Bakan Ergün'den itiraf gibi açıklama
Abone olSanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, "Hep ayağından, eteğinden çekiştirilen Türkiye, ancak bu kadar hızlı ilerleyebiliyor" dedi.
Ergün, AK Parti Kocaeli İl Başkanlığının düzenlediği 48. İl
Danışma Meclisi Toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti'nin,
kurulduğu günden beri amaçları istikametinde çalışmalarını
sürdürdüğünü söyledi.
''Çok şükür Türkiye'de AK Parti gibi bir parti kuruldu. Çok
şükür Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lider toplumun önüne
düştü. Daha doğrusu toplum ona 'düş önüme' dedi ve onun etrafında
bütünleşti'' diyen Ergün, şöyle konuştu:
''Biz partinin kurulduğu zaman da şunu tespit etmiştik,
Türkiye'nin demokratikleşme sorunları var. Türkiye'nin fukaralıktan
çıkması ve bir an evvel zengin ülkeler, zengin toplumlar noktasına
ulaşması lazımdı. Türkiye'de zenginleşme problemi, adalet sorunları
var, hizmetlerin, yasaların, yargı kararlarının adil olması icap
eder. Toplumun beklentisi budur. Türkiye'de kalkınma sorunları var.
Onun için partimizin adı AK Parti oldu. Türkiye'nin en temel
ihtiyaçlarına vurgu yapan bir isim. Türkiye'nin adalet ihtiyacına,
Türkiye'nin kalkınma ihtiyacına vurgu yapan bir isim AK Parti.
Ancak temiz bir siyasetle bunları
sürdürebiliriz.''
Siyaseti topluma hizmet vasıtası olarak gören, vatansever adamların
işi olduğunu bilen insanlarla siyaset yapmak gerektiğini kaydeden
Ergün, şöyle devam etti:
''Türkiye, AK Parti iktidara geldiğinden beri adalet ve
kalkınma yolunda, demokratikleşme ve zenginleşme yolunda ilerliyor.
Bunlar kolay olmuyor. Bunlar bir mücadeleyi, kararlılığı,
çalışmayı, gece gündüz koşmayı gerektiriyor. Bunlar sadece
Türkiye'nin içinde çalışmakla da olmuyor. Türkiye'nin çok ötesinde
çalışmalar yapmayı da gerekiyor. Bunlar Ankara'da oturmakla, evinde
oturmakla olacak işler değil. Bunlar ülkeyi, dünyayı karış karış
dolaşmakla elde edilecek başarılardır.
Bugüne kadar bir başarı elde edildiyse temelinde bu vardır. Ama
kolay olmadığını bütün dünya, millet ve AK Parti kadroları,
teşkilatları da görüyor. Kolay olmayacak. Varsın olmasın ama
sonunda demokratikleşme hedefi, zenginleşme hedefi, Türkiye'nin
adalet, kalkınma hedefi gerçekleşmiş olsun. Biz o zorlukları
yaşamaya, aşmaya talibiz. Millet bir işin arkasında durdukça o ülke
her türlü zorluğu aşabilecek imkan ve kabiliyete sahiptir.''
''BU KADAR BELDEN AŞAĞI VURMA OLUR MU?''
Bakan Ergün, yarın AK Parti'nin de yanlışının,
eksiklerinin müzakere edileceğini belirterek, şunları kaydetti:
''Denilecek ki 'AK Parti iktidarı geldi, şu kadar dönem
iktidarda kaldı. Türkiye'de şu kadar güzel işler yapıldı. Şu
eksikler, davranışlar da var' diyecekler, desinler. Muhasebesi
yapılsın. Ama bugün işin şurasındayız; siyasi istikrar ve milletle
bütünleşen bir iktidarla ancak Türkiye'de ilerlemeler kaydedilir.
