Bakan Cemil Çiçekten hukuk vurgusu
Abone olDevlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, hiç kimsenin, taşıdığı sıfat ne olursa olsun hukukun üstünde olamayacağını söyledi.
Çiçek, "Eğer yapılan iş hukuka uygunsa, yasalara uygunsa mesele
yok. Hukuka aykırıysa, kim bu aykırılığı işlediyse, kim bu
aykırılığa sebebiyet verdiyse, onun hukuk çerçevesinde sonucuna da
katlanması gerekir" dedi.
Çiçek, Elmadağ Belediyesi'nde ilçenin gelişimine yönelik sorunların
dile getirildiği kahvaltılı toplantıya katıldı. Çiçek, yaptığı
konuşmada, Anayasa'da, geçici maddelerin de hesaba katılması
halinde, 175'in üzerinde madde bulunduğunu belirterek, Anayasa'nın
ilk üç maddesinin toplumun ortak paydası olduğunu söyledi.
"Anayasa'nın ilk üç maddesinin tartışılamayacağını ve
tartışılmasında fayda olmadığını" ifade eden Çiçek, "Biz göreve
geldiğimiz günden beri ve bundan sonra ne yapıyorsak ve ne
yapacaksak bu ilk üç maddedeki temel değerlerimizi, ortak
paydalarımızı koruyacak tarzda yapacağız. Tam anlamıyla yaptığımız
reformlarda bu temel değerlerimizi, ortak paydalarımızı daha da
güçlendirmek, kuvvetlendirmek ve gerçekten birliğimizi,
beraberliğimizi, kardeşliğimizi bu temel kavramlar üzerinde tesis
etmek için gayret sarf ediyoruz"dedi.
"SÖZ KONUSU OLAMAZ"
Çiçek, son günlerde herkesin hukuk devletine vurgu yaptığına da
işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu ülke hukuk devleti olacaksa iki hususa dikkat etmesi gerekir.
Bunlardan bir tanesi hukuka uymaktır, ikincisi de hukuku
uygulamaktır. Hiç kimsenin, taşıdığı sıfat ne olursa olsun hukukun
üstünde olma durumu söz konusu olamaz. Hiç kimse kendisini taşıdığı
sıfat nedeniyle hukukun dışında mütalaa edemez. Yaptığı her iş
hukuka uygun olacaktır. Hukuku uygulayacak, en evvel kendisi de
hukuka riayet edecektir. 'Ben filanca görevi yapıyorum. Benim
imtiyazım vardır' diyorsa bunun adı demokrasi olmaz.
İmtiyazlılardan müteşekkil ucube bir rejim ortaya çıkar.
Son günlerde hukuk tartışmaları yapılıyor. Şu olur mu, bu olur mu,
şöyle olur mu, böyle olur mu? Eğer yapılan iş hukuka uygunsa,
yasalara uygunsa mesele yok. Hukuka aykırıysa, kim bu aykırılığı
işlediyse, kim bu aykırılığa sebebiyet verdiyse, onun hukuk
çerçevesinde sonucuna da katlanması gerekir. Eğer meseleyi böyle
anlarsak bu ülkede hiçbir problem olmaz. Tartışma konuları da kısa
sürede sonuca bağlanır.
Ama hukuki konuları hukuk çerçevesinde hukuk kurallarına göre değil
de siyaset malzemesi yapar, birinin aleyhine, birilerinin
karşısında bunu istismar konusu yapmaya çalışırsak o da hukuka
saygısızlığın daniskasıdır. Onun için son günlerdeki tartışmaları
biraz bu şekliyle değerlendirmekte fayda var."
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ
Çiçek, konuşması öncesinde, bir gazetecinin, "Cumhurbaşkanlığı
seçimine belli bir baraj getirileceği ve masrafların halk
tarafından karşılanacağı söyleniyor. Bu konuda bilgi verebilir
misiniz?" sorusu üzerine bütün dünyada başkanlık seçimlerinin, eğer
ilk turda adaylar yüzde 51 oyu alamazsa, ikinci turda en fazla oy
alan iki kişi arasında geçtiğini söyledi.
Yaptıkları düzenlemenin bütün dünyadaki uygulamaya paralel bir
düzenleme olduğuna işaret eden Çiçek, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin masrafını devlet karşılayacak.
Sadece adayın kendi yapabileceği propaganda varsa onunla ilgili
bağış sistemine giden bir düzenleme var. Anayasa Komisyonu'nda
farklı bir düşünce olursa bunlar oturulur, konuşulur. Anayasa
Komisyonu'nda, ilgili komisyonlarda başka türlü bir çözüm varsa biz
ona da varız. Bizim tercihimiz seçimin masraflarını tabiatıyla, oy
pusulaları dahil, sandık görevlilerinin alacakları yolluklar dahil,
devlet tarafından karşılanması. Sadece kampanya bakımından bağış
sistemine giden ama bunun da şeffaf bir şekilde yapılmasını öngören
bir düzenleme."