Bahçeli'den Erdoğan'a iki seçenek!
Abone olMHP lideri Bahçeli neden CHP-BDP ittifakına çıtını çıkarmıyorsun sorusuna soruyla yanıt verdi Erdoğan'a iki seçenek sundu
CHP'nin Hakkari'de düzenlediği mitingde BDP'lilerin
olduğunu ileri süren Başbakan Erdoğan ile CHP lideri Kılıçdaroğlu
arasındaki miting ittifakı tartışmasına MHP de
katıldı.
MHP lideri Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın, "Neden
CHP-BDP ittifakına çıtını çıkarmıyorsun" sorusuna Düzce'den yanıt
verdi. Soruyla soruyla karşılık veren Bahçeli, "Senin mitinginde
kim vardı?" diye sordu.
Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın "Birinci parti olamazsanız
çekilin" çağrısına da "Ya Türkiye'yi terk edip
kaçacak ya da Yüce Divan'a gidecek" sözleriyle tepki
gösterdi.
Bahçeli, partisinin Düzce'de Atatürk Anıtı önünde düzenlenen
mitingde halka seslendi.
Türkiye'de terör örgütünün her yerde eylem içinde olduğunu ifade
eden Bahçeli, şunları söyledi:
''İstanbul'da eylemde, Diyarbakır'da eylemde, Hakkari'de eylemde.
Ama Sayın Başbakan terörle mücadelede üstün başarı
sağlayacağı yerde partileri suçluyor. 'Senin mitinginde şunlar
vardı' diyor. Peki seninkinde kim vardı? Bunların üzerinde hiç
durmuyorsun.''
ALTLARINDA LAND ROWER CİPLER VAR
Türkiye nüfusunun yüzde 46'sının mevcut geliriyle geçinemediğini
anlatan Bahçeli hükümetin ekonomik politikalarını eleştirdi.
Bahçeli şunları söyledi:
''Böyle bir Türkiye'de Adalet ve Kalkınma Partisi'nin üçüncü
döneminin olmaması lazım. Ama bunlar üçüncü dönem iktidarlarını
mutlaka sağlamak istiyorlar. Bu kadar başarısızlığa rağmen
çıraklıklarında, kalfalıklarında hiç eser yokken, ustalığa
soyunanlara sormak lazım. (9 yılda ne çırak olmuşsun ne kalfa
olmuşsun, hayali ustalıkla da milleti kandırmaktan vazgeç artık)
demek lazım. Bunlar bir yolunu bulmuşlar. Nedir o? Bir mutlu
azınlığımız var, bu mutlu azınlık da yeni AKP'li zenginler grubu.
Dün at arabası yokken bugün çocuklarının altından son model Land
Rower cipleri var. Ortadoğu sultanlarına heveslenerek
evlerini buna göre dizayn etmeye başlamışlar ama AKP'ye oy veren
vatandaşlar hala gecekondu da. Şimdi de 'kentsel dönüşüm' adı
altında gecekondulara el koyup kendi müteahhitlerine vererek yeni
rant kapılarını kendi müteahhitlerine açıyorlar.''
ERDOĞAN DİZİSİNDEN BU MİLLET USANDI
Bahçeli, partisinin Sakarya Kent Meydanı'nda düzenlenen mitinginde
de Başbakan'a yüklenmeyi sürdürdü. Başbakan Erdoğan'ın
konuşmalarının sabahtan akşama kadar televizyon kanallarında geniş
yer bulduğu eleştirisinde bulunan Bahçeli, sözlerini şöyle
sürdürdü:
''Sabah 6'da televizyonu açıyorsunuz, karşınızda Recep Tayyip
Erdoğan. Bir saat sonra haberler, Recep Tayyip Erdoğan. Her
saat başı haberler, Recep Tayyip Erdoğan. Bir de ekstra programlara
çıkıyor. Besleme gazeteciler, sözde aydınlar oturmuşlar al gülüm
ver gülüm, danışıklı dövüş, 'şunu sorsak, nasıl bulursunuz sayın
Başbakan?' Eğer ters bir soru sorarsa işinden oluyor, ya yakınları
uzaklaştırılıyor ya da azarlanıyor.
Böyle bir Recep Tayyip Erdoğan dizisinden bu millet artık usandı.
Bu millet Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzünü görmekten artık bıktı. Ben
inanıyorum ki, evinizde televizyonu açtığınızda Recep Tayyip
Erdoğan'ı gördüğünüzde 'şunu değiştir Allah aşkına, usandık artık'
diyorsunuzdur.
Televizyonda istediğiniz diziyi izlerken bile reklam arasında Recep
Tayyip Erdoğan'ı görüyorsunuz. Buna rağmen, hala bu meydanlar
muhalefet partisinin toplantıları ile şerefleniyorsa Recep Tayyip
Erdoğan muhalefeti hor görme, onları aşağılama, senin sahip olduğun
imkanlar olmamasına rağmen muhalefet milleti ile buluşuyor.''
YA KAÇACAK YA YÜCE DİVAN'A GİDECEK
''Eğer öyleyse Adalet ve Kalkınma Partisi 'niye üçüncü dönemde
ısrar ediyor' diye sorarsanız o Recep Tayyip Erdoğan'ın
korkusudur. Artık Recep Tayyip Erdoğan geceleri uykusuz, uyuduğu
anda kabus görüyor. Çünkü üçüncü defa iktidar olmadığı takdirde
Yüce Divan'a gideceğini adı gibi biliyor. Onun için vatandaşın
önüne çıkmış, 'Bir oy eksik olursa istifa ederim'
diyor. 'Eksik oy alırsam Başbakanlığı bırakırım' diyor.
Neredeyse herkese bir selpak dağıtıp onun gözyaşıyla iktidar olmaya
çalışıyor. Yine masum, yine mahsun, yine üzülecek, acınacak
bir adam durumuna düşüyor ama öbür taraftan da servetine servet
katan yolsuzlukları da ihmal etmeden devam ediyor. Öyleyse acınacak
bir hali kalmış mı? Onun gideceği bir tek yer var. Ya Türkiye'yi
terk edecek, kaçacak ya da Yüce Divan'a gidecek.''