Annesini öldüren kadının hatıra defteri kan dondurdu
Abone olSARIYER Uskumruköy'de bir bankada üst düzey yöneticilik yapan 57 yaşındaki annesini boğarak öldüren A.S.'nin yargılandığı davaya devam edildi.
Duruşmada, şikayetçiler tarafından A.S'nin hatıra defteri
sunuldu. Defterde, A.S'nin annesi hakkında "Annem insanı
çok kolay çıldırtma kabiliyetine sahip bir kadındır", "Annemi çok
çok korkunç bir biçimde dövdüm", "Gırtlağına öyle sıkı sarılmış
duruyordum ki, öldüreyim mi, dedim" şeklinde yazmış olduğu
notlar dikkat çekti.
Defteri elleri titreyerek inceleyen A.S., kendisine ait olduğunu
kabul etti ancak daha sonra beyanda bulunmak istediğini söyledi.
Hatıra defteri, mahkeme kasasına alındı.
İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ikinci celsesi görülen
duruşmaya, tutuklu sanık A.S. (34) getirildi. Duruşmada tanık
olarak dinlenen sanığın babası Haluk S. ise ölen eski eşi Belgin
Hızal'ın 2015 Ağustos ayında kendisine bir e-mail gönderdiğini, bu
mailde kızlarının şizofren hastası olduğunu, Bodrum'da yaşadığını
ve bir yıldır görmediğini belirterek yardım istediğini anlattı.
Haluk S. "Ben inanmadığım için yardım etmedim. Aramızdaki özel
durum yüzünden yapmadım. Hata ettim. Sonra annesi yanına almış ve
korktuğu başına gelmiş. Hem kızım için, hem de eski eşim için
üzgünüm. Bundan sonra bana düşen kızıma en iyi şekilde bakmaktır"
diye konuştu. Eski eşinin, kızının hasta olduğunu yıllarca
kendisinden sakladığını da belirten Haluk S. "Rahmetli, kızımızın
uyuşturucu kullandığını söylemişti. Kızım, bana ağır hakaretlerde
bulunmuştu. Ben de uyuşturucu yüzünden böyle davrandığını düşünerek
kızımdan uzaklaşmıştım. Hasta olduğunu bilseydim farklı olurdu"
dedi.
"ANNESİNE KARŞI SALDIRGANDI"
Duruşmada sanığın teyzesinin kızı Cavide Mısra Y. de tanık olarak
dinlendi. Olayın nasıl gerçekleştiğini görmediğini belirten Cavide
Mısra Y., "Olay günü dedesinin jandarma tarafından aranması üzerine
öldürülen teyzesinin evine gittim. A.S. 'Bir pisliği öldürdüm'
diyordu. Annemi dışarı çıkardım. A.S.'ye sorular soruyorlardı.
Sanık bunalımdaydı, genellikle annesine karşı saldırgandı "
dedi.
HATIRA DEFTERİ MAHKEMEYE SUNULDU
Şikayetçi Mustafa Suha Hızal'ın avukatı, sanığın hatıra defterini
mahkemeye sunarak "Sanık daha önce annesini öldürme noktasına
geldiğini yazmış. Bu defterin kasaya alınmasını talep ediyorum"
dedi. Bunun üzerine sanık A.S. söz konusu deftere bakmak istedi.
Deftere bakan A.S. "Defter benimdir. Ancak ben annemi öldürecek
noktaya geldiğim yönünde bir şeyler yazdığımı hatırlamıyorum şu
anda. Daha sonra okuyarak beyanda bulunmak istiyorum" dedi. Mahkeme
Başkanı Münevver Aksünger, sanığın cezai ehliyetinin bulunup
bulunmadığının tespiti için yazılan yazıya Adli Tıp Kurumu'ndan
cevap geldiğini, cevap yazısında sanık için 5 Ekim'e randevu
verildiğini belirterek "Adli Tıp Kurumu'nda yoğunluk var. Ancak
işin tutuklu olduğunu belirterek randevu tarihinin öne çekilmesini
isteyeceğiz" dedi. Mahkeme heyeti, işin tutuklu olması nedeniyle 5
Ekim'e verilen randevu tarihinin öne alınması için Adli Tıp Kurumu
Başkanlığı'na yazı yazılmasına hükmetti. Şikayetçiler tarafından
sunulan A.S'nin hatıra defterinin mahkeme kasasına alınmasını
kararlaştıran heyet, duruşmayı erteledi.
