Bay köşe yazarı, sen düşün
Abone olErtuğrul Özkök, patronunu yüzyılın deneyi ile savundu. Dünyanın fani olduğunu hatırlatan Özkök'e Erdoğan cevap verdi.
Ölümü ve dünyanın geçici olduğunu hatırladı Ertuğrul Özkök..
Erdoğan'ın patronuna saldırı yapacağı gün cepheye koştu ve felsefi
bir savunma yaptı. Özkök, kainatın içinde insanların ne kadar küçük
olduğunu yazdı.
İşte Erdoğan bugün yer altında yapılan deneyi kendisine hatırlatan
Özkök için "biri akıl veriyor" diyerek çıkıştı. Aydın Doğan
medyasına yüklendiği Beyoğlu ilçe kongresinde Erdoğan Özkök'e şu
cevabı verdi:
''Bugün de bir tanesi çıkmış akıl veriyor. Yerin altındaki
deneyleri takip ediyor muyuz, etmiyor muyuz? İşaretlerle bunları
takip etmemize gerek yok. En az sizin takip ettiğiniz kadar. Ama
biz şunu da biliyoruz, evet eğer Türkiye Cumhuriyeti Başbakanını
takip etmiş olsaydınız, bir gün daha bu göreve geldiğimizde
milletvekili arkadaşlarımla yaptığım ilk konuşmada, 'bu makamlar,
mevkiler gelip geçicidir' demiştim. 'Hepimiz öleceğiz' demiştim.
'Ve bizleri bir gün şu toprağın altına koyacaklar, yanımızda da çok
fazla durmayacaklar' demiştim.
'Benim boyum 1,85 falan. Belki 2-2,5 metrelik bir çukur, ama küçük
olanlarınki daha küçük olacak. Bu tevazu içinde olun' demiştim. Biz
gidici olduğumuzu biliyoruz bay köşe yazarı, sen durumunu düşün.
Çok geç kaldın. 'Günaydın' diyorum 'günaydın'... Kaldı ki biz bunu
Başbakan olunca hatırlamadık. Çok daha önceden bunu biliyorduk.
Demek ki sen çok geç kalmışsın. Yerin altında biz gelenleri mi
bekleyeceksin? Neyse geç de olsa yine uyandın. Hayırlı olsun
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök bugünkü köşesinde
Erdoğan'ı özeleştiriye çağırmıştı.
"(...)Merak ediyorum.
Acaba, Başbakan’ın basın bürosu, hafta başından beri bu konuyla
ilgili tek bir haberi Erdoğan’ın masası üzerine koydu mu?
Acaba bu konuda televizyonda verilen haberlerden birini izledi
mi?
Yoksa basın bürosu geçen haftadan beri full time, "Aydın Doğan
aleyhine ne bulabiliriz" mesaisi mi yapıyordu.
Sanıyorum öyle...
Yazık.
Çünkü CERN’deki bu tarihi deneyle ilgili bilgileri okusaydı, neler
öğrenecekti.
Mesela káinatın çok, sonsuz büyük olduğunu.
O káinatta, kendisinin, bizlerin, hepimizin ne kadar küçük
olduğunu.
O káinatta, kimsenin padişah olamayacağını.
Ve o káinatta tek gerçeğin değişim olduğunu.
Padişahların da, iktidarların da bir gün, bu kanuna uyup, mecburen
değişeceğini, değiştirileceğini...
Evet, bunları öğrenecekti.
Sizce az buz bir şey mi...
* * *
Başbakan bugün yarın yine bize saldırmaya hazırlanırken, ben önceki
geceden beri sadece bunu düşünüyorum.