Araplar, Türkiye'den istikrar bekliyor
Abone olYabancı sermayenin hızla yayıldığı Türkiye'ye Arap yatırımcıların ilgisi var. Fakat Araplar, Türkiye'deki bazı yasal boşluklardan dolayı farklı pazarlara yöneliyor.
Arap Yatırımcılar Birliği Başkanı Muhammed Cemaleddin el-Bayumi,
Türkiye’nin Arap yatırımcılar için cazip bir pazar olabileceğini;
ancak Türklerin bu konuda şu ana kadar girişimde bulunmadığını
belirtiyor. Yatırımcıların dinî ve milli bağlardan çok istikrarlı
ülkeleri tercih ettiğini vurgulayan el-Bayumi, Arapların başta ABD
ve Avrupa olmak üzere gelişmiş ülkelerde 1 trilyon dolardan fazla
yatırım yaptıklarını ifade ediyor. Merkezi Mısır’ın başkenti
Kahire’de olan Arap Yatırımcılar Birliği’ne 22 Arap ülkesinden 13’ü
üye. Birlik, üye yatırımcılar için dünyanın her tarafında yatırım
imkanlarını araştırıyor. Arap işadamlarının Müslüman ülkelere de
yatırım yaptığını, ancak bu ülkelerin küçük pazarlar olduğunu
kaydeden el-Bayumi’ye göre, Batılı ülkelerin tercih edilmesindeki
temel sebep, kanuni mevzuatların düzgünlüğü, ekonomilerinin çok
büyük ve istikrarlı olması. Arap işadamları, yatırımların sadece
yüzde 5’ini kendi ülkelerinde gerçekleştiriyor. El- Bayumi, 11
Eylül terör saldırısından sonra Arap yatırımcıların paralarını Batı
ülkelerinden çektikleri yönündeki haberlerin de doğru olmadığını
vurguluyor. El-Bayumi, ekonomisi istikrara kavuşan Türkiye’nin
yeterli tanıtım yapması halinde, yatırımcı için cazibe merkezi
olacağının altını çiziyor. El-Bayumi, Türkiye’nin neler yapması
gerektiği konusunda ise şu bilgileri veriyor: “Almanya, Arap
yatırımcıları çekmek için sürekli programlar düzenliyor,
yatırımcıları davet ediyor, bilgi veriyor. Almanya’nın 40 yıldır
Mısır’da bir ticaret odası var. ABD’nin ve İngiltere’nin de
ofisleri var. Çin bile Arap yatırımcılar nezdinde girişimde
bulunmaya başladı. Batılı ülkeler, Arap yatırımcılar için özel
dergiler çıkarıyor. Türkiye, kanuni ve gümrük mevzuatından
teşviklere kadar her konunun detaylı bir şekilde işlendiği dosya
hazırlamalı ve bunu yatırımcılara sunmalı.” Yabancı Sermaye Derneği
Başkanı Şaban Erdikler’e göre Türkiye sadece Araplardan değil,
diğer ülkelerden de sermaye çekmek için elinden geleni yapmıyor.
Erdikler, Arap sermayesi için de kültürel yakınlık ve tarihî bağlar
nedeniyle fazladan çaba gösterilmesi gerektiğine işaret ediyor.
Eşinin Türk asıllı olduğunu anlatan El-Bayumi, vaktinin çoğunu
Mısır dışında geçirdiğini, ancak şu ana kadar Türkiye’den hiçbir
davet almadığını ifade ediyor. Arap yatırımcıların Batılı büyük
şirketler gibi riskli bölgelere yatırım yapmaktan şu ana kadar
kaçındığını vurgulayan El-Bayumi, onların da bu işi daha yeni yeni
öğrendiklerini vurguluyor. El-Bayumi’ye göre Arapların en büyük
yatırımları, General Motors, Mercedes gibi dünyanın en büyük
şirketlerinin hisselerinden oluşuyor ve buradaki hisselerini
satmalarının hiç de mantıklı olamayacağını belirtiyor. Batılı
ülkelerde son dönemlerde Arap ve Müslümanlara karşı artan
tepkilerin Arap yatırımcıları caydırmadığını da söyleyen El-Bayumi
“Yatırımın dini imanı olmaz. Nerede risk az ve kâr varsa, yatırımcı
öncelikle orayı tercih eder.” şeklinde konuşuyor. Arapların
dışarıda yatırım yapmalarıyla ilgili psikolojik birtakım
gerçeklerin de olduğunu ifade eden El-Bayumi şöyle konuşuyor:
“70’li yıllarda petrolle ilgili bir araştırma yapılmış ve Kuveyt’in
petrolünün 40 yıldan sonra biteceği hesaplanmıştı. O sırada bir
arkadaşım ‘petrol biterse ülke ne olacak?’ diye soran birine, ‘Kim
bu sıcak çölde yaşayacak. Bırakıp Kuveyt’i gidecekler. Buradan
gittikleri zaman da dışarıda bir gelirlerinin olmasını isterler.
Onun için sürekli gelirlerinin önemli bir kısmını yabancı ülkelere
yatırıyorlar. Bu aynı zamanda Kuveyt’in geleceğini de garanti
altına almak oluyor.’ şeklinde cevap vermişti.” ZAMAN