Baykaldan Türkün açıklamasına tepki
Abone olEski DTP'lilerin "Öcalan'ın isteğiyle Meclis'e döndüklerini söylemesi CHP lideri Baykal'ın umatlarını söndürdü
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, eski DTP milletvekillerinin
istifa etmeyerek TBMM çatısı altında kalmaya karar vermesini,
"Hepimiz bu noktada yeni ve daha demokratik, daha farklı bir
başlangıç yapılması umudu içindeydik. Ancak görüldü ki
anlayışlarında farklılık yok. Asıl mesele bu. 'Öcalan'ın isteğiyle'
açıklaması umutlarımızı söndürdü. Öcalan'ın belirleyici rolü,
iyimser bekleyişleri kırdı" diye değerlendirdi. CHP lideri Baykal,
son günlerde Türkiye'nin gündemine oturan gelişmelerle ilgili
SABAH'a konuştu. Baykal'ın görüşleri şöyle:
AÇIKLAMA UMUTLARI SÖNDÜRDÜ: Bütün olanlardan,
açıklamalardan sonra yine 'Öcalan istedi, döndük' açıklaması
yapıldı. Olay bu, gerisi hikâye. Anlayışlarında farklılık yok.
Açıklama umutlarımızı söndürdü. Öcalan'ın belirleyici rolü, iyimser
bekleyişleri kırdı.
DAHA DEMOKRATİK BİR BAŞLANGIÇ OLMALIYDI: Hepimiz
olanlardan ders çıkarıp bu noktada yeni ve daha demokratik, daha
farklı bir başlangıç yapmaları umudu içindeydik. Maalesef şu ana
kadar ortaya çıkan tablo, görünenler umut vermiyor bize.
Arkadaşlarımızın demokratik bir hukuk devletine yakışan biçimde
şiddeti, terörü sahiplenmeden, Türkiye'de ayrımcılığın
bayraktarlığını yapmadan, savunmasını yapmadan görev yapmaları
hepimizi mutlu eder. Ama tersi söz konusu olursa durum farklı.
ASIL SIKINTI: Türkiye'deki asıl hata, yaşananların
gerçek niteliğini anlama konusundaki sıkıntı. Yaşanan sıkıntıların
altında ne yatıyor? Demokrasi mücadelesi mi yoksa milli bir
ayrışma, kopuşma mı dayatılıyor Türkiye'ye? Bu konuda bir zihin
açıklığına, anlayış birliğine ihtiyaç var.
DEMOKRASİ DEĞİL MİLLİ KURTULUŞ MÜCADELESİ:
Türkiye'de toplumu iki ayrı halk, iki ayrı etnik kesim olarak
ayırmaya çalışıyorlar. Şimdi birileri demokrasi mücadelesi değil,
milli kurtuluş mücadelesi vermeye kalkıyor. Milli kurtuluş
mücadelesi sözle, ikna ile falan olmaz. Milli kurtuluş mücadelesi
onun bunun rızasıyla, mahkeme kararıyla, ya da ikna ederek, oy
toplayarak falan olmaz. Mücadeleyle olur.
İYİ NİYET ÖNEMLİ DEĞİL: Ben "Bölüyorsun
Türkiye'yi" diyorum. 'Ben iyi niyetliyim' yanıtını veriyor. Senin
iyi niyetin hiç önemli değil. Damat Ferit de iyi niyetliydi belki,
Vahdettin de belki iyi niyetliydi. Bizi o ilgilendirmez. Sen ister
kabul et, ister kabul etme Türkiye bölünüyor ve sen Başbakansın.
Bunun sorumlususun.
BAŞBUĞ'A YETMEMİŞ: (Rahatsızız açıklamasıyla
ilgili): Öyle anlaşılıyor ki Genelkurmay Başkanı'nın endişelerini,
rahatsızlığını yetkililere anlatmış olması yetmemiş. Geldiğimiz
noktada kamuoyuna anlatma ihtiyacını hissediyor Genelkurmay
Başkanı. Şikâyetini, sıkıntısını muhatabına, yani hükümete
anlatarak bir çare bulamamış olmalı ki, şimdi şikâyetini kamuoyuna
aktarıyor. Türkiye'nin yönetim boşluğu içinde olduğunu, yönetim
zafiyeti içinde olduğunu net bir şekilde ortaya koyan bir
manzara."
MİLLET EL KOYACAK: (TEKEL işçilerinin eylemleri):
En masum taleplerini ortaya koymak için toplanıyorlar. Yani yüreğim
parçalanıyor, soyunuyorlar, orada havuza atılıyorlar. Gidiş iyi
değil ama çıkış vardır. Çıkış milletin konuya el koymasıdır. Bu
olacak, oluyor. Bunu görüyorum.