Baykal'dan Erdoğan'a son teklif
Abone olBaykal'ın gündeminde iki madde vardı. Önce İnönü'nün Hitler'e benzetilmesini eleştirdi. Ardından da son teklifini yaptı.
İNTERNETHABER
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal dün Anayasa değişiklik teklifindeki parti kapatma maddesinin reddedilmesinin ardından beklenen açıklamayı yaptı. Anayasa Mahkemesi ve HSYK ile ilgili maddeler de reddedilirse pakete son turda 'evet' oyu kullanacaklarını söyledi.
Meclis'te CHP grubuna seslenen Deniz Baykal konuşmasının ilk bölümünde Başbakan Recep tayyip Erdoğan'ın, İsmet İnönü'ye Hitler demesini eleştirdi. Baykal Erdoğan'a şaşkın diye seslendi ve "Başbakan'a soruyorum eğer İnönü Hitler ise Atatürk neydi? Hitler'in cumhurbaşkanı mı?' diye sordu.
Baykal şöyle konuştu:
Başbakan’ın 2. Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü’yü Hitler’e
benzetmesi tüm Türkiye’de bir infial yaratmıştır. Ölümünün
üzerinden 40 yıl geçmiş bir tarihi şahsiyetin, eski
cumhurbaşkanının bugün TC başbakanı tarafından Hitler'e benzetmesi
tam bir şok olmuştur. Bu değerlendirmenin ortaya çıkmasının altında
iki değer var. Bunlaradan biri milletimiz Başbakanın
sözlerini İsmet İnönü'ye yakıştıramamıştır. İki bu ithamı TC
başbakanına yakıştıramamıştır.
İNÖNÜ HİTLER İSE ATATÜRK NE?
Bunun altında ne yatıyor, bunu söyleyen niye
söylüyor? Bunları değerlendirmek lazım. Ben başbakana sormak
istiyorum. İnönü Hitler ise Atatürk nedir? Hitler'in
cumhurbaşkanı mıdır? Eğer İnönü Hitler ise Türk milleti
nedir?
Bir an için düşünün, eğer o ikinci Dünya savaşı sırasında 1 Mart tezkeresini hazırlayan, Türkiye'nin güneydoğusunu ABD askerine açan zihniyet işbaşında olsa ne olurdu? İnönü Hitler'in ordularını da Stalin'in ordularını da Anadolu topraklarının dışında tutmayı başarmış olan bir insandır.
Eğer İnönü bu politikasını 2. dünya savaşında başarıyla uygulayamasaydı, 2003 zihniyeti iş başında olsaydı. Acaba Güneysu’daki çocuklar Stalin’in ordularını girdiği topraklarda nasıl bir gelecekle karşı karşıya kalırlardı.
İnsanoğlu böyledir. İsmet İnönü Anadolu’da yaşana insanlarımızın
hiçbirinin kimliğini çiğnenmesini kabul ermemiş bir insandır.
En büyük haksızlıklara en büyük iftiralara maruz bırakılmış
insandır. Anadolu’nun dinini imanını ırzını şerefini kurtarmış
insanlara bunca yıl sonra bir başbakan sıfatıyla bu sözleri
söylemeyi içine sindiren bir anlayışa acaba ne söylemek
gerekir.
TERBİYESİZLİK YAPMAMAK ÇOK MU GÜÇ
Bugün Rize Güneysu’daki çocuklarımız İsmet İnönü’nün tanıştırdığı çay üretimiyle büyümüş insanlardır.
Bu insanlara karşı şükran duygusundan vazgeçtik en azından terbiyesizlik yapmamak çok mu güçtür. Bu sözlerin ardında kötü niyet var asma büyük bir cahillik de var.
ARKADAŞ SEVMİYOR
Hitlermiş! Hitler'den kaçan bilimadamları o tarihlerde sığınmak
için İsmet İnönü'nün başında olduğu Türkiye'yi seçmişlerdir.
Mütevazi maaaşlarla Türkiye'de çalışmışlardır. Bizlerin hocalarını
onlar yetiştirmişlerdir. Bunları mı anlatacağız başbakana. Bu olay
başbakanın haleti ruhiyesinin, zihin haritasının bir kez daha
ortaya çıkmasına neden oldu. Başbakan sadece Türkiye'nin
anayasasıyla değil, Türkiye'nin tarihiyle, manevi
değerleriyle de barışık değildir. Fırsat buldukça
vurmaktadır. Dünyanın hangi yerinde durduk yerde ülkenin 2.
tarihi şahsına Hitler denir. Uganda'da olmaz. Arkadaş sevmiyor,
devleti sevmiyor, cumhuriyeti sevmiyor, demokratik fikir akımını
sevmiyor. Mesele de budur.
NAMUSLULAR DA NAMUSSUZLAR KADAR CESARETLİ
OLMALI
Erdoğan'la aynı kültürden gelen Türkiye'de milyonlarca insan var ki Cumhuriyetle böyle bir kavgası yok. İnönü'nün sözlerini de sevmiyor. Hatırlayacaksınız, İnönü bir ülkede 'namuslular en az namussuzlar kadar cesur olmalı' demişti. Anlaşılan sayın başbakan bunu da sevmiyor. olmaz bir ülkenin başbakanı kendi tarihine karşı bu kadar hasmane bir tutum içinde olamaz. Başbakanlar ülkeyi bütünleştirecek, toparlayacak. Onun hedefi ayırmak, çarpıtmak, birbirine düşürmek.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE EVET DİYECEĞİZ
Baykal konuşmasının ikinci bölümünü Anayasa Değişikliği Teklifi'ne hazırladı. 8. maddenin düşmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Anayasa Mahkemesi ve HSYK ile ilgili maddelerin düşmesi halinde pakete evet oyu vereceklerini söyledi.
Baykal şöyle konuştu:
DÜN TARİHİ BİR GÜN YAŞANDI
Dün tarihi bir gün yaşandı. TBMM tarihinin en şerefli en onurlu, en saygın uygulamalarından birisini yaptı. TBMM'nin bu kararı 1 Mart 2003'te sergilemiş olduğu şerefli davranışın bir başka benzeridir. Aynı sorumluluk duygusu ülkenin önünü açmak için küçük çıkarları bir yana iterek cesaretle adım atılmıştır. Bunu gerçekleştirenleri yürekten kutluyorum. bunu gerçekleştirenler TBMM tarihindeki çok şerefli yerlerini aldılar. Gerçekten onurlu bir davranıştır.
REFERANDUM 100 TRİLYONA MAL
OLUR
Eğer diğer iki madde de reddedilirse CHP gibi biz Türkiye’yi sıkıntıdan kurtarmak için üzerimize düşeni yapacağız. Böyle olursa diğer maddeler referanduma gidecek. Referandum ne gereksiz yere 100 trilyonun harcanması tüm ülkenin ayağa kaldırılması.
O İKİ MADDE DÜŞERSE EVET
DİYECEĞİZ
Türkiye işsizlikten kırılıyor. 100 trilyonun harcanmasına kimse razı olmaz. Eğer o iki madde de düşerse diğer maddelerin referanduma gitmemesi için son turda evet oyu vereceğiz. Bunu en başından beri biz söylemiştik. Şimdi görüyorum ki mecliste bir sağduyu şahlanması ortaya çıkmıştır.