Baydemir açık açık uyardı! Kontrolden çıkmak üzere
Abone olHDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir çözüm sürecinde gelinen noktayla ilgili çarpıcı değerlendirmeler yaptı.
Osman Baydemir “Mevcut durumu; 30 yıllık tarihimizin de,
13 yıllık AKP iktidarı döneminin de, çözüm süreci tarihinin de en
kirli çatışması olarak görüyorum. Ve bakın, bu çatışma ortamı
kontrolden çıkmak üzere. Hem örgütün hem devletin
kontrolünden” dedi.
Vatan gazetesi yazarı Murat Çelik'e çarpıcı açıklamalarda bulunan
Osman Baydemir çözüm süreci hakkında iddialı açıklamalarda
bulundu.
İşte Baydemir'in o sözleri..
- Şu son haftalarda yaşananlar için ‘en
kirli çatışma’ tabirini kullanmanızın nedeni
nedir?
Çünkü barışa, çözüme en yakın olduğumuz dönemden tekrar 90’ların,
93’lerin ruhuna dönmek, bu halka yapılabilecek en büyük zulümdür
diye düşünüyorum. “
- Peki kim yaptı bunu?
Bu çözüm sürecinde kimler hata yaptı, kimler eksik bıraktı, bütün
bunları tartışabiliriz. Ama emin olun, kim nerede hata yaptı sorusu
ve ona verilecek yanıt maalesef anlamını yitirdi. Bundan sonra,
çatışmayla geçireceğimiz her bir gün, bugüne kadar yaşadıklarımızın
misliyle acı olacaktır. Bunun hangi tarafın eyleminden
kaynaklandığının da bir kıymeti harbiyesi yok. Çünkü doğuracağı
sonuç bir acı olacaktır, ona misliyle yanıt vermek, yeni bir acıyı
doğuracaktır. Bir kez daha 93’lerin kısır döngüsüne döndük.
- Siz gelinen noktada sadece devleti mi
sorumlu görüyorsunuz? Örgütün hiç mi payı yok bu ortamın
oluşmasında?
Çok açık ve net... Bu çatışma kontrolden çıkmak üzere.
- Örgütün de mi kontrolünden çıkmak
üzere?
Kesinlikle. Örgütün de istemediği, tasavvur dahi etmediği bir
noktaya doğru gidiyor. Aynı şekilde hükümetin de, devletin de...
İş, her iki tarafın da kontrolünden çıkıyor. Bu her iki tarafın da
emin olun, istemediği bir gidişattır. Yani tasarlanmayan,
düşünülmeyen, arzulanmayan bir ‘Suriyeleşme’ye doğru gidiyoruz.
Onun için, hükümetin politikası her ne ise, örgütün politikası her
ne idiyse, mutlaka, bir an önce bu gidişata bir son verilmeli. Bu
çatışma, kontrol edilebilir olmaktan çıkıyor. Her iki taraf için de
böyle.
- Yapılması gereken nedir size
göre?
Derhal eller tetikten çekilmelidir. Acilen 2013 - 2014 ruhuna geri
dönülmelidir. O ruha geri dönersek, oturup, masada, her iki tarafın
da inandığı, güvendiği bir gözlemci heyet huzurunda; 2013’ten
2015’e kadar kim ne hata yaptı, neden masa devrildi, kimin hatası
neydi, bütün bunları konuşmak ve bir daha o hatalara düşmemek
mümkündür. Son dönemde bütün bu yaşananlar hangi derdimize çare
oldu? Her ölüm, her öldürme, bizi çözüm ruhundan, masadan, daha da
fazla uzaklaştıracaktır.
- Nasıl olacak peki bu dediğiniz? PKK
silahı bıraktım dese belki ama...
Masada her ihtimal gündeme gelmelidir. Her konuyu konuşmak
mümkündür. Önemli olan tarafların bir şekilde masaya oturmasıdır.
Yaşadığımız trajediden dersler çıkartarak, karşılıklı güvenle aynı
masaya oturulabilmesidir. Her ocağa ateş düşüyor. Annelerin
feryadını izliyoruz. Hiçbir siyasi liderin kişisel gururu, kibri
veya söylemiş olduğu söz, o insanların hayat hakkından daha
kıymetli değildir.
- Bunu kim ya da kimler için
söylüyorsunuz?
Herkes için söylüyorum. Kendim için de... Sayın Cumhurbaşkanı’ndan,
bizim Eş Genel Başkanımıza kadar herkes için söylüyorum. Her
birimiz kişisel gururumuzu, kibrimizi, o insanlara bin kere kurban
etmeliyiz. Başka çaresi yok. Bir eyleme misliyle yanıt vermek veya
bir askeri operasyona misli bir eylemle yanıt vermek çıkmaz
sokaktır.