Baykal: İktidarın ar damarı çatladı
Abone olDoğalgaz krizi, gazı kesilen fabrikalar, Unakıtan'ın kendisiyle ilgili açıklamaları. Bütün bu gelişmelere ses çıkarmayan hükümete karşı Baykal, açtı ağzını yumdu gözünü.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Bu iktidarın ar damarı
çatlamıştır. Bu kadar olumsuzluğu, sükunetle, hiçbir şey olmamış
gibi vurdumduymazlık içinde, fütursuzluk içinde taşımaya
kalkışmaları kabul edilemez'' dedi. Deniz Baykal, CHP Parti Meclisi
(PM) toplantısı öncesinde, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Baykal, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın ''banka hesapları ile
ilgili'' açıklamasının sorulması üzerine, durumu hukukçulara
incelettiklerini ve dava açacaklarını söyledi. Unakıtan'ın
açıklamasının hemen ardından yaptığı yalanlamanın inandırıcılıktan
uzak olduğunu savunan Baykal, şöyle konuştu: ''Maliye Bakanı
yalanlıyor, bu yalanlama hiçbir şekilde inandırıcı değil.
İnandırıcı olmadığı yalanlama biçiminden, yalanlama zamanından,
yaptığı yalanlamanın içeriğinden açıkça görülüyor. Bu konuyla
ilgili basında yer alan haberin doğru olduğu ortadadır. Ancak öyle
anlaşılıyor ki yukarıdan çeşitli baskılar sonucunda Yeni Şafak
Gazetesi haberine sahip çıkma kararlılığını gösteremiyor. Bunu
görüyoruz, Maliye Bakanı 'söylemedim' diyor ama bu gazetede
yayınlanmıştır. Biz en azından bunu gazete açısından, hukuk yargı
yoluna taşıma durumundayız. Bu tartışmalar gerçeğin belki daha da
aydınlanmasına yol açabilir.'' Yaşananları anlamasının mümkün
olmadığını ifade eden Deniz Baykal, bu konunun kolayca
kapatılamayacağını söyledi. Baykal, şöyle devam etti: ''Manzaraya
bakıyorum, yalan var, iftira var, suç işleme var ve bütün bu kadar
kabul edilemez yanlışın devletin en yukarı düzeyinde, Maliye
Bakanlığı düzeyinde yapılması var ve bu manzara karşısında
sorumluluk yok, istifa yok, güvenilir bir açıklama yok. Bunu
unutmamız isteniyor, yani bunlar olacak, bu yanlışlar yapılacak,
yalanlar söylenecek, iftiralar atılacak, haksız yalanlamalar
yapılacak, suç işlenecek, bütün bunlar ortada kimsenin kılı
kıpırdamayacak ve bunu unutmamız istenecek. Söylenebilecek tek bir
şey var, bu iktidarın ar damarı çatlamıştır. Bu kadar olumsuzluğu,
sükunetle, hiçbir şey olmamış gibi vurdumduymazlık içinde,
fütursuzluk içinde taşımaya kalkışmaları kabul edilemez. Bunu
Türkiye'ye yakıştıramıyoruz, tepkimizi gösteriyoruz, bunu hukuk
yolunda da takip edeceğiz.'' -DOĞALGAZ KRİZİ- Bir gazetecinin,
İran'ın Türkiye'ye sattığı doğalgaz miktarında indirime gitmesinin
siyasi kısıtlama olup olmadığını sorması üzerine de Baykal, şöyle
konuştu: ''Bütün ihtimallere bakmak lazım, ama siyasi kısıtlama
olması için makul bir gerekçe göremiyorum. İran'ın Türkiye ile
ilişkilerini iyi tutma ihtiyacı içinde olduğunu, İranlılar'ın da
bunu çok iyi gördüklerini ve bu doğrultuda gayret gösterdiklerini
biliyorum. İçinden geçmekte olduğumuz kış mevsimi koşulları
Rusya'da da İran'da da çeşitli sorunlara yol açmış olabilir. Önemli
olan Türkiye'nin böyle günlerin daima gerçekleşebileceğini göz
önünde bulundurarak gerekli önlemleri almasıdır. Hala Türkiye'de
bir doğalgaz depolama tesisi maalesef yoktur. Bu kadar enerjisini
doğalgaza bağlamış bir ülkenin, enerji ihtiyacının yüzde 40'ından
fazlasını doğalgazdan elde etmekte sakınca görmemiş bir ülkenin,
üstelik bu miktarda doğalgazı sadece büyük oranda Rusya ve İran'dan
almayı uygun görmüş bir ülkenin hiçbir tedbir almamış olması, asıl
üzerinde durulması gereken konudur. Bir an önce doğalgaz depolama
tesislerinin gerçekleştirilmesi lazımdır. Hala Konya'daki projenin
ihale aşamasına gelinemediğini görüyoruz. Bir an önce bunları
çözmek ihtiyacı vardır.'' Baykal, Türkiye'nin enerji gereksinimini
karşılamayı başta linyit olmak üzere kendi kaynaklarına yöneltmeyi
düşünmesi gerektiğini söyledi. -STRAW'UN KKTC'Yİ ZİYARETİ- CHP
Genel Başkanı Baykal, İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw'un
KKTC'ye yaptığı ziyaretle ilgili soruyu yanıtlarken, ziyareti
memnuniyetle karşıladığını söyledi. KKTC'nin sadece İngiltere ile
değil, tüm Avrupa ülkeleri ile diplomatik ilişkiler
geliştirmesinden yana olduklarını vurgulayan Baykal, sözlerini
şöyle sürdürdü: ''Böyle bir ziyaretin yapılmış olması hiç kuşkusuz
önemlidir. Yani şartlar bunu zorlasa da bundan sonra atılacak
adımları kolaylaştırmak için yapılmış olsa da böyle bir ziyaretin
yapılmış olması önem taşır. Bunu ben memnuniyetle karşılıyorum.
