Aslan'dan dayak yiyen assolistler
Abone olGazinocular Kralı Fahrettin Aslan'ın ardında anılar kaldı. Aslan'ın en çok konuşulan yönü assolistlerinin disiplinsizliğine tokatla çare bulmasıydı. İşte o assolistler...
1959 yılında adım attığı gazino patronluğunu neredeyse yarım
asır sürdürdü, Fahrettin Aslan... Öyle şaşaalı bir dönemdi ki bu,
ardı ardına açtığı gazinolar, görkemli programlar, tekeline aldığı
assolistlerle, kısa süre içinde gece yaşamına damgasını vuracak,
"Gazinocular Kralı" unvanının sahibi olacaktı. Neonlarında ünlü
isimlerin parıldadığı gazinolarında sayısız olay yaşandı elbette...
Kimileri medyaya yansıdı, kimileri ise Aslan'ın o dönem medyadaki
gücü nedeniyle gizli kapılar ardında kaldı. Ancak bilinen şuydu,
Fahri Bey yıldızlaştırdığı isimleri hem sever hem döverdi. Fahri
Bey'in dayağını yiyen isimler arasında kimler yoktu ki; Gönül
Yazar, Bülent Ersoy, Seda Sayan ve hatta Maksim'de 7 yıl boyunca
çalışan Zeki Müren...
"Disiplinli olmayanı döverdim" derdi Televizyonsuz ya da az kanallı
yılların kuralı şuydu: Şöhretin yolu Maksim'den geçer... Bu kural
Fahri Bey'e müthiş bir iktidar sağlamıştı. Fahri Bey'in bu
özgüveni, disiplin ya da özel nedenlerle işi dayağa kadar
götürmesine neden olmuştu. Hatta bir röportajında bunu kendi de
kabul ediyor, şöyle diyordu: "Dayağımı yiyen çok assolist oldu.
Sahneyi bekleten, içkili gelen, disiplini olmayanları döverdim.
Sadece tokat atardım, aletle filan dövmezdim. Erkek de dövdüm kadın
da."
En fazla dayağı Gönül Yazar yedi
Fahri Bey'den en fazla dayak yiyen isimlerin başında Gönül Yazar
geliyordu. Yazar, Maksim'e 18 yaşında çıktı. Deli dolu halleriyle
Fahri Bey tarafından çok sevildi ancak yine de dayaktan
kurtulamadı. O günlere tanık olanlar, "Gönül Yazar Fahri Bey'den
kafasındaki peruğu düşene kadar dayak yerdi" derdi. Gönül Yazar ise
yediği dayaklardan birini şöyle anlatır: "7 dil bilen ve aynı
gazinoda benim bir üstümde sahneye çıkan bir sanatçı bana aşık
olmuştu. Fahri Bey bunu öğrenmiş, 'Ben gazinomda böyle şey istemem'
diyerek sahnede sazların önünde yanağıma bir vurdu, gözüm morardı."
Ancak yine de darılmamış Yazar, Aslan'a hep minnet duymuş: "Bugün
Gönül Yazar isem onun sayesinde... O benim babamdı. Döverdi de
severdi de..."
Ersoy'u saçından çekip indirdi
Bir çok şarkıcı gibi Ersoy da Fahrettin Aslan tarafından
keşfedilmişti. 1972 yılında assolist Gönül Akkor'un diretmesine
rağmen Akkor'u kadrodan atıp Bülent Ersoy'u assolist olarak Bebek
Maksim'e çıkarmıştı Fahri Bey... Bu olayı daha sonra "En riskli
karanındı" diye niteleyecekti. Bülent Ersoy da dayak yediğini inkar
etmiyor: "Evet Fahrettin Aslan'dan dayak yedim. Ama bu dayağı benim
iyiliğim için attı. Fahrettin Bey benim üzerime kumar oynamıştı ve
gece kulüplerinde görülmemi istemiyordu. Gönül Yazar da Behiye
Aksoy'u kıskanıyor diye az dayak yemedi." Ersoy'un yine bir başka
nedenden dolayı Ankara'dan uçakla istanbul'a geldiği, Fahri Bey'den
dayak yiyerek ikinci uçakla geri döndüğü anlatılır. Bülent Ersoy'un
Fahri Bey'in hışmına uğradığı bir başka gece ise sıkıyönetimin ilk
günlerine, Ersoy'un henüz yasaklanmadığı günlere denk gelir: Sokağa
çıkma yasağından dolayı gazino erken kapanır. Fahri Bey bu yüzden
sanatçılara süre belirler ve bunun asla aşılmamasını ister. Ancak
bir gece Bülent Ersoy saatini doldurmasına rağmen sahneden inmek
bilmez. Fahri Bey her şarkının sounda veda etmesini beklerken yeni
bir şarkıya başladığını görünce git gide sinirlenir sonunda
dayanamayarak Ersoy'u saçından tuttuğu gibi aşağıya indirir.
Haber: Müge ANLI
Kaynak: www.vatanim.com.tr