Baskına KESKin tepkisi sert oldu
Abone olTerör örgütü PKK'ya yönelik eş zamanlı baskında bazı KESK üyelerinin gözaltına alınması sendika başkanını kızdırdı.
KESK Başkanı Evren, PKK operasyonu kapsamında sendika
yöneticilerinin gözaltına alınmasının cunta dönemini
çağrıştırdığını savunarak “Başbakan, kendi dönemindeki
uygulamaların faşizanlığı üzerinde düşünmeli” dedi.
KESK Genel Başkanı Sami Evren, konfederasyon genel merkezinde dün
yapılan arama ve bazı yönetici ve üyelerin gözaltına alınmasıyla
ilgili sendikanın genel merkezi önünde açıklama yaptı.
KESK'in bazı yönetici ve üyelerine gözaltına alınmasını, buna
ilişkin aramaları eleştiren Evren, yapılan işlemlerle Anayasa'nın
13. ve 90. maddelerinin açıkça ihlal edildiğini öne sürdü.
Evren, şunları kaydetti: ''250 bin üyesi olan bir demokratik kitle
örgütü aranırken savcının hazır bulunmaması bir başka hukuksuzluk
örneğidir. Yapılan aramalarda konfederasyonumuzun kadın
çalışmalarına ilişkin belgelerine, sendika içi yazışmalara,
Başbakanlıkla, Çalışma Bakanlığıyla yaptığımız yazışmalara; üyesi
olduğumuz uluslararası konfederasyonlarla yapılan ve çoğu kadın
haklarıyla ilgili, kreşle ilgili, doğum izniyle ilgili yazışmalara,
eski yöneticimiz geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz Sevil Erol'un aile
fotoğraflarına, takvimlere el konulması; Songül Morsümbül
arkadaşımızın bilgisayar ve CD'lerinin usulsüz bir biçimde alınması
her biri bir hukuksuzluk örneğidir. Aslında anlaşılmaktadır ki
aranan bir şey yoktur, amaç bizzat 'arama' yapmaktır.''
Evren, gözaltına alınan arkadaşlarının toplum içinde tanınan,
saygınlığı olan, adresleri belli yönetici ve üyeleri, kamu
emekçileri olduğunu belirterek, buna rağmen ''baskınla gözaltına
alındıklarını'' öne sürdü.
Evren, ''İşyerlerinde yapılan aramalarla arkadaşlarımızın çalışma
arkadaşları ve öğrencilerine teşhir edilmesinin hiçbir açıklaması
yoktur. Arkadaşlarımıza yönelik bu tutumu şiddetle kınıyoruz.
Türkiye toplumsal mücadele tarihine kara bir leke olarak düşmüştür.
Sabahın erken saatlerinde yöneticilerin evlerini basılması, cunta
dönemlerini aratmamaktadır'' dedi.
Evren şöyle konuştu: "KESK'i yıldırmayı yıldırmayı sürdürdüğü emek
ve demokrasi mücadelesini sekteye uğratmayı hedefleyen bu faşizan
tutum amacına ulaşamayacaktır. Başbakan geçmiş dönemde yapılan kimi
uygulamalarda faşizan yaklaşımları eleştirmeden önce bizzat kendi
sorumluluğu dönemindeki bu uygulamanın faşizanlığı üzerinde
düşünmelidir."
Sami Evren, ''KESK'in ülkenin temel sorunlarına ilişkin sözünü hiç
kimseden çekinmeden doğrudan ifade ettiğini, özgürlük ve demokrasi
mücadelesi ile üyelerinin çıkarlarını savunma görevlerini
birbirinden ayırmadığını'' da ifade ederek, şunları kaydetti:
''KESK, tarihi içinde hiçbir zaman şiddete prim vermemiş,
toplumsal-siyasal sorunların çözümünde barışı savunmuştur. KESK'in
şiddetle tek ilişkisi mücadele tarihi boyunca defalarca şiddete
maruz kalmak olmuştur. Arşivlerimiz bunun görüntüleriyle doludur.
KESK ırkçı, milliyetçi yaklaşımları hep reddetmiş, toplumun etnik
kimlik, kültür ve inanç farkı gözetmeksizin bir arada yaşama
iradesini savunmuştur. Bu nedenle barışı ve kardeşliği öne
çıkarmıştır.''
Evren, gözaltındaki 35 arkadaşlarından 6'sının bu sabah serbest
bırakıldıklarını da söyledi.
Sami Evren'in ardından DİSK, TTB, TMMOB, TİHV, Alevi Bektaşi
Federasyonu ve DTP yönetici ve temsilcileri de yaptıkları kısa
açıklamalarla KESK'in yanında olduklarını belirttiler.