Batı müziği şefi arabeskle ayıldı!
Abone olBorusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Onursal Şefi Gürer Aykal, geçen hafta geçirdiği ameliyatın ardından narkozdan uyanamayınca imdadına arabesk müzik yetişti.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Onursal Şefi Gürer
Aykal, geçen hafta geçirdiği ameliyatın ardından narkozdan
uyanamayınca imdadına arabesk müzik yetişti.
Sol elinin parmaklarını yeteri kadar kullanamayan ve bu nedenle
piyano çalmakta zorlanan Aykal, Dr. Ayan Gülgönen’e başvurdu.
Gülgönen 6 Ocak’ta, Gürer Aykal’ın ameliyatını yaptı. Aykal’ın
yakın dostu Dr. Cihangir Çelik de ameliyatta hazır bulundu.
Ameliyat sorunsuz geçti ne var ki Gürer Aykal, anestezinin
etkisinden çıkıp uyanmakta zorlandı. Onu iyi tanıyan
Dr. Çelik, Aykal’ı uyandırmak için kendisine ameliyathanede
arabesk müzik dinletmeye karar verdi. Hakkı Bulut’a ait olduğu
iddia edilen şarkının ilk notalarıyla birlikte Aykal gerçekten de
uyandı; hatta masadan kalkıp gitmeye çalıştı. Olayı
doğrulayan Gürer Aykal, Milliyet’e şunları söyledi: “Yakın
arkadaşım Cihangir’in bir şakası bu tabii. Beni çok iyi tanıyor ve
öyle bir müzik çalınınca uyanacağımı biliyor. O anı net
hatırlamıyorum, bayağı sersem gibiydim. Öyle bir müzik o durumda
bile bana bu reaksiyonu verdirtti. İşte bu da müziğin
gücü!”
Aykal çalan şarkının kime ait olduğunu hatırlamıyor; sadece
arabesk bir şarkı olduğunu biliyor. Olayın hemen ardından Çelik, bu
kez Aykal’ı sakinleştirmek ve uyutmak için de Bach’tan bir parça
çalmaya başlamış. Aykal o zaman da yeniden uykuya daldığını
söylüyor.
Aykal’ın sağlık durumu şu an oldukça iyi. Eli sargı bezleriyle
kapatılmış durumda ama pazartesi dikişleri alınacak. Aykal “El
ameliyatları çok zordur, şanslıyız ki iyi cerrahlarımız var”
dedi.
‘Arabesk’ tartışmasında Gürer Aykal ne
demişti?
Aykal, Fazıl Say’ın başlattığı ‘arabesk tartışması’na bir
açıklamayla katılmıştı:Aykal açıklamasında şu sözlere yer vermişti:
“Say’ın da yerden göğe kadar haklı olduğu uyuşturucu bir
müzik türü yaygınlaştırıldı, alışkanlık haline getirildi. Tüm dünya
tarihinde ilerlemenin ilk hareket noktası olarak görülen müzik;
Türkiye’de kaderciliğin, razı olmanın, sinikleşmenin, alın
yazısının simgesi oldu. Elbette arabesk müzik insanın beynini
uyuşturmakta, zihni yavaşlatmakta, mücadele azmini yok
etmektedir.”