Bahçelievler'de özel hastaneye skandal iddia: Cenazesini tıbbi atık bölümünden aldık
Abone olBAHÇELİEVLER'de özel hastanede Covid-19 tedavisi gören Nermin Yılmaz (68) hayatını kaybetti. Yakınları, Yılmaz'ın ölümünde ihmaller olduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. İddiaya göre Yılmaz'a Covid-19 protokollerine aykırı tedavi uygulandı ve cenazesi hastanenin tıbbi atık bölümünün, çöplerin olduğu yerden teslim edildi.
Koronavirüs testi pozitif çıktıktan sonra Bahçelievler'de bir
özel hastanede tedaviye alınıp 5 gün sonra iyileşeceği söylendikten
sonra bir aylık tedavi sonrasında hayatını kaybettiği iddia edilen
Nermin Yılmaz'ın kardeşi Sevgül Değirmenci Bakırköy Cumhuriyet
Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Şikayet dilekçesinde, "Nermin Yılmaz, 12 Aralık 2020 tarihinde yürüyerek girdiği hastanede '5 günde taburcu edilir' denilerek yatışı yapılmışsa da, davalıların ihmal ve kusurlu davranışları sebebiyle 9 Ocak 2021 tarihinde hayatını kaybetmiştir" denildi.
"Yakınlarının rızası alınmadan plazma tedavisi
yapıldı"
Dilekçede, hastanede yattığı bir aylık sürede doktorların kontrol
etmediği, iyiye gittiği söylenmesine rağmen yakınlarının rızası
alınmadan plazma tedavisi yapıldığı, iyileşme olduğu söylenirken
kortizon tedavisi uygulanarak taburcu edilmediği, daha sonra yoğun
bakıma alındığı anlatıldı.
5 gecelik 10 bin TL
Tıbbi yükümlülüğün uygulandığı hastanede kasta varan ağır
ihmallerin bulunduğu ileri sürülerek, şöyle denildi:
"Nermin Yılmaz'ın hastaneye yatışı yapılmadan önce belirlenen
tedavi süresi olan 5 gece için 10 bin TL peşin ödeme yapmaları
gerektiği söylenmiştir. Yatıştan itibaren 5'inci günden sonraki
süreçte ise geceliği bin 500 TL üzerinden ödeme talep edilmiştir.
Bu ödemelerin hiçbirinin karşılığında müvekkile ve eşine makbuz
veya herhangi bir evrak verilmemiştir."
İlaç için 18 bin TL ayrı ödeme
Yine acil alınması gerektiği belirtilen ilaç için de müvekkilden
toplam 18 bin TL ödeme alınmış, bu ödemelerin karşılığında da
herhangi bir makbuz veya evrak verilmemiştir. Bu ödemelerden bir
kısmı elden alınmış bir kısmı da hastane finans müdürü olarak
belirtilen kişinin hesabına ödenmesi istendiğinden bu hesaba
gönderilmiştir."
3 Ocak'ta Nermin Yılmaz'ın koranovirüs testinin negatif çıktığı, 9 Ocak'ta ise kalp yetmezliği sebebiyle öldüğünün söylendiği ancak ölüm belgesinde, "Akut böbrek yetmezliği, septik şok, viral pnömoni ve covid-19" yazdığı kaydedildi.
Protokole aykırı ilaç ve tedavi uygulandı
Covid-19 Tedavi protokollerine aykırı şekilde hatalı tedavi ve
ilaçlar uygulandığına yer verilen dilekçede, söz konusu
hastanenin yetkilileri ve doktorları hakkında "Belli bir
yükümlülüğün ihmali ile ölüme neden olma", "Taksirle ölüme neden
olma" ve "Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma"
suçlarından cezalandırılmaları talep edildi.
Sevgül Değirmenci basın mensuplarına yaptığı açıklamada, şöyle
dedi:
"Annem diyebileceğim, babam diyebileceğim en değerlimiz, en
kıymetlimiz. 10 Aralık günü koronavirüs teşhisi konuldu, pozitif
çıktı. 12'sinde özel bir hastaneye yatırdık. Kendi imkanlarımızla
götürdük hastaneye. 4-5 günlük tedavi sürecinden sonra taburcu
olacağını söylediler. Ama maalesef ki her geçen gün bir terslik
yaşandığını söylediler. Oysa ki değerlerini kendimiz takip
ediyorduk sürekli. Bizi bu kadar umutlandırdıktan sonra, bir aylık
süreçte hep umut, hep taburcu olacak konuşmaları.
Oksijen tüpü alın evde tedavisi devam edecek denirken, maalesef ki bir ayın sonunda hastanenin tıbbi atık bölümünden, çöplerin, yemek atıklarının olduğu bir yerden cenazemizi aldık"
Sevgül Değirmenci, daha sonra ise şöyle devam etti: "Olur şey değil. Doktorumuz şehir dışına çıktığını söylüyor ve biz başkasından haber almaya başladık. Nihayetinde en değerlimizi kaybettik. Maalesef ki ablamı hiçbir şey geriye getiremeyecek. Ama başka canlar yanmasın. İnanılmaz bir şey. Ayaklarıyla götürdüğüm insan. Bir ay sürecinde nasıl olur. Telefon geldi. 'Hastanız ağırlaştı, müdahale ediliyor' dediler. Biz gittiğimizde zaten hiçbir yetkili bulamadık.
"Bizimle her hafta taburcu edilmesiyle ilgili görüşmeler yapıldı. Evde tedavi olması gerektiğini, çok dirençli olduğunu ve tedavilere cevap verdiğini söylerken hastanedeki doktorumuz, maalesef ki ölüm haberi bizi çok derinden üzdü"
Avukat: Ölüm olayında hastanenin kusurlu olduğunu
düşünüyoruz
Değirmenci'nin avukatı Betül Bekar Demircan ise Nermin Yılmaz'ın 10
Aralık'ta korona teşhisi konduğunu, durumu ağırlaşınca 12 Aralık'ta
hastaneye götürüldüğünü, bir ay sonra 9 Ocak'ta hayatını
kaybettiğini belirterek, "Bu ölüm olayında kesinlikle
hastanenin kusurunun, ihmallerinin söz konusu olduğunu
düşünmekteyiz" dedi.
Nermin Yılmaz'ın vefatının ardından da ihmallerin devam ettiğini söyleyen avukat Demircan, sözlerini şöyle noktaladı: Vefat eden Nermin Yılmaz'ın cenazesi tıbbi atık çıkışından, çok ağır bir çöp kokusu eşliğinde, cenazesine saygı duyulmayacak bir şekilde yakınlarına teslim edilmiştir. Bu insanlık dışı durum dahi hastanenin ve ilgilenen doktorun hastaya, yakınlarına bakış açısını, özensizliğini ortaya koymaktadır. Biz aslında esasen hastanede covid-19 protokollerine uygun bir tedavi süreci yürütülmediğini düşünmekteyiz. Hastane koşullarının, koronavirüs koşullarının covid-19 protokolünde öngörülen koşullara haiz olmadığını düşünmekteyiz"
Olaydan kısa süre sonra hastanenin koronavirüs servisinin kapandığını belirten avukat Demircan, bunun iddialarını güçlendirdiğini, savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, İl Sağlık Müdürlüğünün de olayı soruşturduğunu belirterek "Tabipler Birliği'ne şikayetlerimizi yapacağız ve maddi manevi tazminat davamızı açacağız" şeklinde konuştu.