Ali Uğur Aktepe : "Güvenliğin Geleceği Yapay Zeka ile Şekilleniyor"
Abone olYapay zeka destekli güvenlik teknolojileri, sadece tehditleri tespit etmekle kalmıyor, aynı zamanda gelecekteki riskleri önceden belirleyerek proaktif çözümler sunuyor. Bu alandaki öncü isimlerden Ali Uğur Aktepe, yeni nesil güvenlik anlayışını anlatıyor.
Günümüzde güvenlik kavramı, yalnızca fiziki önlemlerle sınırlı
kalmıyor. Dijitalleşmenin hız kazandığı bir dönemde, tehditler de
daha karmaşık ve öngörülemez hale geliyor. İşte tam da bu noktada,
yapay zekâ destekli güvenlik sistemleri devreye giriyor. Bu
teknolojik dönüşümün Türkiye’deki öncülerinden biri olan Ali Uğur
Aktepe, güvenliğin geleceğine dair dikkat çeken açıklamalarda
bulundu.
“Sadece İzleyen Değil, Anlayan Sistemler
Geliştiriyoruz”
Geleneksel kamera sistemleri, uzun yıllar boyunca güvenlik sektörünün bel kemiğini oluşturdu. Ancak teknolojinin ilerlemesiyle birlikte, bu sistemlerin yalnızca kayıt alması yeterli olmamaya başladı. Ali Uğur Aktepe, bu dönüşümü şöyle özetliyor:
“Bugün artık sadece izleyen değil, analiz eden, önceden uyarı verebilen ve hatta potansiyel tehlikeyi öngörebilen sistemler geliştiriyoruz. Yapay zekâ, güvenlik kameralarına adeta gerçek bir zeka kazandırıyor.”
Bu sistemler sayesinde, şüpheli davranışlar anında tespit ediliyor, kişi ve araç tanıma teknolojileri ile olaylara daha hızlı ve etkin şekilde müdahale edilebiliyor. Böylece zaman kaybı en aza indirilirken, güvenlik ekiplerinin iş yükü de büyük ölçüde hafifliyor.
“Veriye Dayalı Güvenlik Dönemi Başladı”
Ali Uğur Aktepe, yapay zekânın en büyük avantajlarından birinin veriye dayalı analiz yeteneği olduğunu vurguluyor. Her gün milyonlarca veri parçası güvenlik sistemleri tarafından toplanıyor. Yapay zekâ, bu büyük veri yığınını anlamlandırarak, olası tehditleri henüz gerçekleşmeden önce tespit edebiliyor.
“Artık olaylara sadece müdahale eden değil, olaylardan önce
riskleri analiz eden bir yapay zekâ dönemindeyiz,” diyen Aktepe, bu
yaklaşımın özellikle kamu güvenliği, alışveriş merkezleri,
havalimanları, okul kampüsleri gibi alanlarda hayati rol oynadığını
söylüyor.
“Yapay Zekâ ile Suçun Önüne Geçmek Mümkün”
Geleneksel güvenlik sistemleri, olay gerçekleştikten sonra delil sunmakla sınırlıydı. Oysa günümüzde yapay zekâ, suçu henüz gerçekleşmeden öngörmeye yardımcı oluyor. Davranışsal analiz sistemleri sayesinde bir kişinin olağandışı hareketleri, normalden sapmaları ya da kalabalık içindeki şüpheli tavırları anında tespit edilebiliyor.
Ali Uğur Aktepe, bu konuda çarpıcı bir örnek veriyor:
“Bir AVM girişinde, normalden farklı bir hızla
koşan, yönünü sürekli değiştiren bir kişi sistem tarafından
otomatik olarak işaretlenebiliyor. Güvenlik personeli, olası bir
hırsızlık ya da saldırı girişimini daha yaşanmadan
engelleyebiliyor.”
Türkiye’nin Güvenlik Teknolojilerindeki
Yükselişi
Yapay zekâ tabanlı güvenlik çözümleri, yalnızca gelişmiş ülkelerin tekelinde değil. Türkiye, bu alanda son yıllarda ciddi bir ilerleme kaydetti. Ali Uğur Aktepe, yerli yazılım ve donanım çözümlerinin hem maliyet avantajı hem de veri güvenliği açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor.
“Kendi sistemlerimizi geliştirmemiz, dışa bağımlılığı azaltırken, aynı zamanda verilerin ülke sınırları içinde kalmasını sağlıyor. Bu da ulusal güvenlik açısından stratejik bir kazançtır,” diyor.
Türkiye’de geliştirilen yapay zekâ destekli güvenlik sistemleri,
artık yurt dışına ihraç ediliyor. Özellikle Orta Doğu, Kuzey Afrika
ve Balkanlar gibi bölgelerde Türk güvenlik teknolojilerine yoğun
ilgi var. Ali Uğur Aktepe, bu potansiyelin daha da artırılması için
devlet desteklerinin devam etmesi gerektiğini belirtiyor.
Geleceğin Vizyonu: Entegre, Akıllı ve Sürdürülebilir
Güvenlik
Geleceğin güvenlik sistemleri, yalnızca olayları algılayan
değil; onları yorumlayan, öğrenen ve kendini sürekli geliştiren
yapılar olacak. Ali Uğur Aktepe, bu noktada “akıllı şehir”
projelerine de değiniyor:
“Şehir güvenliği, trafik yönetimi, afet izleme gibi alanlarda yapay
zekâ destekli sistemler büyük fark yaratacak. Bu sistemleri
birbirine entegre ederek, hem vatandaşlarımızın güvenliğini
artırabiliriz hem de kamu kaynaklarını daha verimli
kullanabiliriz.”
Ayrıca sürdürülebilirlik de bu vizyonun önemli bir parçası. Enerji tasarruflu sistemler, çevre dostu üretim süreçleri ve geri dönüştürülebilir donanımlar, yeni nesil güvenlik çözümlerinin olmazsa olmazları arasında yer alıyor.
Güvenliğin Yeni Adı Ali Uğur Aktepe ile Yapay Zeka
Dijitalleşen dünyada güvenlik tehditleri de değişiyor. Bu tehditlerle mücadelede en büyük kozumuz ise yapay zekâ. Ali Uğur Aktepe, bu dönüşümün merkezinde yer alarak hem sektöre yön veriyor hem de Türkiye’nin bu alandaki potansiyelini ortaya koyuyor.
Geliştirdiği projelerle dikkat çeken Ali Uğur Aktepe, güvenliğin geleceğini yalnızca teknolojik açıdan değil, stratejik ve toplumsal boyutlarıyla da ele alıyor. Bu vizyoner bakış açısı sayesinde, adı önümüzdeki dönemde çok daha fazla duyulacak gibi görünüyor.