Akil Adamlar Diyarbakır'da ne yapıyor?
Abone ol"Akil Adamlar" Türkiye'de. Yoğun gündem arasında gözden kaçan bu isimlerin Türkiye'deki temasları kafaları karıştırdı.
Kamuoyunun sorusuna Milliyet yazarı Can Dündar köşesinden cevap
verdi. Bu isimler bir kaç gündür Türkiye'de.. Sessiz sedasız
görüşmelerde bulunuyorlar: Finlandiya eski Cumhurbaşkanı Martti
Ahtisaari, İspanya eski Dışişleri Bakanı Marcelino Oreja Aguirre,
Hollanda eski Dışişleri Bakanı Hans van den Broek, Avusturya eski
Dışişleri Müsteşarı Albert Rohan...
20 EYLÜL'E AZ BİR SÜRE KALA
İRA'nın silah bırakması ve Kosova'nın bağımsızlıklarında akil
adımların rolü öne çıktı. Ateşkesin bitmesine 5 kala, önce
Diyarbakır’da sonra Ankara’da görülünce “Şimdi de Kürt
sorununda arabuluculuk yapıyor” söylentisi yayıldı.
DİYARBAKIR GEZİSİ İLGİ ÇEKTİ
Can Dündar akil adamları, yapısını, nasıl ve ne amaçla hangi
tarihte kurulduğunu ayrıntılarıyla yazdı.
"(...)Komisyon’da para almadan, gönüllü çalışan 70 yaş üstü “akil
adamlar”, bugüne dek Türkiye’nin tam üyeliğini savunan 2 raporla
Avrupa’yı Türklere karşı adil davranmaya çağırdılar.
* * *
Heyet şimdi 3. rapor üzerinde çalışıyor. Arada Türkiye’ye gelip
ziyaretler yapıyor.
Daha önce İstanbul’da Patrik’le görüştüler. Kayseri’ye gittiler.
Kars’ta bir hapishaneyi ziyaret ettiler. Ama bunlar, Diyarbakır
gezisi kadar ilgi çekmedi.
Heyetin Başkanı Ahtisaari, Kuzey İrlanda’da IRA’nın silah
bırakmasına dair tahkikatın başındaydı. Daha sonra Endonezya
Hükümeti ile Özgür Aceh Hareketi arasında devreye girdi. BM’nin
Kosova Özel Temsilcisi olarak Kosova’nın bağımsızlığıyla sonuçlanan
süreçte rol aldı. 2008’de Nobel Barış Ödülü’nü aldı."
NE KADAR ILIMLILAR DİYE ŞAŞIRMIŞLAR
Ahtisaari'nin "Kürt sorunu, üyeliğinizin önünü
tıkayan bir engel... Sorunu anlamak için ilgilileri dinlemeye
geldik.”
şeklindeki sözlerini aktaran Dündar, heyetin nelerle karşılaştığını
anlattı:
"(...)Diyarbakır’da vali, belediye başkanı ve sivil toplum
önderleriyle görüşmüşler. Ahmet Türk’ten çok etkilenmişler. Hatta
“Ne kadar ılımlılar” diye şaşırmışlar. “Henüz sadece bir kısmıyla
tanıştınız” cevabını almışlar.
Kürtler makul talepler dile getirince “Yarın yenilerini
istemeyeceğiniz ne malum” diye de sormuşlar."
"BÖLMEYE GELDİLER" PARANOYASI
Ancak heyete tepki gösterenler de az değil. Bölünme tartışmalarının yaşandığı ülkelerde boy göstermeleri bazı çevrelerde şüphe uyandırdı. Can Dündar da duyulan rahatsızlıkların nedenini köşesine taşıdı.
"(...)Heyetin bazılarını rahatsız etme nedeni, Ahtisaari’nin
daha önce ilgilendiği Sırbistan’ın bölünmüş oluşu...
Bir başka neden, heyeti bir araya getiren Açık Toplum
Enstitüsü’nün, eski doğu blokunda “turuncu devrimler”e imza atan
“küresel sermayedar” George Soros’la bağlantılı oluşu...
Şurası kesin ki Türkiye, kapatamadığı bu yarayla her tür dış etkiye
açık halde... Çözemediği sürece de böyle kalacak.
Bizim “Bölmeye geldiler” paranoyamız da sürecek.
Oysa referandum haritası, zaten bölünmüşlüğün aynası...
Kaldı ki, bir arada yaşamaktan mutlu, kenetlenmiş bir halkı kimse
bölemez. Ama sosyal bir sorunu, 30 yıl silahla çözmeye çalışmak,
sadece toplumu değil, ülkeyi de böler.
Hiç istenmez ama, sen çözmez seyredersen, diyalog kurmaz
ertelersen, başkaları devreye girer.