İktidar mücadelesinde zaman zaman hava gerginleşebilir ama bu kadar
belden aşağı vurma olur mu? Bu kadar yalana, iftiraya, karalamaya
dayalı bir siyaset kaldırılabilir mi?''
Muhalefet partilerini eleştiren Ergün, şöyle devam etti:
''2002 yılında seçime 10 gün kala partimiz hakkında kapatma
davası açıldı. Seçime 10 gün kala siyasi partiye kapatma davası
açılır mı? Bunun hukukta, demokraside yeri var mı? Bunun adı yargı
yoluyla seçime müdahale etmektir. Adalet mi bu? Seçime 10 gün kala
seçime bir yargı müdahalesi yapılmaya çalışılıyor. O günün seçime
giren partileri 'bu olmaz, bu yanlış, bu hukuk dışı, bu demokrasiye
müdahale, bu seçim sonuçlarına müdahaledir' demediler. Dediler ki
'bu parti hakkında kapatma davası da açıldı. Siz buna oy
vereceksiniz. iktidara getirseniz bile bu partiyi kapatırlar. Buna
oy vermeyin, oylarınız boşuna gitmesin, bize verilsin.' Halbuki
demokrat olan bir adam şöyle demeliydi; 'Bu yanlıştır, bu
haksızlıktır, biz iktidara geldiğimizde bu yanlışı, bu haksızlığı
düzelteceğiz, bize destek verin bu haksızlığı biz düzelteceğiz'
diye milletten böyle destek isteselerdi belki de millet onlara
destek verecekti ama vermediler.
Çünkü millet gördü ki onlar demokrat falan değiller. Bunlar
fırsatçı, bunlar fırsatı ganimete çevirmek isteyen ve demokratik
dışı gelişmelerden her zaman nemalanmaya çalışan işte bir parti
böyle olursa, Türkiye'de siyaset böyle olursa, siyaset aktörleri
böyle olursa o zaman orada siyasi gelişme biraz zor olur. Ama
Allah'tan millet var. Her şeyi gören, basireti açık, kalp gözü
açık, kim demokrat kim demokrat değil bunu yakından hisseden bir
millet var.''
''BIRAK İLERLESİN MEMLEKET''
Türkiye'de demokrasi mücadelesinin zor bir iş olduğunu söyleyen
Ergün, şunları kaydetti:
''Büyük bir kararlılık, azim, fedakarlık istiyor. Millet
ile bütünleşmek istiyor. Bunlar varsa bu zorlukların hepsi
aşılıyor. Aşılamaz denilen zorluklar bugün aşıldı ama zaman
kaybettik. Bazı mesafeleri daha çabuk alabilirdik, alamadık. Hep
ayağından, hep eteğinden çekiştirilen bir Türkiye, ancak bu kadar
hızlı ilerleyebiliyor. Yoksa daha hızlı ilerleme imkanımız var. Ama
biz ayağımızdan çekiştirmeyi, bir eteğimizden çekiştirmeyi
bıraktırabilsek bir türlü bırakmak istemiyorlar. Çekiştirme bu
ülkenin ayağından eteğinden bırak ilerlesin memleket. İlerlemeye
ihtiyacımız var.
Türkiye, demokratikleşme mücadelesinde, yoluna kararlılıkla devam
edecektir. Bu zordur, sabır isteyen bir iştir ama arkamızda millet
olduğu sürece, dirayetli, çalışkan AK Parti kadroları var olduğu
müddetçe ve kararlılık olduğu müddetçe bu zorlukların hepsi
aşılacaktır. Çünkü Türkiye ne kadar demokrasiyi ilerletebilirse
zenginliğini de o kadar artırabilir.
Hiç kimsenin etnik veya dini nedenle bir ayırıma tabi tutulmadığı,
bir haksızlığa uğramadığı bir Türkiye olsun istiyoruz. Bu konularda
önemli mesafeler aldık. İnsanlar çok zorluklar yaşadı. Bunların bir
kısmını aştık, bir kısmını da aşacağız.''