ASELSAN cinayeti Askeri Casusluk'ta saklı!

Abone ol

90'lı yıllarda ASELSAN mühendislerinin şüpheli ölümlerinin araştırılması için Askeri Casusluk davasına bakmak gerekdiğini iddia etti.

Askeri casusluk soruşturmasıyla ilgili çarpıcı bir iddia ortaya çıktı. Gazeteci Melik Duvaklı ASELSAN cinayetlerinin sırlarının Askeri Casusluk'ta olduğunu iddia etti.

Türkiye gazetesinin haberine göre Mühendis ölümlerinin intihar olmadığını kaydeden Melik Duvaklı, “Askeri casusluk soruşturması derinleştirilse, savunma sanayiindeki cinayetler de aydınlatılır” diye yazdı.


Savunmanın millileştirilmesi amacıyla başlatılan kozmik projelerde çalışan parlak beyinlerin 2004 yılından itibaren esrarengiz şekilde ölmelerinin üstündeki sır perdesi aralanıyor. Özellikle mühendislerin şüpheli ölümlerini araştıran Melik Duvaklı, savunma sanayiinin tarihî gelişiminin ardında yaşanan güç savaşını ve büyük rant kavgalarını ortaya çıkardı.

Duvaklı'nın önceki gün ikinci baskısı yapılan kitabı “Aselsan Cinayetleri” savunma sanayiinde yaşanan seri ölümleri mercek altına alıyor. İntihar diye kayıtlara geçen mühendis ölümlerinin cinayet olduğunu söyleyen Melik Duvaklı, askeri casusluk soruşturmalarına dikkat çekti. Duvaklı “Casusluk soruşturulması derinleştirilse, savunma sanayiinde yaşanan cinayetler de aydınlatılır” dedi.

5 BİN KİŞİ FİŞLENMİŞ

Kitabında çok sayıda dökümana yer veren Melik Duvaklı'nın ulaştığı belgelerde Türk savunma sanayiindeki her projenin takibe alındığı ve bu projelerde çalışan mühendislerin tek tek fişlendiği bilgisi yer alıyor. Projelere nasıl müdahale edileceği, hangi projelerin engelleneceği bilgilerinin yanı sıra bu projelerde çalışan personelin kişisel özellikleri dikkate alınarak hangi yöntemlerle baskı altına alınacağı tek tek belirtiliyor. Bu yöntemle savunma sanayii alanında çalışan tam 5 bin kişinin kişisel verileri depolanmış.

Türk Silahlı Kuvvetleri, TÜBİTAK, Havelsan, Aselsan, GES Komutanlığı gibi tüm stratejik kurumlarda hücre sistemi ile örgütlenilerek bilgi ve belge toplanmış. Elde edilen bilgi ve belgelerin yabancı güçlere verildiği belirtiliyor. Yapılan müdahaleler sadece bilgi toplama ile sınırlı değil. İlk milli helikopter Atak, ilk milli tank Altay gibi önemli projelerin engellenmesi için de faaliyetler yürütüldüğü kayıtlarda yer alıyor.

Ölümleri ile gündeme gelen mühendislerin belli güçler tarafından yakın takibe alınan kritik projelerde çalıştıklarını belirten Melik Duvaklı, “Mühendislerin ölümü ile bu faaliyetler arasında doğrudan bir bağ olduğu anlaşılıyor. 2004 yılında Kara Kuvvetleri ve TÜBİTAK'ta kritik bir projede çalışan personelin şüpheli bir kazada ölümü ile başlayan süreç 2006'da Aselsan ve diğer savunma şirketlerinde kozmik projelerde görev alan parlak beyinlerin ölümü ile devam etti. Ölenlerin tamamı savunmanın millileştirilmesi amacıyla başlatılan kozmik projelerde çalışan çekirdek kadrodan. Ki, bunların önemli kısmı şifre kırıcı ve kripto uzmanı” dedi.

GİZLİ EL DEVREDE

Bu ölümlere sıradan ölüm olarak bakılamayacağını kaydeden Duvaklı, “Ne yazık ki mühendislerin ölümleri ile ilgili soruşturmalarda gerekli ihtimam gösterilmedi. Kayıtlara kaza veya intihar olarak geçirilerek hemen aceleyle ilk dosyaları kapatıldı. Sonra tekrar açılan dosyalara farklı bilgiler girdi. Örneğin mühendislerden Hüseyin Başbilen hakkındaki Adli Tıp raporunda cinayet bilgisi yer alıyor. İlk soruşturma aceleyle kapatılmasa kamuoyu gerçekleri şimdiye kadar öğrenmiş olacaktı. Ancak bu süreçte de gizli bir elin devrede olduğu anlaşılıyor” diye konuştu.

Savunma sanayiindeki ölümlerin izinin Casusluk Soruşturmasında olduğunu kaydeden Duvaklı'ya göre bu soruşturma derinleştirilse seri ölümler de aydınlanır

Günün Önemli Haberleri