Baykal'dan ekonomide tehlike uyarısı

Yıl sonunda bütçe açığının öngörülen 46 trilyon rakamının üzerine çıkacağını savunan Deniz Baykal, ''Yakında ek bütçe gündeme gelebilir. Bu da ek vergi demektir'' diye konuştu. Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada ekonomik duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bu yılın ilk beş aylık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 32.4 milyar dolar daha fazla borçlanıldığına dikkat çeken Baykal, ''Bu tempoyla gidilirse yıl sonunda 40-50 milyar doların üzerinde bir ek borçlanma yapılmış olacaktır. Türkiye'nin borçlanma temposu kritik bir aşamaya gelmiştir'' dedi. Bütçenin yıl sonunda 46 trilyon açıkla bağlanmasının öngörüldüğünü, ancak açığın bunun üzerinde olacağının anlaşıldığını kaydeden Baykal, yakında bir ek bütçenin gündeme gelebileceğini bunun da ek vergiler demek olduğunu söyledi. Türkiye'nin yanlış yönetiminin ağır faturasını ödemeye başladığını savunan Baykal, ''İyimser havalar vermeye çalışıyorlar. Moral yükselterek, oldu-bitti diyerek işi düzeltebileceklerini umut ediyorlar. Elbette moral, iyimserlik önemlidir. Ama ciddi önlem almak lazımdır, ciddi hiçbir önlem alınmamıştır'' diye konuştu. ''DAİMA TAŞIN ALTINDAN ÇIKAN MALİYE BAKANI'' Baykal, ekonomideki sorunlar karşısında arayışların sürdüğünü belirterek, ''SİT alanları, o olmazsa okullar satılacak. Okulların satışından elde edilen parayla Türkiye rahatlatılacak. O olmazsa ormanlar satılacak... Yani malesef Türkiye'nin sorunlarının çapına yükselemeyen bir anlayışın iktidarda olduğunu büyük bir üzüntüyle görüyoruz'' dedi. ''1. derecede doğal SİT alanlarına inşaat izni verilerek ne elde edilmek isteniyor?'' diye soran Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Gazetelerde yayınlar yapılmaya başlandı. Hükümetin bu tip konularda daima taşın altından çıkan Maliye Bakanı öyle anlaşılıyor ki, Başbakanın, belediye başkanı olduğu dönemde İstanbul'da çok geniş miktarda 2B niteliğinde arazi kapatmıştır ve o araziyle ilgili yasal düzenlemelerin yapılması beklenmektedir. Hükümetin Maliye Bakanı bu durumdadır. Sadece o değil, Muğla milletvekilinden diğer milletvekillerine kadar pekçok kişi bu konumdadır. Bu yakışıyor mu? Türkiye'nin Hazinesini emanet ettiğimiz insanın savcılığın dosyaları arasında adı niye geçer? Savcılık dosyalarında adı geçen bir Maliye Bakanı ne hakla kendisini affedecek olan yasal düzenlemeleri getirir dayatır? Bir süre sonra kendi mülkiyetindeki hukuki statüsü tartışmalı, ormanla ihtilaflı arazilerin sorununu çözecek düzenlemeleri Türkiye'ye nasıl getirir ve sunar? Bizim anlayışımız bunu bir türlü kabul etmiyor. Bizim hafsalamız bunu almıyor. Bu uygulamalara alışmıyoruz, alışmayı reddediyoruz'' SIFIR ZAM ÖNERİSİ Yılın yarısının artık geridi bırakıldığını, Hükümet'in ülke sorunlarına çözüm getirmeye yönelik bir yaklaşım sergilemediğinin artık anlaşıldığını ifade eden Baykal, ''Kim ne söylerse söylesin Türkiye ekonomisi alarm vermeye devam ediyor'' dedi. Baykal, kamudaki toplu sözleşme görüşmelerinde Hükümet yetkililerinin ''sıfır zam'' önerisinde bulunduklarını ancak daha sonra ''Sıfır zam değil yüzde 6.2 oranında bir artış öngörüldüğü'' yönünde savunma yapıldığını anımsattı. Deniz Baykal, bu oranın daha önce yapılan toplu sözleşmenin gereği olarak yıl sonunda verilmesi gereken enflasyon farkı olduğunu, yeni döneme yönelik zam olarak kabul edilemeyeceğini kaydetti. Deniz Baykal, ''Sendikaların bu yaklaşım karşısında esprili eylemler ortaya koyabileceklerini, ancak masa başında espriyle geçiştirilemeyecek bir ciddiyet de sergileyeceklerine inandığını'' söyledi. SİVAS OLAYLARI Konuşmasının sonunda yarın Sivas olaylarının yıldönümü olduğunu anımsatan Baykal, Türkiye'nin çok acı günler yaşadığını belirterek, ''Umarım böyle günlerle bir daha hiçbir zaman karşı karşıya kalmayız'' dedi. Sivas'ta yaşananların ''ibret alınacak dersler çıkarılacak acı bir sayfa olarak hatırlanacağını'' belirten Baykal, ''Barışı, uzlaşmayı, hoşgörüyü temel almış bir millet olarak bizim kültürümüzde zorbalık yoktur. İnşallah bundan sonra da olmayacaktır''