Başbakan Erdoğan canlı yayında
Abone olBaşbakan Erdoğan, atv ve ahaber ortak yayınında gazetecilerin sorularını cevaplıyor.
Başbakan Erdoğan, atv ve ahaber ortak yayınında
gazetecilerin sorularını cevaplıyor. Erdoğan'a ilk soru ise
Diyarbakır ziyaretiyle ilgili oldu. İşte Erdoğan'ın
açıklamaları;
"Diyarbakır'daki buluşma birçok yönüyle çözüm sürecini
güçlendiren bir adım oldu. Sayın Barzani'nin ve Şivan Perwer'in
katılması geçekten buna farklı bir güç kattı. İlk gün yaklaşık 60
bin Diyarbakırlı bir araya geldi.
Sayın Barzani'nin konuşması bu buluşmanın bir milat olması
bakımından önemliydi. Bir barış havasını bu kucaklaşmayla
gerçekleştirmiş olduk. Belki ertelenmişti ama böyle bir buluşmanın
gerçekleşmesi cesaret işiydi.
Şivan Perwer'in 28 yıl sonra ülkesine gelmesi, üzerinde
konuşulması gereken konular. Vatandaşlık konusunda da isterse,
elimizden geleni yapacağımızı kendisine söyledim. Şivan bize cevabı
verecek, biz de üzerimize düşebi yapacağız.
Kürdistan ifadesinden muhalefetin rahatsız olması manidar.
Bunlar tarihi bilmiyorlar. Irak anayasasında Kürdistan bölgesi
olarak geçer. Bu onların anayasal ismidir. Gazi Mustafa Kemal'in
imzaladığı bir kararname var elimde. Burada Kürdistan ifadesi yer
alıyor.
Gazi'nin aynı şekilde Lazistan ve Kürdistan ifadelerini
kullandığı konuşmaları var. Bu ifadeleri kullanan Gazi Mustafa
Kemal bölücü mü? Bana bölücü diyenler Mustafa Kemal'i nereye
koyacaklar. İşi Osmanlı'ya götürecek olursak zaten orada her şey
açık ve net ortada.
Türkiye ile ilgil yaklaşım konusunda bunu bizim kabul etmemiz
asla mümkün değil. (Türkiye Kürdistanı) Ne benden böyle bir sadır
olmuştur ne ben böyle bir ifade kullanmışımdır. Bu ifadeler belli
kesimleri tahrik etmekten başka bir işe yaramaz.
Diyabakır Belediye Başkanı'nın böyle bir ifade kullanması şık
olmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin ismi bellidir. Kendi bölgesinin
ismi de bellidir; Güneydoğu Anadolu Bölgesi'dir. Bu tür şeyler
toplum içinde rahatsızlıklara neden olur. Güzel bir hafta sonundan
sonra böyle ifadelerinin kullanılması şık olmamıştır."
Ben genel af konusunda bir ifade kullanmadım. Bir Uşak konuşmam vardır. Orada çok açık söyledim. Katili affetme yetkisini kendimde göremem. Af yetkisi maktulun varislerine aittir. O şehit ailelerine onun hesabını nasıl verebiliriz?"
Ben genel af konusunda bir ifade kullanmadım. Bir Uşak konuşmam vardır. Orada çok açık söyledim. Katili affetme yetkisini kendimde göremem. Af yetkisi maktulun varislerine aittir. O şehit ailelerine onun hesabını nasıl verebiliriz?"
Sayın Barzani genel afla ilgili bir ifade kullanmışsa yanlış
yapmıştır. Böyle bir şey aramızda geçmiş değildir. Böyle bir şeyi
söylemek onun da ilgi alanında değil, bizim de... Bu konuda yargı
hükmünü vermiştir ve bu hüküm cereyan etmektedir.
Siyasi partilerin genel başkanları bizi anlamıyorsa bize hain
diyorlarsa onların demesiyle biz hain olmuyoruz. Bizim için
milletin ne dediği önemlidir. Muhalefet partileri niçin doğu ve
güneydoğuda siyaset yapmıyorlar? Gitsinler burada siyaset yapsınlar
ki demokrasi güçlensin. Biz devamlı dolaşıyoruz, halkımızla
bütünleşiyoruz. Ankara'ya mahkum değiliz. Diyarbakır'da
bayraklarımız doluydu ne oldu, kıyamet mi koptu?
Diyarbakır'da şu ifadeyi kullandım, tek millet, tek vatan tek
devlet, tek bayrak... Millet denilince ne anlaşılıyor. Bu kavramın
içinde hangi etnik unsur varsa bunun içinde yer alır. Anayasa
çalışmalarının da tıkandığı yer burası. Diyabakır'da biz neyin
mesajını verdik, birlik olalım dedik. Aynı şeyler söylendiğine göre
burada ayrım nerede? Kendi yapamadıklarını AK Parti yaptığı için
rahatsız oluyorlar. Biz bunun devamını da yapacağız. Onlar
sorumluluk makamında değiller.
Onların sırtında küfe yok, bizim sırtımızda küfe var. Bunları
iktidar başarınca rahatızlık oluyor. Atılan her iyi adıma bariyer
oluşturmak bizi güçlü ülke yapmaya değil zayıflamaya götürür.
"Bir kritik eşik vardı, biz bu eşiği aşmış bulunuyoruz.
Demokratikleşme paketiyle attığımız adımlar var. Bir de şimdi yasal
düzenleme var. Zannediyorum önümüzdeki günlerde parlamentoya sevk
edilecek. Bizim geri dönme gibi bir niyetimiz yok.
Her zaman söylüyoruz, durmak yok, yola devam. PKK’nın geri
çıkışı yüzde 20 dolayındaydı ama sonra onlar bir nokta koydular.
Temenni ederim devam ettirirler. Bizim arkadaşlarımız, istihbarat
teşkilatımız İmralı konusunda üzerine düşeni yapıyor.
Temennimiz odur ki bu sürece oranın da katkısı olur. Biz
stratejimizi böyle belirledik. Ama yarın ne olur onu da yine
şartlar belirleyecek. Bazen biz şartları oluştururuz bazen de
şartlar bizi yönlendirir."