Atatürk'ün resmini yırtıp attı mı?
Abone olDergi son sayısında Alemdaroğlu hakkında şok bir iddiada bulundu: "Alemdaroğlu Atatürk'e hakaret etti.."
Türksolu gazetesi, İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal
Alemdaroğlu’nun, 10 Kasım törenleri için okulda açtıkları standa
saldırarak Atatürk’ün resimlerini yırttığını öne sürdü.
Alemdaroğlu’nu terör örgütü PKK’nın faaliyetlerine göz yummaması
konusunda uyaran bir haber yayınladıklarına dikkat çeken gazete, bu
haberden sonra rektörün kendilerine yönelik baskıları artırdığına
işaret etti. Bir başka iddiaya göre, Alemdaroğlu, intihar eden
Türksolu Genel Yayın Yönetmeni Erkin Yurdakul’un evine üzücü
olaydan bir gün sonra iki yeni soruşturma tebligatı daha gönderdi.
Yurdakul’un intihar olayına ilişkin internetteki sitelerinde
açıklama yapan Türksolu çevresi, Yurdakul için, “Devrimci ailenin
devrimci bir çocuğuydu.” ifadelerini kullandı. Rektör
Alemdaroğlu’nun Türksolu’na yönelik girişimlerine de yer verilen
açıklamada şu bilgiler aktarılıyor: “10 Kasım törenlerinde her sene
Atatürkçü gençlerin açmış olduğu standa saldırmış, duvardaki
Atatürk resimlerini yırtmış, İleri Dergisi, Türksolu gazetesi ve
Yekta Güngör Özden’in kitaplarını yere fırlatmış, bizzat kendisi
Atatürkçü gençlerin standını dağıtmıştır.” İnternetteki metinde,
İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün herhangi bir gerekçe
göstermeden 12 Atatürkçü öğrencinin okula girişini yasakladığı
belirtilirken, idare mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararına
rağmen öğrencilerin okula alınmadığı bildirildi. Açıklamada
Yurdakul’un ailesi hakkında şu ifadelere yer verildi: “Annesi İnci
Yurdakul ve babası Gürhan Yurdakul, 80 öncesinde Edirne’de öğretmen
derneklerinin önde gelen örgütleyicileriydi. İnci Yurdakul, sekiz
yıl boyunca Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin Edirne şube
başkanlığını da yürütmüştür. Her ikisi de Erkin’i mücadelesinde bir
gün bile yalnız bırakmadılar, her zaman Türksolu hareketinin
destekçisi oldular.” Erkin Yurdakul’un ölümü üzerine çeşitli
yorumlar yapıldığına da dikkat çekilen açıklamada, söz konusu
hadisenin ‘intihardan’ başka bir şekilde yorumlanmaması gerektiği
savunuldu. Yurdakul’un intiharı sırasında kendilerinin derginin alt
katında kahvaltı yaptıklarını, o sırada Erkin’in gazete bürosuna
gelerek direkt yukarı çıktığını ve 15–20 saniye sonra bir ses
duyduklarını anlatan Yurdakul’un arkadaşları daha sonra şöyle devam
ediyor: “Arkadaşımız Erkin’in olmadığını görmüş, o sırada sokaktan
sesler gelmiş, camdan dışarı baktığında Erkin’in aşağıda yerde
yattığını görmüş ve hep birlikte aşağı inilmiş ve ambulans
çağrılmıştır.” Açıklamada Erkin’in psikolojik tedavi gördüğü
yönündeki haberler yalanlandı. Açıklamada Yurdakul’un okuldan
atılma kararını gülerek karşıladığı belirtildi. Açıklamada
Yurdakul’un soruşturma komisyonu tarafından Türksolu Genel Yayın
Yönetmeni olmakla suçlandığı da kaydedilerek “Alemdaroğlu olaydan
sonraki davranışlarıyla hukuksuz ve keyfi uygulamalara girişen biri
olmanın yanı sıra en basit insanlık değerlerini bile çiğnemiştir.
Erkin Yurdakul öldükten bir gün sonra ailesine iki yeni
soruşturmanın tebligatı gönderilmiştir. Cenaze evinde Erkin’in
ailesi ve yakınları İstanbul Üniversitesi’nden gelen zarfı görüp de
başsağlığı beklerken yeni soruşturmaların tebligatıyla
karşılaşmıştır.” denildi.