Keşke sadece İngiltere Dışişleri Bakanı değil, tüm Avrupa
ülkelerinin dışişleri bakanları KKTC'nin yetkililerini ziyaret
etseler, konuşsalar, diplomatik temaslar rahatlıkla yapılabilse,
sadece diplomatik temaslar değil, kültürel temaslar yapılabilse,
ticari temaslar yapılabilse, bunu sağlamaya çalışıyoruz. Yani bu
doğrultuda yeni bir durumdur. Güney Kıbrıs Rum yönetiminin tepkisi
de bunu zaten gösteriyor. Doğru yapılmıştır. İngiltere'nin
politikası ne, hesabı ne, bunu yaparak bundan sonra neler elde
etmeyi planlıyorlar, bu ayrı bir konu. Bundan sonrası için de biz
aklımızı kullanacağız, doğru davranacağız. KKTC toplumunu,
haklarını, hukukunu güvence altına alacak bir çalışma yapacağız.''
-VİCDANİ RET- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, AİHM'in vicdani ret
konusunda Türkiye ile ilgili verdiği kararı değerlendirirken ise
askerlik konusunda Türkiye'nin daha esnek davranabileceği bir
tablonun bir an önce ortaya çıkmasını arzuladıklarını bildirdi.
Dünyada vicdani ret taleplerinin altında din olgusunun yattığını
söyleyen Baykal, özellikle ABD ve Avrupa'da belli bir inanca sahip
insanların, parçası oldukları inanç grubunun temel anlayışı
doğrultusunda vicdani ret ihtiyacı içine girebildiklerini,
Türkiye'de ise böyle bir ihtiyacın toplumsal talep olarak ortaya
çıktığına tanık olmadıklarını anlattı. ''Öyle anlaşılıyor ki bu
konu Türkiye'nin önüne de yavaş yavaş getirilecektir'' diyen
Baykal, Türkiye'de askerliğin vatandaşlık anlayışının temelinde
yatan, beraber yaşamanın, toplumsal barış ve huzurun güvence altına
alınmasının temel gereği olduğunu söyledi. Baykal, şöyle devam
etti: ''O nedenle çok özel bir önemi vardır. Bu konuda çok sağlam
tarihi bir geleneğimiz vardır. Ve maalesef askerlik görevini etkin
şekilde düzenleme ihtiyacı devam etmektedir. Keşke askerlik
konusunda Türkiye'nin daha esnek davranabileceği bir tablo bir an
önce ortaya çıksa ve vatandaşlarımızın askerlik görevlerini başka
tür kamu sorumlulukları ile kamu çalışmaları ile
karşılayabilecekleri düzenlemeler, ortamlar şekillendirilebilse.
Henüz belki tam bu noktaya gelmediğimiz söylenebilir. Bütün bunları
dikkatle izlememiz lazım. Tabii ki dikkate almamız gereken insani
bir konu. Türkiye'de gerçek öneminin ötesinde bir istismar konusu
haline dönüştürmeye karşı çok dikkatli davranmak gerekir diye
düşünüyorum.'' -KAYIP TRİLYON DAVASI- Baykal, ''kayıp trilyon
davasını'' nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, hükümetin 11
trilyon lirayı affetme lüksünün bulunmadığını söyledi. Hazineye
olan borcun ödenmesi gerektiğini vurgulayan Baykal, bu konuda
hükümetin kişiye yönelik bir düzenleme hazırlığında bulunduğunu,
yapılmak istenenin bir ''af'' olduğunu ve Türkiye'nin af konusunda
çok sıkıntı çektiğini anlattı. Baykal, olayın vicdani boyutunun bir
kenara bırakılarak, söz konusu paranın hazinenin kasasına girmesi
için gerekenlerin yapılması gerektiğini kaydetti. -BAŞI AÇIK NAMAZ
KILMA- Baykal, kadınların camide başı açık ve erkeklerle birlikte
namaz kılması ile ilgili soruyu yanıtlarken de Türkiye'de siyasal
gündemin çok yapay bir şekilde çarpıtılmış olduğunu üzüntüyle
gördüklerini, ancak CHP olarak bu tartışmalara hiçbir şekilde katkı
yapmama kararlılığında olduklarını söyledi.