Batum’dan eleştirilere yanıt
Abone olTBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Süheyl Batum, aynı komisyonda yer alan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in, komisyon ç...
TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Süheyl Batum, aynı
komisyonda yer alan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali
Şahin’in, komisyon çalışmalarını sabote ettiği yönünde kendisine
yönelttiği eleştiriye, "Ben bunu ahlak sorunu olarak tanımlıyorum.
Bu bir amaca yönelik. Plan yapılmış ve uygulamaya konulmuş"
sözleriyle yanıt verdi.
Batum, konuya ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Bu
eleştirileri bir ahlak ahlak sorunu olarak tanımladığını belirten
Batum, bunların bir amaca yönelik olduğunu, plan yapıldığını ve
uygulamaya konulduğunu iddia etti. Yeni anayasada yer almasına
karşı çıktığı düzenlemelere neden itiraz ettiğini anlatan Batum,
suç işlenmesini önlemek ve kamu düzeni sebebinin seyahat özgürlüğü
ile ilişkilendirilmesini eleştirdi. Batum, "Din vicdan özgürlüğü
konusu. Belli noktalarda karşı çıktım. Bunun içinde eğitim ve
öğretimin ne işi var? Eğer sadece amacınız din kurallarının
çocuklara öğretilmesi ise onu yazalım. Çoğunlukta olan insanların
kendi dini inançlarına göre eğitim verilmesi güvence altına
alınıyor. Toplantı gösteri yürüyüşü İdari makamlar, toplantı ve
gösteri yürüyüşünün yapılacağı yeri, güzergahı ve zamanını
belirler’ diyor. Zamanını belirleyebilir mi? Böyle bir yetki
olabilir mi? Buna da karşı çıktım. Benim karşı çıktığım, Mehmet Ali
Şahin’in de ’sabote ediyor’ dediği değişiklikler bunlar. Bir kişi
bana desin ki ’Bak ne kadar güzel maddeler düzenlenmiş, sen bunları
geri götürmek istiyorsun.’ Avukatlık mesleği ve barolar... ’Bu
düzenleme için Barolar Birliği’nden görüş aldık’ dediler. Aradım,
görüş almamışlar, ’yanlış madde’ dediler. Karşı çıktım. Bunun geri
götürmekle ne alakası var.
Anayasa Mahkemesi, Danıştay ile Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu
olarak düzenlemişiz. Ama bunların bütün üyelerinin tamamının Meclis
tarafından seçilmesi yargı bağımsızlığı ile bağdaşmaz. Buna karşı
çıktım. Bizim böyle bir önerimiz de olmadı" diye konuştu.Karşı
çıktığı uzlaştık denildiğini belirten Batum, "Ben de soruyorum;
Benim katılmadığım, diğer bütün üyelerin katıldığı hangi
toplantılarda bu görüşülmüş? Bana tutanağını göstersinler. ’Bak
uzlaştık’ desinler. Bu bir kara propaganda" dedi.Mehmet Ali
Şahin’in amacının farklı olduğunu ileri süren Batum, "Amaç, 2010
yılındaki oyunu, biraz daha güzel oynamak. O zaman 23 maddeyle
çıkmışlardı. Sayın Başbakan talimat verdi. Dedi ki ’60-70 maddeye
çıkaracaksınız bunu. Eylüle kadar vaktiniz var. ABD ev ödevini
verdi. Ben insanları kandırabilmem için 60-70 madde yapacaksınız.’
Yani amaç demokrasi değil" diye konuştu.
Batum, basın toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Bir soru üzerine Batum, yeni anayasa için sunduğu önerilerin
partisinin önerileri ile çelişmediğini ifade etti. Batum, "Herhangi
bir yönetici çağırın, deyin ki ’Süheyl Batum bunları kabul etmemiş’
o da çıksın, ’Çok ayıp etmiş, bunları tam biz istiyoruz’ desin.
Yani bu konuda parti içinde bir çekişme var mıdır yok mudur emin
olun bilmiyorum" dedi.
Batum, partisinin Konya Milletvekili ve TBMM Anayasa Uzlaşma
Komisyonu Üyesi Atilla Kart ile tartıştığı yönündeki haberlerin
doğru olup olmadığına ilişkin soru üzerine, "Doğrudur. Ama polemik
yaratmanın bir anlamı yok. Atilla Bey, şöyle zannetmiş olabilir,
’Ben grup sözcüsüyüm. Partimin görüşünü söylemek yetkisi bana
aittir’ diye. Ben bunu söyledim. Böyle bir yetki yok’’ dedi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın, kendisine saldırıda bulunan
kişinin serbest bırakılmasına ilişkin verdiği tepkiyi nasıl
değerlendirdiğine ilişkin soru üzerine Batum şunları söyledi: "Kime
saldırılırsa saldırılsın, bu kabul edilebilir bir şey değildir. Ama
Bekir Bozdağ’ın ne açıklamasını ne bugüne kadar söylediklerini
ciddiye alan insanlardan değilim. Bekir Bozdağ öyle çok ciddiye
alınacak bir insan değildir. Bekir Bozdağ, ’Tutukluluklar 10 sene
olsun’ diye önerge verip sonra da Anayasa Mahkemesi karar verince,
’Çok iyi karar verdi, 10 yıl tutukluluk mu olur’ diyen bir adam.
Öyle kendisine cevap verilebilecek bir adam değildir. Her ne kadar
Başbakan’ın çok yakını olduğu için çok önemli görevleri belli bir
dönem üstlense bile."
(İHA)