Bakan Çavuşoğlu: Halkımız oyunları görmeye başladı
Abone olAvrupa Birliği Bakanı Melüt Çavuşoğlu, “17 Aralık’tan bu yana halkımız hangi oyunların oynandığını görmeye başladı. Hedefin Başbakanımız old...
Avrupa Birliği Bakanı Melüt Çavuşoğlu, “17 Aralık’tan bu yana
halkımız hangi oyunların oynandığını görmeye başladı. Hedefin
Başbakanımız olduğunu artık herkes görüyor. Herkes bu oyunu gördü
ve Türkiye bu süreçten güçlü çıkacak“ dedi.
Avrupa Birliği Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, TGRT Haber’de yayınlanan
Ankara’nın Gündemi Programı’nda gündeme dair önemli açıklamalarda
bulundu. Gezi olayları ve 17 Aralık operasyonun kasıtlı maksatlarla
yapıldığını belirten Çavuloğlu, “Son 1 yıldır Türkiye üzerinde
oynanmak istenen oyunlar değişik boyutlarıyla sürekli gündeme
geliyor. Mayıs ayında bir Gezi olayı başladı. Gezi olaylarından
sonra yavaş yavaş Türkiye üzerinde oynanan oyunlar ortaya çıkmaya
başladı. Gezi olaylarında biz hep 2 şeyi ayırdık. Birincisi
gerçekten masumane, çevreye duyarlı insanların tepkisi. İkincisi
ise plancıların, uygulamacıların, marjinaller ve vandalların
oyunları. Olaylarda can kayıpları oldu. Polisimiz öldü,
vatandaşlarımız öldü. Bunun bedelini topumca ödüyoruz. Yıllardır
terörün verdiği ekonomik zararla beraber bu olayların Türkiye
ekonomisine ne kadar zarar verdiği rakamlarla ortada. Bunun dışında
Türkiye’nin dışarıdaki imajı da zedelendi. Ülkenin imajını dışarıda
zedelediğiniz zaman, bu imajı tekrar düzeltmek için ciddi bir çaba
sarf etmeniz gerekiyor. Bunu da biz, tek başımıza yapmak zorunda
kalıyoruz. Çünkü şuandaki muhalefetin tek yaptığı şey Türkiye’yi
şikayet etmek, Türkiye’nin konumunu uluslararası örgütler ve
ülkeler nezdinde daha aşağıya çekmek hatta Türkiye’yi ikinci sınıf
ülke konumuna sokmak” ifadelerini kullandı.
“CHP MARJİNAL BİR PARTİ HALİNE GELMEYE BAŞLADI”
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Gezi ve 17 Aralık olaylarında, marjinal
partiler gibi bir tavır sergilediğini kaydeden Çavuşoğlu, şunları
kaydetti:
“17 Aralık’ta başlayan olaylara baktığımızda, zaman geçtikçe işin
gerçek yüzü ortaya çıkıyor. Muhalefet erken seçim demiyor dikkat
ederseniz. İstifa etsin diyorlar. Peki sonra ne olacak? Hiçbir
cevap veremiyorlar. ‘Biz yerinize gelelim’ de diyemiyorlar, ona
bile cesaretleri yok. Zaten Cumhuriyet Halk Partisi’nden bunu
beklemenin bir anlamı yok, çünkü CHP marjinal bir parti haline
gelmeye başladı. Koskoca CHP, İşçi Partisi’nin yaptığı eylemler
gibi, sokak eylemleri yapmaya başladı. CHP, Avrupa’daki marjinal,
radikal partiler gibi bir parti oldu. Bu duruma gelen siyasi
partilerin, yani halktan herhangi bir destek göremeyeceklerini
bilen partilerin, seçim çağrısı bulunmadığı gibi halka gidelim,
halkın görüşünü soralım diye bir anlayışı da yok.”
“17 ARALIK OPERASYONUNUN YURT DIŞINDAKİ ALGILAMASI DA GEZİ OLAYLARI
GİBİ OLMADI”
17 Aralık’taki operasyonun 16 Aralık’ta imzalanan Vize Muafiyeti
Anlaşması’nın hemen ardından gerçekleştiğine dikkat çeken
Çavuşoğlu, 17 Aralık operasyonunun yurt dışındaki algılamasının
Gezi olayları gibi olmadığını belirtti. Çavuşoğlu, “16 Aralık’ta
Vize Muafiyeti Anlaşması’nın imzalanmasının ardından, 17 Aralık’ta
yapılan operasyona hem şanssızlık hem de kötü bir tesadüf
diyebiliriz. Özellikle 17 Aralık’tan bu yana halkımız hangi
oyunların oynandığını görmeye başladı. Hedefin Başbakanımız
olduğunu artık herkes görüyor. Oynanan oyunları gören CHP ve MHP
tabanı bile bize desteklerini iletiyor. Herkes bu oyunu gördü ve
Türkiye bu süreçten güçlü çıkacak. 17 Aralık operasyonunun yurt
dışındaki algılaması da Gezi olayları gibi olmadı” dedi.
“BURADA HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNDEN BAHSETMEK MÜMKÜN DEĞİL”
Türkiye’deki yargının yapılan reformlara ayak uyduramadığını ifade
eden Çavuşoğlu, “Biz her zaman hukukun üstünlüğünü savunuyoruz. Biz
Türkiye’yi başka vesayetlerden kurtarmaya çalışırken bir yargı
vesayetinin oluşturulduğunu gördük. Burada maalesef hukukun
üstünlüğünden bahsetmek mümkün değil. Yapılan işler, dosyaların
birleştirilmesi, gizlilik esasına hiç uyulmaması, bunların tamamen
önceden planlanmış bir şekilde yapıldığını gösteriyor. Hukuki
açıdan bakıldığında da çok çelişkili bir durum söz konusu. Bunun
evrensel hukuk kurallarıyla da uyuşması mümkün değil. Bizim
uluslararası arenada karşılaştığımız en büyük sorunların başında
Türkiye’deki yargı problemi var. Türkiye’deki yargı son 11 yıldır
yaptığımız reformlara ayak uyduramamıştır” şeklinde konuştu.