HATIRA DEFTERİNDEN DİKKAT ÇEKEN SATIRLAR...
ABD'de eğitim gördüğü belirtilen A.S'nin mahkemeye sunulan hatıra
defterinde, annesiyle yaptığı bir kavgayı anlattığı satırlar dikkat
çekti. İngilizce yazıların da bulunduğu defterde A.S.,
"Annem insanı çok kolay çıldırtma kabiliyetine sahip bir
kadındır" diye başlayan sayfada, "Annem bir gün evime gelip beni
hala uyuşturucu kullanmakla suçlamaya başladı. Ben de o kadar çok
spor yapıyordum. Adrenalin patlaması anlayacağınız, o benim üzerime
geldi. Sonunda ben de kontakt bir attı. Ben annemi çok korkunç bir
biçimde dövdüm. Hem de öyle böyle değil. Kavga bitip de annemi
evden attığımda bizim bütün sokak pencerelere çıkmış bizi
dinliyordu. Düşünün yani ne canice bir kavga. Hatırlıyorum bir ara
annemin üstünde gırtlağına öyle sıkı sarılmış duruyorum ki, bir an
hatta birkaç an düşündüm, öldüreyim mi A. dedim kendi kendime.
'bütün derdin biter'. O zaman anladım cinnet geçirmek neymiş diye.
İnsanlar nasıl bütün bir aileyi öldürüyorlar anladım. Bir anlık bir
kararla..."
Defterde bir tedavi merkezine yatırılmasına da şöyle değinmiş:
"Birkaç gün sonra beni kandırarak ikinci kez tımarhaneye
yatırdılar. Bu sefer hem de uzun kaldım ama baya da bir sakinledim
o Allahın cezası yerde. Neyse fıttırdığım aslında başka bir kaç
hikaye var ama onlar önemsiz. Gelelim sadede bu vukuatlarım
yüzünden hem Amerika'da, hem Türkiye'de hemen hemen bütün
arkadaşlarımı kaybettim.Çok çok yalnız kalmama ümidi ve hayalimi
kesmedim."
Bir başka sayfada ise "2 sene evvel çok uyuşturucu ve
uykusuzluktan şizofren bir dünya yarattım kendime. Sonunda bir gün
okul benim bu uyuşturucu ve uykusuzluğumu duydu ve beni hastaneye
kapattı" şeklindeki yazıları dikkat çekti.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre, 26
Aralık 2015 tarihinde sanık A.S'nin annesini boğarak öldürdükten
sonra 155'i arayarak polise teslim oldu. Olay yerine giden
jandarma, A.S.'yi kendilerini beklerken, annesi Belgin Hızal'ı da
mutfakta yüzüstü yerde yatar vaziyette buldu. Adli Tıp Kurumu'nca
annenin boğma sonucu öldürüldüğü belirlendi. Tanık olarak dinlenen
Belgin Hızal'ın teyzesi Cavide Y., Aslı Sönmezler'in ABD'de
üniversite bitirdiğini, kendisinin akıl hastası olduğunu ve
hastanede tedavi gördüğünü belirtti. Belgin Hızal'ın ablası tanık
Elvide H. de kız kardeşiyle A.S'nin arasında çoğu zaman tartışmalar
yaşandığını, tartışmaların nedenin kızının ruhsal rahatsızlığından
kaynaklandığını ifade etti. Elvide H., sanığın kendisine verilen
ilaçları kullanmadığını da anlattı. Cinayetten sonra İstanbul Adli
Tıp Şube Müdürlüğü'ne sevk edilen sanığın "Bipolar affektif
bozukluk (duygudurum bozukluğu)" rahatsızlığı bulunduğu belirtildi.
Aynı şekilde sanığın avukatı da 5 profesörün imzaladığı 10 Şubat
2016 tarihli, müvekkilinin cezai ehliyeti olmadığına dair raporu
savcılığa sundu. Psikiyatrist Prof.Dr. M.Özkan Pektaş'ın
hazırladığı raporda sanığın "kronik psikotik bozukluk" denen
hastalık bulunduğu belirtildi. İddianamede sanığın akıl
hastalığının etkisiyle öz annesini boğarak öldürdüğünü ifade
edilerek ceza verilmeyip tedavi altına alınması talebiyle hakkında
dava açıldı. A.S. ilk celsede öz annesini, kaybolan kedisinden
ötürü öldürdüğünü, değerli eşyalarının da onun varlığında
kaybolduğunu anlatmıştı.