Baykal: KKTC ekonomisi çökecek
Abone olDeniz Baykal, Parti Meclisi toplantısı öncesinde gazetecilere açıklamalarda bulundu. Ek protokolün imzalanmasının Türkiye'ye çok ağır sonuçlar doğuracağını iddia etti.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Ankara Anlaşması Ek
Protokolü'nün imzalanmasının, ''Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni Kıbrıs
Devleti olarak tanıma doğrultusunda çok hızlı gelişmelerin ortaya
çıkmasını kaçınılmaz kılacağını'' söyledi. Baykal, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın İngiltere gezisi sırasında, ''Ankara
Anlaşması'nın Ek Protokolü'nün imzalanacağının ve Ek Protokol'den
sonra yayınlanacak deklarasyonun AB üyeleri ve Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi'ni tedirgin etmeyecek şekilde, yumuşak bir şekilde
yapılmasının güvence altına alındığını'' savundu. İmzalanacak Ek
Protokol'ün çok ağır sonuçları olacağını ifade eden Baykal, ''Bu
sonuçların bir kısmı derhal yürürlüğe girecektir. Ekonomik sonuçlar
olarak ortaya çıkacaktır. Bir kısmı da zaman içinde ortaya
çıkacaktır. Atılacak olan protokol imzası bundan sonra Kıbrıs
konusunda Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni Kıbrıs Devleti olarak tanıma
doğrultusunda çok hızlı gelişmelerin ortaya çıkmasını kaçınılmaz
kılacaktır'' dedi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Ankara Anlaşması
Ek Protokolü'nün imzalanmasının, ''Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni
Kıbrıs Devleti olarak tanıma doğrultusunda çok hızlı gelişmelerin
ortaya çıkmasını kaçınılmaz kılacağını'' söyledi. ''BU İMZA KKTC
EKONOMİSİNİ ÇÖKERTECEK'' Baykal, protokolün imzalanmasıyla Güney
Kıbrıs Rum Yönetimi'nden Türkiye'ye doğrudan doğruya ve imtiyazlı
olarak ihracatın başlayacağını, buna karşılık KKTC'den aynı şekilde
onlara avantaj sağlayarak ürün ve mal alma hakkının
kullanılamayacağını anlattı. Bu durumda, KKTC ekonomisinin çok ağır
bir darbe yiyeceğini kaydeden Deniz Baykal, ''Bu imza KKTC
ekonomisini çökertecek, onları Rum Yönetimi'ne bağımlı hale
getirecek ve KKTC'nin ekonomik, ticari etkisini, gücünü çok ciddi
şekilde zaafa uğratacaktır'' diye konuştu. Deniz Baykal, Ek
Protokol'ün imzalanmasın ''tanıma'' anlamına gelip gelmeyeceği
tartışmalarıyla Türkiye'nin meşgul edilmek istendiğini belirterek,
sözlerini şöyle sürdürdü: ''Artık, tanıma doğrultusunda bir süreç
başlamıştır. Süreç, tamamlanmamıştır. Ama o süreci tamamlama
noktasına bir aşamaya geleceğimiz artık kaçınılmazdır. Güney Kıbrıs
Rum Yönetimi ticari muhatap kabul edilmiştir. Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi sözü artık kalkmıştır. Türk yöneticiler artık bunu
telaffuz edemez hale gelecektir. Biz kurulmuş olan Rum yönetimini
Kıbrıs devleti olarak kabul etmiş olacağız. Tanıma sonra gelecek.
Kabul ettiğimizde tanımamak mümkün değil. Bugün ticari, ekonomik
olarak muhatap kabul edeceksiniz, yarın sosyal, siyasi olarak.'' Ek
Protokol'ün imzasının 15 yıl sürecek olan Türkiye'nin AB üyelik
sürecinde somut bir güvence alınmadan verilen ilk ödün olacağını ve
devamının geleceğini savunan Baykal, şöyle konuştu: ''AKP bu
kararıyla tarihi, çok ağır bir sorumluluk üstlenmiştir. 40 yıllık
Kıbrıs davasına çok ağır bir darbe vurulmasını kabul etmiştir. Bu
başlayan süreç tanımayla sonuçlanır. Tanıma ortaya çıktığı zaman
Türkiye ve orada yaşayan Türklerin haklarına uluslararası bir temel
oluşturan Londra ve Zürih hukuk düzeni çok ağır bir darbe
alacaktır. Son bir kez CHP adına uyarıda bulunmak istiyorum.
Herkes, aklını başına alsın, yeni bir durum değerlendirmesi yapsın.
