Ankara'da eşinin telefonuna bakınca şok oldu! Gördüğü karşısında deliye döndü
Abone olANKARA'da, kendisini aldattığından şüphelendiği 17 yıllık eşi Sibel Köksal'ı (43) boğarak öldüren çiğ köfteci İbrahim Köksal (45) hakkında iddianame hazırlanarak, müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Geçen yıl 2 Eylül'de Mamak ilçesinde meydana gelen olayda çiğ
köfte dükkanı işleten İbrahim Köksal, kendisini aldattığından
şüphelendiği eşi Sibel Köksal'ı, evde çıkan tartışmada telefon
kablosuyla boğarak ve ekmek bıçağı ile
bıçaklayarak öldürdü.
Olayın ardından tutuklanan İbrahim Köksal hakkında iddianame
düzenlenerek, müebbet hapis cezası istemiyle Ankara 12'nci
Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. İddianamede yer alan bilgilere
göre çiftin 17 yaşındaki oğlu annesini, olaydan 1 hafta önce
mahalleden tanıdıkları pazarcılık yapan kişinin minibüsünden
inerken gördü.
Kamera kayıtlarını inceleyip, doktorla
yüzleştirdi
Oğlunun durumu anlattığı İbrahim Köksal, evde eşine bu durumu
sordu. Sibel Köksal da dişçiye gittiğini, dönüşte tesadüfen gördüğü
sürücünün 'mahalleye gidiyorum, isterseniz bırakayım' demesi
üzerine aracına bindiğini söyledi. İbrahim Köksal da ertesi gün
dişçiye giderek, "Eşim cüzdanını düşürmüş, güvenlik kameralarında
tespit edebilir miyiz?" diyerek kamera görüntülerini izledi.
Görüntülerde eşini göremeyen İbrahim Köksal, bir gün sonra eşini
dişçiye götürerek, yüzleştirdi. Doktor ise "Ben günde 80 hastaya
bakıyorum, nasıl hatırlayım?" cevabını verdi. Hastane kayıtlarından
eşinin geldiği en son tarihin 2018 olduğunu öğrenen İbrahim
Köksal, Sibel Köksal'ın cep telefonunu inceledi. İbrahim Köksal,
tanımadığı iki numaradan eşinin defalarca arandığını görünce ikili
tartışmaya başladı. İbrahim Köksal, tartışmada eşini boğarak ve
bıçaklayarak öldürdü.
Boşanmadan bahsedince deliye döndü
İbrahim Köksal ifadesinde ise aldattığını düşündüğü eşine boşanmak
istediğini söylediğini ileri sürerek, "Boşanmadan bahsedince eşim
deliye döndü. Sonra aldattığını itiraf ederek 'Erkek misin
sen?' diyerek yüzüme tükürdü. Kendimi kaybettim. Boğazını
sıktığımı hatırlıyorum. Telefon kablosu ve bıçak kullandığımı Adli
Tıp Raporu’ndan sonra öğrendim" dedi. Köksal ayrıca, eşinin en
küçük çocuklarının kendisinden olmadığını da söylediğini, bu
nedenle bunun tespiti için DNA karşılaştırması yapılmasını talep
ettiğini de söyledi.
"Sanık, olayın nasıl gerçekleştiğini detaylı bir şekilde
anlatamadı"
Sibel Köksal’ın ailesinin avukatı Hürriyet Sümer Kala, cinayetin
planlı bir şekilde işlendiğini, sanığın tahrik indirimi almak için
bu şekilde ifade verdiğini iddia ederek, "Sanık, olayın nasıl
gerçekleştiğini detaylı bir şekilde anlatamadı. Her kadın
cinayetinde olduğu gibi eşinin aldattığını itiraf ettiğini,
kendisine hakaret ettiğini belirterek haksız tahrik indirimi almaya
çalışmaktadır. Eliyle boğmaya çalıştığını, sonra kablo ile
boğduğunu söylemesine rağmen Adli Tıp Kurumu raporunda, kadının
tırnaklarında herhangi bir şey bulunamamıştır. Yine raporda sanığın
herhangi bir yerinde çizik dahi olmadığı, olay mahallinde herhangi
bir dağınıklık olmadığı tespit edilmiştir” dedi. Avukat Kala,
bu kadın cinayetine kamuoyunun yeterince sahip çıkmadığını da
belirtti.