz Baykal döneminin Türk siyasi hayatında
bittiğinin CHP tarafından tescili anlamına geliyor.
Deniz Baykal’ın siyasi hayatı, iki hafta önce ‘kaset olayı’
ile zaten bitmişti. Zamanlaması fazlasıyla dikkat çekici idi.
Kurultay’a iki hafta kala. Yerine birinin tırmanması ve Kurultay’da
Deniz Baykal’ın sonunun tescili için yeterli süre olarak
düşünülmüştü herhalde.
Bir hafta ‘kaset olayı’nın travması ve çalkantıları için fazlaca
kısa, iki haftadan ötesi ise gereksiz ölçüde uzun olacaktı
anlaşılan. Kaset zamanlaması iyi hesaplanmış.
Dikkat edilirse artık iki hafta önce oradan buradan yükselen
‘alçakça komplo’, ‘bu işin hesabı sorulmalıdır’, ‘bu ne çirkinlik’
filan cinsinden protesto sesleri de kalmadı.
Deniz Baykal’ın avukatları da -veya kendisi- bu ‘vazgeçme’ye
katkıda bulundular. Adını herkesin galiba ilk kez duyduğu ‘Ulusal
Kriminoloji Kurumu’ adlı bir özel şirket, kasetin montaj olduğunu,
kasette Deniz Baykal olduğu iddia edilen şahsın Deniz Baykal
olmadığını ‘teknik analiz’ sonucu ileri sürdü; daha doğrusu
Baykal’ın avukatları böyle açıkladılar ve ne CHP’liler ve ne de iki
hafta önce bu ‘çirkin komplo’ya karşı ayağa kalkan medya oralı
olmadı.
Oysa, hal buysa, CHP’lilerin daha iki hafta önce ‘dönüşü uğrunda’
açlık grevi başlattıkları yeri doldurulamaz genel başkanları için
kıyamet kopartmaları gerekirdi.
İki haftalık ‘film’, kareleri sırayla ve tek tek incelendiğinde
‘yeri doldurulamaz’ genel başkanın, ‘yeri doldurulsun’ diye vizyona
girmiş meğerse.
MİSSİON ACCOMPLİSHED (MİSYON
TAMAMLANMIŞTIR)
Çandar yazısının sonunda İngilizce'de yer alan o çok ilginç
bir deyimle adeta Baykal'ın bugünlerde yaşadığı olayı
özetledi: Mission accomplished; yani misyon/işlem
tamamlanmıştır...
Nasıl doldurulabilirdi?
Birinin aday olması yetmeyecekti. Deniz Baykal’ın gerek parti
içi iktidarı ve gerekse ‘geri dönüşü’ için dayanmaya mecbur olduğu
‘aktörler’ aday olacak kişi üzerinde ‘konsansüs’ sağladıkları
takdirde, yeri dolabilir ve Deniz Baykal, en yakın ‘mücadele
arkadaşları’nın eliyle tarihe defnedilebilirdi.
Öyle oldu.
Önce Kemal Kılıçdaroğlu aday oldu. Birkaç saat içinde Genel
Sekreter Önder Sav onun yanında saf tuttu. Ve, Deniz Baykal’ı
bugünkü Kurultay’da ‘geri getirmesi için’ Ankara’ya getirtilen ‘il
başkanları’ Kemal Kılıçdaroğlu dediler.
‘Mission accomplished’!
İşlem tamamlanmıştır