Çok yanlış bir istikamete doğru gidiliyor. Ne için? 3 Ekim'de
göstermelik olarak müzakereler başlayacak, tam üye olacakmışız gibi
bir havayla yanıltılmayı bir süre daha kabul etmiş olacağız. Sadece
bunun için.'' ''HİZBULLAH TERÖRÜ EL-KAİDE'YE DÖNÜŞTÜ'' Türk
askerinin ardından dün de AK Partili bir belediye başkanının
kaçırıldığına dikkat çekti. Terörün çok ciddi bir biçimde
tırmanmaya başladığını kaydeden Baykal, ''Terör konusunda demeç
vererek, giderek içeriği sertleşen açıklamalar yaparak sonuç alma
imkanı yoktur. Çok somut, çok net uygulamalara ihtiyaç vardır. Ne
yazık ki hükümet uygulama yapmakta giderek sıkıntıya girmiştir.
Fakat, açığı demeçleri sıklaştırarak kapatma gayreti içindedir.
Demeçle değil, uygulamayla sonuç alabilirsiniz'' dedi. Hükümetin
terör kavramını, tehdidini zihninde tam olarak değerlendiremediğini
savunan Baykal, ''Terörle mücadele konusunda vizyondan yoksun bir
anlayışla bu mücadelenin başarıya ulaştırılması çok güç
görünmektedir'' diye konuştu. Baykal, İstanbul Emniyet Müdür
Yardımcısı'nın ''Bin El Kaideli Türk'ü izlemeye aldık''
açıklamasının basında yer aldığını kaydederek, sözlerini şöyle
sürdürdü: ''Kimmiş bu Türkler, nerede yetişmiş, kim yetiştirmiş
bunları. Biz bir süre önce Hizbullah terörünü yaşadık. Bin tane
adam birdenbire mi El Kaideli oldu. Bunlar El Kaide'ye dönüşmüş
Hizbullah terörüdür. Sayın Başbakan'a biz hala Hizbullah terörü
sözünü söyletemedik. Domuz bağı kavramını Türkiye'ye bunlar
öğrettiler. Yer altında beton mezarları bunlar gösterdiler.
Yüzlerce insanı bunlar öldürdüler. Bunlar, nerelerde, hangi
kurumlarda yetişti? Kanuni eğitim kurumlarında mı? Daha kısa bir
süre önce bu hükümet, kanunsuz eğitim kurumlarını himayesine alıp
bunlara ceza verilmemesi için önlem almış bir hükümettir. Kanunsuz
eğitim kurumlarını bir süre önce bu Başbakan savunuyordu. Şimdi bu
kanunsuz eğitim kurumlarının çarkından geçmiş bin tane El Kaideli
potansiyel terör taşıyıcısının Türkiye'de izlemeye alındığını
öğreniyoruz. Acı bir tablo. Türkiye'de terörün Hizbullah çizgisi
var, PKK çizgisi var. Her ikisine karşı da etkin önlem alınması
lazım. Daha geçen yıl çıkarılan Eve Dönüş Yasası'yla bu hükümet hem
Hizbullah, hem PKK teröristlerini cezaevinden çıkaran bir
hükümettir.'' OKUL MÜDÜRLERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ Baykal, Konya'da 332
okul müdürünün bir günde değiştirildiğini de belirterek, ''Milli
Eğitim Bakanlığı'nda yaşanan olayları herkesin çok dikkatli
izlemesi gerekir. Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye'nin başına
gelecekte çorap örebilecek çok ciddi yanlışlıkları kararlılıkla
sürdürmeye devam ediyor'' dedi. CHP lideri Baykal, sigaraya son
olarak yüzde 58 oranında zam yapıldığını da belirterek, ''Artık
ölçü falan kalmamıştır. Bir kere daha vatandaşa, vur abalıya
politikası acımasızca uygulanıyor'' diye konuştu. Vatandaşın geçim
zorluğundan bunaldığını, zamlara yetişemediğini, ''sigaradan bir
duman çekerek rahatlamaya, kendisini avutmaya çalıştığını'' anlatan
Baykal, ''Ona da ayrıca yüzde 58 bir zam getirerek, hayatı onun
için daha da çekilemez hale getiriyoruz. Bu geçim darlığının,
çarpıklıkların sonucu, Türkiye'de güvenliğin tehlikeye girmesidir,
kapkaçların artmasıdır'' dedi. KONGRE TARİHİ Baykal, bir
gazetecinin, muhaliflerin, Tüzük Kurultayı'nın 7 gün içinde
toplanması başvurusunu anımsatması üzerine, ''Bu taleplerin hiçbir
hukuki temeli yok. Parti Meclisimiz, hukuk sistemimiz, kurultayın
ne zaman yapılacağını belirleyecektir'' diye konuştu.