Arınç’tan CHP’ye tavsiyeler
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP’nin Mısır ziyaretine ilişkin, “Esad’a ‘Ne olur artık kan dökülmesin’ deseler yararlı olur. Mısır’a git...
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP’nin Mısır ziyaretine
ilişkin, “Esad’a ‘Ne olur artık kan dökülmesin’ deseler yararlı
olur. Mısır’a gitseler, ‘Mursi’yi serbest bırakın’ deseler,
‘İhvan’ı yasaklamayın, bizim için Mısır’ın bütünlüğü önemlidir,
seçimlere gidin, bizde size kendi tecrübelerimizden bir şeyler
katalım’ deseler fevkalade güzel olur” dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD)
Başkanı Serkan Demirtaş ve Yönetim Kurulu üyelerini Başbakanlık
Merkez binada kabul etti. Arınç, kabulde yaptığı konuşmada, DMD’nin
başarılı bir geçmişe sahip olduğunu belirterek, diplomasi
muhabirlerinin önem kazandığını ifade etti. Diplomasinin geçmişteki
değerinden hiçbir şey kaybetmeğini vurgulayan Arınç, diplomasi
muhabirlerinin de ülkeler arasındaki sorunlarının çözümündeki
rolüne dikkat çekti.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Arınç, PKK üst
yönetiminin açıklamalarıyla ilgili bir soru üzerine, “Ben Cemil
Bayık’ın muhatabı değilim. Ben Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin
Başbakan Yardımcısıyım. Benim ona cevap vermem, onu bana muhatap
yapar. Kim nasıl açıklama yaparsa yapsın, herhalde cevabını
verecek, bunu tahmin edip sonuçlandıracak bir merci vardır. O şu
anda ben değilim” şeklinde konuştu.
Çözüm sürecinin takipçisi olduklarını belirten Arınç, “Hükümetimiz
Milli İstihbarat Teşkilatı’nın başlattığı süreci olumlu ve
soğukkanlılıkla devam ediyor. Öcalan’ın verdiği talimatları yerine
getirirler ve ya getirmezler, çekilme yaşanır istediğimiz sürece
gelmiş olur. Bunların hepsi takibimizde olan konulardır. Ancak
terör örgütünün lideri, söz sahibi olduğunu iddia eden kişilerin
günlük söylemlerine karşı bizim söyleyeceğimiz hiçbir şey yoktur.
Biz soğukkanlılıkla bu meseleyi götürmek ve sonuçlandırmak
istiyoruz” diye konuştu.
Mısır’da Müslüman Kardeşler grubunun dağıtılması kararını
yorumlayan Arınç, “Beklenen bir gelişme, olumsuz bir gelişme.
Olumsuz görüyorum. İhvan hareketi, 1920-30’lı yıllardan bu yana
hiçbir şekilde şiddete bulaşmamış bir harekettir, bilimsel bir
harekettir. İhvan’ın son zamanlarda siyasi hareket olarak ortaya
çıkması da, onların şiddetten uzak kalmasının bir sonucudur”
ifadelerini kullandı.
Müslüman Kardeşler grubunun kapatılmasının kötü sonuçlar
doğuracağını belirten Arınç, “Halkı şiddet kullanmaya teşvik
edecektir. İhvan bunu onaylamayacaktır. Ama bu kadar zulüm ve
haksızlıklara karşı halkta yeni bir bilinçlenme olacaktır. İhvan
hareketinin yasaklanması, seçimlerinde yine ayrımcılık kokan bir
seçim olacağını ortaya koyuyor” ifadesini kullandı.
CHP’NİN MISIR ZİYARETİ
CHP milletvekillerinin Mısır ziyaretini değerlendiren Arınç,
şunları söyledi:
“Darbe rejimi var, bu darbe rejiminin yöneticileri ile görüşme
yapılacak. Bu görüşmeden nasıl bir fayda sağlanabilir? Mursi’nin
kendi seçtiği Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı yaptığı insan
ona karşı darbe yapıp, kendisini ceza evine göndermiş ve hala
özgürlüğünden mahrumsa, o kişilerle konuşmasının Türkiye adına
nasıl bir fayda doğurabileceğini şahsen merak ediyorum.”
CHP heyetinin İran’a da gitmesi gerektiğini söyleyen Arınç, “Avrupa
Konseyi’ne gittikleri zaman, Konseyin Genel Sekreteri kendilerine
randevu vermemiş olabilir. Birlikte basın toplantısı yapamamış
olabilir. Demokratik Avrupa ülkeleri veya Amerika Birleşik
devletleri çok yakın ilişki de kuramıyor olabilirler. Çünkü bir
sosyal demokrat parti olmanın dışında Avrupa’da başka
özellikleriyle de biliniyorlar. Bazı üyelerinin bazı
davranışlarıyla bir faşist parti hürriyeti ile tanınıyorlar ama
Ortadoğu’da bu tür ilişkileri kurabilecek hatta bunda başarı
sağlayabilecek noktadalar. Irak’la Bağdat’a gittiler ama bölgenin
dışına çıkamadılar, bir Kerkük ziyareti olamadı, bir Necef ziyareti
olamadı. Hemen Esad’la görüşmeye gitmeliler, ‘Bu zulüm yeter,
silahları susturun, ülke parçalanmasın, mezhep kavgası çıkmasın,
Suriye’nin toprak bütünlüğüne birlikte, farklılıklarıyla birlikte
yaşayan bir ülke olmasını istiyoruz, kimyasal silah da kullandınız.
Artık yeter’ diyebilirlerse, yararlı olur, Esad’a ‘Ne olur artık
kan dökülmesin’ deseler, yararlı olur. Mısır’a gitseler, ‘Mursi’yi
serbest bırakın’ deseler, ‘İhvan’ı yasaklamayın, bizim için
Mısır’ın bütünlüğü önemlidir, seçimlere gidin, bizde size kendi
tecrübelerimizden bir şeyler katalım’ deseler, fevkalade güzel
olur. İyi karşılanıp, güzel ağırlanıp, sırtları sıvazlanıp Türkiye
dönerlerse, bundan fayda görmeyiz” dedi.
“CAN HAVLİYLE KAÇANLARI BİZ KONUK ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Sınır kapılarında tedbir alınıp alınmadığı sorusuna Arınç,
Türkiye’ye gelenlerin sayısının 550 bine ulaştığını belirtti.
Arınç, “Sınırlardan can havliyle kaçanları biz konuk etmeye
çalışıyoruz. Biz mümkün olduğu kadarıyla can kaybı korkusuyla
Türkiye’ye sığınmak isteyenlere bu imkanı vereceğiz. Suriye içinde
güvenli bir nokta oluşturulabilirse, kaçmak isteyen, hayatını
kurtarmak isteyen insanlar için bir güvenli alan meydana
getirilebilirse, uçuşa yasak bölge olacaksa, ondan sonra bu
sığınmacıların sayısında azalma olabilir” şeklinde konuştu.