Bakan Ekerden DTPye destek
Abone olMehdi Eker, Selahattin Demirtaş ile Emine Ayna'nın duruşmaya polis zoruyla götürülmeleriyle ilgili kararı doğru bulmadığını söyledi.
Yapımı tamamlanan Diyarbakır Hipodromu'nun açılışı için
gelen Tarım ve Köyişleri Mehdi Eker, DTP miletvekilleri Selahattin
Demirtaş ile Emine Ayna'nın Ankara'daki duruşmaya polis zoruyla
götürülmeleriyle ilgili kararı doğru bulmadığını söyledi.
Bakan Eker, “Milletvekili dokunulmazlığı
herkes için geçerli olmalı. Kararı kişisel olarak yanlış
görüyorum” dedi. Bursaspor-Diyarbakırspor maçında çıkan
olaylara da değinen bakan Eker, “Spor bölücü, ayrıştırıcı
faaliyetin aracı haline getirilemez” dedi.
Mardin Karayolu üzerinde yapımı tamamlanan hipodrum açılışı için
Diyarbakır'a gelen Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, NTV
kameramanı İbrahim Ateşoğlu'nun Diyarbakırspor tarihiyle ilgili
açtığı fotoğraf sergisini gezdikten sonra gazetecilerin DTP'li
milletvekillerinin polis zoruyla mahkemeye götürülmesiyle ilgili
mahkeme kararını ve Bursaspor-Diyarbakırspor maçında çıkan olayları
değerlendirdi. DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna ile
Diyarbakır milletvekili Selahattin Demirtaş'ın polis zoruyla
mahkemeye götürülmeleri için verilen kararı eleştiren bakan Mehdi
Eker, şöyle dedi:
“Kişisel kanaatimi sorarsanız ben bu şekilde, bu tarzdaki bir şeyi,
benim anayasayla ilgili yorumum bu değildir. Eğer dokunumazlık
varsa herkes için, her şartta uygulanması gerekiyor. Ama neticede
bir mahkeme kararıdır. Mahkeme kararını bu manada değerlendirmek,
buna karşı çıkmak benim söyleceğim bir şey değil ancak. Ben doğru
görmüyorum, kişisel olarak yanlış görüyorum. Çünkü milletvekili
dokunulmazlığı anayasada tarif edilmiştir. Bunun dışındaki bir şey.
Takdir tabii mahkeme kararıdır. Tabii mahkeme kararıda olduğu için
bunun hakkında fazla bir şey de konuşmak doğru değildir.”
SPOR, AYRIŞTIRICI FAALİYET HALİNE GETİRİLEMEZ
Turkcell Süper Ligi'nde Bursaspor-Diyarbakırspor maçında çıkan
olayları da kınayan Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, “Nereden,
ne zaman, kimin tarafından, ne şekilde olursa olsun, sportif
faaliyetlerde bu tür maçlarda öncesinde, sonrasında veya maç
esnasında bu şekildeki siyasi içerikli protesto, slogan, gösteri ve
eylemlerin hepsini şiddetle kınıyorum. Bu Diyarbakır'da da olsa
aynı şekilde şiddetle kınıyoruz, Diyarbakır'a da yapılsa şiddetli
kınıyoruz. Kesinlikle doğru bulmuyoruz. Türkiye’nin birlik ve
beraberliğine saldırı olarak görüyoruz. Temennimiz tüm
yöneticilerimizin illerde Emniyet müdürlerimizin, valilerimizin bu
konularda hassas olması gerekli tedbirleri önceden ve zamanında
almasıdır. Örneğin büyük pankartlar stadyumlara nasıl giriyor?
Böyle bir şey olabilir mi? Denetim kontrol yok mu? Bunları
televizyonlarda gördük. Diyarbakır'da da yaşanan olaylar bizi çok
üzdü. Fenerbahçe maçındaki olaylar bizi üzdü. Ona ne kadar
üzüldüysek Bursa'da Bursaspor-Diyarbakırspor maçında da
Diyarbakırspor’a karşı yapılanlar aynı şekilde bizi üzdü.
Temennimiz bir çdaha bu işlerin olmamasıdır. Sportif yarışların
centilmence, uygar bir şekilde medeni bir uslupla yapılması bizim
dileğimizdir. Çünkü spor barış kardeşlik sağlıktır. Sağlığı,
barışı, kardeşliği korumanın yolu olan sportif faaliyeti, bir maçı
kalkıp bir siyasi gösteriye, siyasi bir ihtirasa dönüştürmenin hiç
bir sağlıklı tarafı yoktur. Tasvip etmek mümkün değildir. Bununla
ilgilide toplumda bundan sonraki süreçte de bu tür olayların
olmaması engellenmesi ve zamanında tedbir alınmasını bazı kötü
niyetli kişiler sobete etmek iisteyebilir. Türkiye’nin her
tarafında da olabilir. Buna fırsat vermemek ve buna karşı uyanık
olmak gerekiyor.”
“LİGDEN ÇEKİLMEK DOĞRU OLMAZ”
Futbol Federasyonu'nun bu konuda gerekli kararları alacağını ümit
ettiğini anlatan Bakan Mehdi Eker, bundan sonraki süreçte de
benzeri olayların olmaması için Futbol Federasyonu'nun gerekli
önlemleri alacağına inandığını söyledi. Bakan Eker, şöyle devam
etti:
“Ligden çekilmeyi de doğru bulmuyorum. Bu ülkede Futbol Federasyonu
var ve bir otoritedir. Onunla ilgili gerekli tedbirleri alırlar.
Biri böyle bir şey yaptı diye ligden çekilmekte çözüm ve doğru
değildir. Aksine Türkiye'de bu meseleleri başka amaçla kullanmaya
kalkışan kötü niyetlerin ekmeğine yağ sürmüş oluruz. O nedenle bir
anda belki tepkiyle söylenmiş duygusal tepki olarak
değerlendiriyorum. O tepki o şekilde ortaya konmamalı. Temennimiz
bir daha böyle şeylerin olmamasıdır. Sporun birlik ve beraberliği
pekiştirici bir rol almasıdır. Yoksa spor ayrıştırıcı, bölücü bir
faaliyetin aracı haline getirilemez.”