Avrasya Tüneli'nde doğum; Tünele 2 kişi girdik 3 kişi çıktık
Abone olAVRUPA ile Asya kıtasını bağlayan Avrasya Tüneli'nde doğum gerçekleşti. Derinliği 106 metreyi bulan tünelde doğum yapan öğretmen Seda Giray, "Avrasya Tüneli'ne girdiğimde hamileydim, çıktığımda oğlumuz kucağımdaydı" dedi.
37 yaşındaki ilkokul öğretmeni Seda Giray ve 38 yaşındaki
Elektrik Mühendisi Deniz Giray çifti, 2015 yılında evlendi. İlk
çocukları Devin Ege ise 2 gün önce, Avrasya Tüneli'nde hayata
gözlerini açtı. Kartal'da yaşayan Giray çifti, sabah erken
saatlerde doğum sancıları başlayınca, doktorlarının görev yaptığı
Bahçelievler'deki hastaneye gitmek için yola koyuldu.
Emniyet şeridinden polisin yardımıyla Avrasya Tüneli'ne vardıklarında ise sancılar sıklaşmaya başladı. Anne Seda Giray, doğum yapacağını anlayınca pozisyonunu aldı ve hamile olarak girdiği Avrasya Tüneli'nden, kucağında bebeği ile çıktı. Hastaneye ulaştıklarında bebek hemşiresi, arabaya binerek kordonu kesti. Annenin ve bebeğin sağlık durumları iyiyken, Devin Ege ismini verdikleri bebekleri, Avrasya Tüneli'nde dünyaya gelen ilk bebek oldu. Hastaneden dün taburcu olan aile, bu defa bebekleriyle sakin bir yolculuk geçirdi. Giray çifti Avrasya Tüneli'nden bebekleriyle ikinci defa geçerek, evlerine döndü.
''Doğumu arabada gerçekleştirmek zorunda
kaldık''
Anne Giray, “Sanırım Avrasya Tüneli'nde ilk doğan bebek oldu
oğlumuz. Bizim için şaşkınlık, mutluluk, heyecan… o sırada hepsi
bir aradaydı. Ne yapacağımızı bilemedik tabii ilk önce. İhtimal
verdiğimiz bir şey değildi, hastaneye yetişmeye çalışıyorduk. Sonra
bir baktık ki gerçekten oğlumuz beklemeyecek. Ve doğumu arabada
gerçekleştirmek zorunda kaldık. Eşim de sağ olsun bizi yetiştirmek
için elinden geleni yaptı ama oğlum beklemedi, ben de ona ebelik
yaptım" diye konuştu.
''Avrasya Tüneli'ne girdiğimde hamileydim''
Kartal'da yaşadıklarını ve doktorlarının bulunduğu
Bahçelievler'deki hastaneye biran önce yetişmek için yola
çıktıklarını anlatan Giray, şunları söyledi: “Bahçelievler'de
doktorumuz. Onun yanına gelmemiz gerekiyordu. Sancı saat 05.00 gibi
başladı ama evden çıkıp buraya gelinceye kadar sancılar çok
şiddetlendi. Ben de doğuracağımı anlayınca kendimce pozisyon aldım
arabanın ön koltuğunda. Baktım ki bebek geliyor… Nasıl olsa
kadınlar eskiden de bu şekilde doğuruyordu, aklıma onlar geldi.
Tabii acı, sancı hepsini yaşadım. Biraz yüksek sesle bağırmış,
çağırmış da olabilirim ama bebek baktım ki geliyor artık, onu
doğurmak zorunda olduğumu anlayınca, gerekeni yapmak durumundaydım.
Çünkü onu anne karnında bırakmaya çalışmak hayatını tehlikeye
atmak anlamına geliyordu. Sonra bir baktık geldi. Kafası gelince
artık devamını almak durumunda kaldım. Kafası çıkınca, kafasını
tuttum ve kucağıma yatırdım. Çok da sakin bir şekilde doğdu oğlum
sağ olsun… Avrasya Tüneli'ne girdiğimde hamileydim. Çıktığımda
artık oğlumuz kucağımızdaydı. Doğmuştu. Bizim için gerçekten
unutulmaz bir an. Biz şanslıyız, bebeğimizi babamızın da gayretiyle
sağlıkla kucağımıza aldık"
“Polis destek oldu"
Baba Deniz Giray ise o anları şöyle anlattı: “Öncelikle çok
panik oldum tabii ben de, ilk defa böyle bir şey yaşıyoruz.
Anlayamadık nasıl bir şey geldiğini, mosmor bir şey geldi.
Daha sonradan anladık çocuk olduğunu. Eşim o sırada bağırmaya
başladı. ben geleceğini tahmin etmiyordum. O sırada benim kornam
bozuldu. Dörtlülerle, selektörlerle gidiyordum zaten. Sağ olsunlar
Avrasya Tüneli'ne kadar bir polis bize destek oldu, emniyet
şeridinden geldik. Avrasya Tüneli'nde de bir eskort arabası
arkamıza takıldı. Yol veren herkese çok teşekkür ederim. Gerçekten
bir acil durum olduğunda memleketimizin insanı yol veriyormuş.
Kartal'dan buraya sabah 8 trafiğinde 48 dakikada geldik. Doğum
Avrasya Tüneli'ne girince başladı. içeri girdiğimizde sancı üst
noktadaydı ve tünelden çıktığımızda Devin Ege bizimle
birlikteydi"
Kordonu arabada kesildi
Bebek sağlıklı bir şekilde dünyaya geldikten sonra o anları
kaydeden baba Deniz Giray de “Tam doğum anını kaydedemedik
tabii ki, o sırada biz de çok paniktik. Avrasya Tüneli'nden
çıktıktan 10 dakika sonra çekebildim. Doğmuştu artık, durumu iyiydi
bize göz kırpıyor, hareket ediyordu. Paniğimiz biraz azalmıştı.
Onu sardık, o zaman çekebildik. Hastaneye gelince, Canan
hemşire hemen arabaya koştu, bindi. Kordonu arabada kesildi. Tüm
operasyon koltukta oldu" ifadesini kullandı.