Bakan Şimşek'ten umut veren sözler
Abone olIMF ile imzalanmayan anlaşma vatandaşın sırtına ek vergiler olarak mı yansıyacak? Bakan Şimşek iddialara cevap verdi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Önümüzdeki dönemde IMF
programı yok diye bir gevşeme içerisine giremeyiz. Biz kendimiz bir
takım çıpalar oluşturacağız” dedi.
HTBloomberg televizyon kanalında katıldığı bir programda, ekonomiyi
ve ekonomi politikalarını değerlendiren Maliye Bakanı Mehmet
Şimşek, Türkiye’de vergi mükelleflerinin sadece yüzde 2’sinin
incelenebildiğini söyledi.
Fakat bu durumun dünyanın başka ülkelerinde çok da farklı
olmadığını ifade eden Şimşek, “Burada aslolan şey şu; eğer
vergi kaçırmanın sonuçları ağırsa, genelde o riskten
kaçınılır. Biz de bu dönemde teknolojiyi kullanarak
denetimleri çok daha kapsamlı, hızlı ve daha geniş ölçekte yapmaya
çalışacağız” diye konuştu.
"EN BÜYÜK SORUN KAYIT DIŞILIK"
Türkiye’nin en büyük problemlerinden bir tanesinin kayıt dışılık
olduğunu ve bu soruna sadece bir gelir kaybı olarak bakmamak
gerektiğini anlatan Şimşek, şöyle konuştu:
“Aslında Türkiye’nin kalkınmasının önündeki en büyük engellerden
bir tanesi kayıt dışılıktır. Türkiye’de verimliliğin önündeki en
büyük engellerden bir tanesi kayıt dışılıktır. Bu sorunun da sadece
maliye boyutuyla ele alınmaması lazım. Olaya sadece gelir boyutuyla
veya maliye boyutuyla bakarsak ve mücadeleyi sadece maliyeye
bırakırsak, bu yetmez. Kayıt dışılıkla mücadele çok boyutlu olmak
durumunda. O nedenledir ki dikkat ederseniz ben yaptığım
konuşmalarda çok fazla kayıt dışılıktan bahsetmiyorum. Burada
aslolan biz tedbirleri alalım, adımları atalım.”
Maliye Bakanlığının, Gelir İdaresinin proaktif bir biçimde
mükelleflerle diyalog içerisinde bulunduğunu belirten Şimşek,
“Bizim amacımız kimseyi cezalandırmak değil, hiçbir
mükellefi hapse atmak değil. Tam aksine bizim amacımız
herkesten kazancı ölçüsünde mümkün olduğunca Türkiye’nin
kalkınmasına, gelişmesine katkıda bulunmasını sağlamak” diye
konuştu.
VERGİ SORUNU
Türkiye’de 638 bine yakın kurumlar vergisi mükellefi bulunduğunu,
fakat kurumlar vergisinin yarısının 200 mükellef tarafından
ödendiğine işaret eden Maliye Bakanı, gelir vergisinin yüzde
90’ından fazlasının ise stopaj olarak kaynakta kesildiğine dikkat
çekti.
Beyana dayalı vergilerin çok az olduğunu kaydeden Şimşek, milli
geliri 1 trilyon liranın üzerinde bulunun Türkiye’de sadece 2
milyar lira beyana dayalı (kira geliri...vs) vergi elde edildiğini
bildirdi.
“ÖZELEŞTİRMEDE BU SENE İÇİN UMUTLUYUZ”
Özelleştirmede bu sene için umutlu olduklarını ifade eden Mehmet
Şimşek, elektrik dağıtım özelleştirmeleri konusunda önemli bir
mesafe kat edildiğini, elektrik üretim özelleştirmeleri
çalışmalarının ise son noktaya getirildiğini kaydetti. Şimşek, “Bu
sene özelleştirme performansının iyi olacağını düşünüyoruz”
dedi.
“IMF PROGRAMI YOK DİYE GEVŞEME İÇERİSİNE
GİREMEYİZ”
Önümüzdeki dönemde “IMF programı yok” diye bir
gevşeme içerisine giremeyeceklerini ve kendilerinin bir takım
çıpalar oluşturacağını kaydeden Maliye Bakanı, “Mali kural çok
önemli bir husustur. O nedenle en önemli şey bence performans.
Söylemlere piyasalar, yerli ve yabancı yatırımlar bir noktaya kadar
prim verir. Ondan sonra uyulamaya bakılır” dedi.
“TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ PARLAK”
Aslında Türkiye’nin geleceğinin parlak olduğunu ve Türkiye’nin
muazzam potansiyeli olan bir ülke olduğunu da vurgulayan Şimşek,
şöyle devam etti:
“Türkiye yapacağı yatırımlarla daha yenilikçi, verimli, daha
performansa dayalı bir yapıya geçtiği zaman aslında o refah
seviyesini yakalar yani 2023 öngörüleri afaki öngörüler değil,
hayali öngörüler değil ama hiç bir şey yapılmazsa da kolay
erişilebilir hedefler de değil. Mutlaka bir çok ikincil nesil
reformları yapmakla olur. Yani iş gücü piyasasının daha
esnek olması lazım. Türkiye’de rekabet ortamını
iyileştirmemiz lazım. Türkiye’nin uluslararası rekabet gücünü
artırmak lazım yani bir kaç eksende bu işi götürmemiz lazım. Yani
bir boyutuyla iç rekabet ortamını iyileştirip, daha yenilikçi daha
verimli bir yapıya doğru gitmek lazım.
STOPAJ KONUSU
Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen ve yeni bir düzenlemenin
beklendiği stopaj konusunda “yerli ve yabancı bireysel yatırımcılar
için stopaj olacak, yerli ve yabancı kurumsal yatırımcılar için ise
stopaj olmayacak” şeklinde iddiaların bulunduğunun hatırlatılarak,
konunun netlik kazanıp kazanmadığının sorulması üzerine Şimşek, bu
tür düzenlemeleri yaparken, genel makro ekonomik istikrarı, finans
piyasalarındaki istikrarı gözettiklerini söyledi.
Türkiye’nin özellikle sermayenin kıt olduğu bir dönemde hata yapma
gibi bir lüksü olmadığına işaret eden Şimşek, “Dolayısıyla biz
olaya bu çerçevede yaklaşıyoruz ben bu konunun detaylarına girmek
istemiyorum, çünkü nihai şeklini aldıktan sonra Bakanlar Kurulundan
sonra Meclis’e sevk edilecek. Bence nihai şekli verilip
açıklanmadan bütün bu tartışmalar spekülatif niteliktedir. Piyasayı
etkileyen bir husus olduğundan bu tür yorumlardan imtina ettim, ama
genel felsefe açısından baktığımız zaman bizim için makro ekonomik
istikrar çok önemlidir” diye konuştu.