Aytunç Altındal'dan ilginç iddia
Abone olAltındal, iddiasına dayanak yaptığı bu görüşünü ise Viyana Konvansiyonu'nun 51. maddesine bağlıyor..
Star'da yayınlanan ve Kadir ÇelikX'in sunduğu Objektif programı
Kıbrıs'ı tartıştı. Programın konukları Geazeteci-Yazar Nazlı
Ilıcak, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Araştırmacı-Yazar
Aytunrç Altındal ve AB uzmanı Can Baydarol'du. Aytunç Altındal
Kırbıs'ta Annan Planı'nın kabul edilse bile Avrupa Birliği'ne
girdikten sonra bu planın geçersiz olduğunu iddia edeceklerini
söyledi. Altındal bunu da Viyana Konvansiyonu'nun 51. maddesine
dayandıracağını söyledi. Altındal, ayrıca BM Genel Sekreteri Kofi
Annan'ın boşluk doldurma yetkisinin yazılı olan görevleri arasında
olmadığını iddia etti. Altındal şunları söyledi: "Genel
sekteretlere boşluk dolduma yetkisi var mı? Genel sekteter diye bir
vatandaş var ortada. BM'nin 99. maddesinde görev ve yetkilerinde
boşluk doldurma diye bir yetkisi yok" Kofi Annan'ın görevine de
değinen Altındal şunları söyledi: Viyana Konvansiyonu'nda 51.
maddesinde taraflardan biri manen zorlandığını öne sürerek
antlaşmayı tanımayabilir. Yunanistan ve Rum kesimi de mahkemelere
müracaat ederek bu maddeye dayanarak planı geçersiz kılacaktır.
Birleşmeden sonra Rumlar müktesebatı kullanarak iki kesimliliği
ortadan kaldırmak isteyeceklerdir. Gunter Verheugen, zaten bunu
Kıbrıs görüşmelerinin 1. gününde belli etti. Bunu yazılı olarak
garanti etmedi. Sözlü olarak bu anlaşmayı tanıyacaklarını söylese
de bu planı bozacaklardır" Programda Nazlı Ilıcak ta şunları
söyledi: "Müzakereler bir netice verecek. Orada bir prensip
kararına varıldı. Referandum yapılırsa buna evet kararı çıkar
adanın kuzeyinde. Ama Rumlar bun ahayır diyebilir. Çünkü bugün
ekadar adanın yegane temsilcisi durumundaydılar. Bu plan onların bu
görüşünü bozuyor. Onların amacı 1 mayıs'ta birleşmeden girmekti.
Sonuç açısından olmasa da yöntem açısından başarı kazandı New
York'ta. Yani yöntemi empoze edebildi. Müzakerelerin tıkanabileceği
bir noktada garantörlerin devreye gireceği önerisini getirmesi
Türkiye'nin başarısıdır. Fransa ve Almanya'nın birleştiği bir
dünyada artık Rumlar ve Türkler arasında çatışma çıkmaz Avrupa
Birliği buna müsaade etmez. Kıbrıs'ta sınırlar açıldı, sonuç ne
oldu? Kimsea kimseyi boğazlamadı." Önur Öymen de planın iki
kesimliliği kaldırdığını ve zamanla Rum nüfusunun yüzde 40'la
varacağını söyledi. Öymen de şunları söyledi: "Türkiye'nin
önermediği bir şey vardı Bu da boşlukların Annan'ın doldurmasıydı.
Bu New York'ta kabul etmek zorunda kaldı. Biz ancak tarafların
metin üzerinde kabul edeceği planı referanduma götürürüz demişti.
Ama şimdi Annan'ın boşlukları kabul etmesini Türk tarafı kabul
etti. Rum tarafı bizden daha güçlü durumda. Çünkü kendi
görüşmecinizi sürekli eleştirdik. Bu hatayı yaptık. Şimdi birlik
olmanın zamanıdır. CHP de Kıbrıs sorununun çözülmesini istiyor.
Bütün mesele çözümün koşullarıdır. Bizim ne dediğimizi vatandaş
biliyor. Ama bu ülkeyi yıpratıyor. Milli meselede hükümetin diyalog
çabası içinde olmaması büyük hata. KKTC içinde zamanla Rum nüfus
yüzde 40'a ayıracak. Avrupa'da yüzde 8'e çıktığı zaman alarm
zilleri çalıyor. İki kesimliliği herkes çok istiyoruz. Annan Planı
iki kesimliliği ortadan kaldırıyor."