Baykal bu teşekküre ne diyecek?
Abone olİkinci Ergenekon davasının tutuklu sanığından CHP Lideri Deniz Baykal'a teşekkür mesajı geldi..
İkinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanığı Birol Başaran,
''Bütün hayatım boyunca rakip olarak mücadele etmeme rağmen, bu
davayı doğru anladığını ve desteğini verdiğini düşündüğüm Sayın
Genel Başkan Deniz Baykal'a teşekkür ediyorum'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Başaran, görsel
sunum olarak hazırladığı savunmasını, ''Ergenekon'' soruşturmasında
şüpheli olarak tutukluyken kanser rahatsızlığı nedeniyle hayatını
kaybeden Kuddusi Okkır, Konya'da yapılan bir operasyonda gözaltına
alındıktan bir süre sonra hayatını kaybeden Prof. Dr. Uçkun Geray
ile ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında evi aranan Prof. Dr.
Türkan Saylan'a ithaf ettiğini söyledi.
Başaran, demokrasi ve hukuk şehitleri olarak kabul ettiği ve bu
dava sürecinde hayatını kaybeden bu kişilerin hatıralarını saygıyla
andığını dile getirdi.
Savunmasına başlamadan önce teşekkür etmek istediği bazı kişiler
olduğunu ifade eden Başaran, ''Sayın Deniz Baykal ve partim CHP'ye
teşekkür ediyorum. Bütün hayatım boyunca rakip olarak mücadele
etmeme rağmen bu davayı doğru anladığını ve desteğini verdiğini
düşündüğüm Sayın Genel Başkan Deniz Baykal'a teşekkür ediyorum.
Davayı doğru algıladıklarını ve desteklerini verdiklerini
düşündüğüm CHP milletvekilleri, parti yöneticilerine de teşekkür
ediyorum'' dedi.
Birol Başaran, desteklerinden dolayı İstanbul Barosu ve Muammer
Aydın'a da teşekkür etti.
Neden bu dava kapsamında yargılandığını düşündüğünü belirten
Başaran, 8 Şubat 2008 tarihinde Atatürkçü Düşünce Derneği Kadıköy
Şubesi tarafından düzenlenen konferansta ''siyaset ve hukuk okulu''
konulu bir konuşma yaptığını, tutuksuz yargılanan emekli Orgeneral
Şener Eruygur'un da kendisini alkışladığını söyledi.
Bunun basında yer aldığını, kendisinin de Eruygur'u aradığını dile
getiren Başaran, telefonlarının da 18 Şubat 2008 tarihinden
itibaren dinlenmeye başlandığını, bine yakın telefon konuşmasının
10'unun dosyada yer aldığını anlattı.
Şener Eruygur'un gözaltına alınmasının ardından kendisini arayan
avukat Filiz Esen'in ''isminin geçtiğini, gözaltına
alınabileceğini'' bildirdiğini açıklayan Başaran, kendisine yönelik
aramalar sırasında ele geçirilen dokümana değindi.
Tutuklamadan önce, genel sekreterliğini yaptığı Ulusal Sanayicileri
İş Adamları Derneğine (USİAD) ait 2006-2008 faaliyet raporunun
dosyada yer aldığını, bu raporu görevi gereği kendisinin okuduğunu
kaydetti.
İddianamede olup da eklerde yer almayan, yine eklerde olup da
iddianamede belirtilmeyen evrakların bulunduğunu ifade eden
Başaran, bunların hangisinden sorumlu olarak yargılandığını
bilmediğini anlattı.
Bilgisayar alanında çalıştığını belirten Başaran, ilk bankamatik,
ilk online bankacılık hizmetini kuran ekipte yer aldığını kaydetti.
Yine Sabancı ve Koç Holdingin şirketlerinde bilgisayar alanında
çalıştığını dile getiren Başaran, daha sonra kendi şirketini
kurduğunu söyledi.
Şirketinin de Emekli Sandığı ile Türk Hava Yollarının bilet
alanında kullandığı en son sistemleri kurduğunu dile getiren
Başaran, bilgisayar konusunda uzman olduğunu ve ülkeye hizmet
ettiğini belirtti.
Başaran 1997 yılında CHP'ye, 2000-2005 yılları arasında da ADD'ye
üye olduğunu ve Kadıköy Şubesinin başkanlığını yaptığını ifade
ederek, 2005'ten sonra ADD ile özel nedenlerden dolayı yollarını
ayırdığını, USİAD'a da 2002 yılında üye olduğunu kaydetti.
''SAVCILAR JARGONU BİLMİYORLAR''
Başaran, ''Biz, CHP'de örgüt denilince parti örgütünden bahsederiz.
Savcılar da örgütü terör örgütü olarak algılıyorlar. Genel olarak
bununla ilgili problem olduğunu düşünüyorum. Savcılar, siyasetten
uzaklar, jargonu bilmiyorlar. Savcılar madem siyasetin içine bu
kadar girmişler gidip biraz siyaset öğrensinler'' dedi.
Türkiye'de, her an herkesin ''Ergenekon'' kapsamında
tutuklanabileceğini ileri süren Başaran, ''Tek suçum tutuklanmak
olduğunu, başka bir şey yapmadığını, insanların tutuklandığı için
kendisine 'suçlu' diye baktığını'' söyledi.
Beşiktaş'taki ağır ceza mahkemesinde görevli 6 mahkeme heyeti
olduğunu belirten Başaran, ''Yaklaşık 20-25 hakim, 10'a yakın
savcının elinden geçtik. Tutukluluğumuza karar verdiler. Bu beni
dehşete düşürdü'' diye konuştu.
Ne zaman terör örgütü üyesi olduğunu bilmediğini ifade eden
Başaran, ''Doğduğum andan itibaren mi terör örgütü üyesi oldum? Bu
iddianamede yok. Beni ne zaman ve kim örgüte üye yaptı'' dedi.
Bazı sevdiği köşe yazarlarının isminin yer aldığı kağıdın da
dosyaya konulduğunu ifade eden Başaran, ''Köşe yazarlarını sevmek
terör örgütü suçu oluyor. Mustafa Balbay'ı sevmek, İlhan Selçuk'u
sevmek, terör örgütü suçu olarak düşünüldüğü için bunlar dosyaya
konulmuş'' diye konuştu.
Başaran, Şener Eruygur'u tanımasının, ADD ve CHP'ye üye olmasının
suç unsuru olarak algılandığını belirtti.