Bahçeli için namus borcu oldu
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli her Salı olduğu gibi bugün de kameraların karşısına çıktı ve namus borcunu açıkladı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında
milletvekillerine seslenmek üzere kameraların karşısına çıktı.
Şanlıurfa'da "Başbakan Erdoğan'ı okyanusun ötesine de gitse
bulup getirmezsem namerdim" diyen MHP lideri bu
sözlerinden geri adım atmadı, aksine bir yemin daha etti:
"Bu iktidarı geldiği yere geri göndermek bizim için siyasi
bir namus meselesidir. Bunu yapacak olan kadro ve inanç ise üç
hilalde bir araya gelmiştir."
Bahçeli siyasi gündemi sallayacak açıklamalarına şöyle başladı:
Ancak, eğer bundan yediyüzyıl önce cihadı meşru gören bir
fetvayı ortadan kaldırmak için, bir yerlerden gelen bazı şahıslar
ülkemizde toplanıyor ve din adına da karar verdiklerini iddia
ediyorlarsa, bu konuda bizim de aklımıza gelen sorular şunlar
olacaktır?
NEDEN MARDİN'DEKİ ÜNİVERSİTE SEÇİLDİ?
Bu konferans için dünyanın başka kentleri ve üniversiteleri
dururken neden Türkiye, neden Mardin ve neden Mardin’deki
üniversite seçilmiştir?
Toplantıda, yedi yüzyıl önce Müslümanlara yapılan zülme karşı cihad
tavsiye eden bir din bilgininin sözlerinin “Klasik İslami Yasa
Kuramının Çağdaş Bağlamda Anlaşılması” başlığı altında
tartışılmasının gereği ve anlamı nedir? Mardin’de buluşarak, bundan
asırlar önce bir İslam bilgini tarafından verilmiş bir fetvayı
değiştirmeye çalışanlar, bu yetkileri din adına kimden almışlardır?
Daha önce de etnik kimliklerin sözde akademik ortamda
tartışılmasına yönelik teşebbüsü bulunan Artuklu Üniversitesi,
şimdi de İslam dünyasının ayrışma ve bölünme projelerinin merkezi
haline mi getirilmek istenmektedir?
TÜRKİYE ÇATIŞMA ORTAMINA SOKULDU
MHP Lideri'nin eleştiri oklarında yine AK Parti Hükümeti vardı.
Bahçeli konuşmasında anayasa değişikliği paketinden kalkışarak
eleştirilerini şöyle sıraladı:
Anayasa üzerinden sürdürülen gerilim stratejisi AKP
tarafından ucuz siyaset malzemesi yapılarak yeni bir istismar alanı
yapılmıştır. Biz değişikliğe inanmakla birlikte hazırlık
çalışmalarının kurulacak bir komisyonla bu konuyla ilgili
önümüzdeki dönem TBMM çalışma dönemine bırakılması gerektiğini
vurgulamıştık.
AKP Hükümete bu zorlama girişimiyle Türkiye'yi yeni bir çatışma
alanına sokmuştur. Hazırlayan anayasa değişiklik taslağıyla ilgili
siyasi tartışmalar ve referandum olursa yüzde kaç oy alır hesabı
devreye girmiş ve değişiklik bunun kılıf olmuştur. Bu çürümüş
zihniyetin anayasa eksenli yürüttüğü istismar politikası
başarısızlıklarını örtmek için bir bahane
olmuştur.
ERDOĞAN'IN NİYETİ YARGIYI TANZİM
Bahçeli'nin eleştiri oklarından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da
nasibini aldı. Bahçeli art niyetli olarak değerlendirdiği AK Parti
Hükümeti ve Başbakan Erdoğan'ın yargıyı terbiye ve tanzim etmek
istediğini öne sürdü:
Erdoğan'ın kucaklayıcı olduğunu söylediği taslak metin daha
şimdiden toplum ve devlet hayatını bölmüş çetelere ayırmıştır. Öyle
anlaşılıyor ki sözde değişik tekliflerin teferruatları bir kenara
konulduğunda yüksek yargının tanzim ve terbiye edilmesi hedefinin
olduğu anlaşılmaktadır.
AMAÇ HESAP VERMEKTEN KURTULMAK!
Bahçeli konuşmasının bu bölümünde anayasa değişikliği
çalışmalarının asıl amacının AK Parti Hükümeti'nin hesap vermekten
kurtulmak olduğunu iddia etti. Bahçeli şunları söyledi:
AKP'nin amacı hesap vermekten kurtulmaktır. Bu alanda engel
görülen ne varsa değiştirilmiştir. Anlaşılmaktadır ki, hukuk
konusundaki yaklaşımı ve bu alandaki sicili kabarık olan iktidar
zihniyetinin giriştiği anayasa değişikliğinin özünde bir yerlerle
hesaplaşma ve birilerinin önünü kesme dürtüleri yatmaktadır.
MHP AKP'NİN TEKLİFİNE KAPALI
"MHP grubu AKP'nin anayasayla ilgili tekliflerine esastan
ve usülden kapalıdır" diye konuşan Bahçeli, hükümetin anayasayı
mezata çıkadığını söyledi. Bahçeli konuşmasını şöyle sürdürdü:
AKP'nin demokratikleşme gibi bir planı yoktur. Değişiklik AKP'nin
özel ihtiyaçları ve gizli gündemi için yapılmak istenmektedir.
Türkiye'nin acil çözülmesi bekleyen ağır sorunları dururken yargıda
üye sayısının kaç olacağını düşünmükle mi son bulacaktır. AKP bu
haliyle toplumsal yapının hiçbir kesimini dikkate almadan mezata
çıkartılan anayasa değişiklik taslağı tam bir
dayatmadır.
BUNLARI GÖNDERMEK NAMUS BORCU
Şanlıurfa'da "Başbakan Erdoğan'ı okyanusun ötesine de gitse bulup
getirmezsem namerdim" diyen MHP lideri bugünkü konuşmasında aynı
vurguyu tekrarlayarak konuşmasını şöyle bitirdi:
Ekonomik sorunlar ciddir ve sorunları çözmek için acil
hareket etmek lazımdır. Müsrif ve sorumsuz bir siyasi yönetim
altında ekonomi can çekişmkte toplumun her safhasında buhran
yayılmaktadır.Türkiye ekonomis bu işbilmez siyasi kadrodan
kurtulmadan refaha ulaşamayacaktır.
Bu iktidarı geldiği yere geri göndermek bizim için siyasi bir namus
meselesidir. Bunu yapacak olan kadro ve inanç ise üç hilalde bir
araya gelmiştir.