Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
AK Parti, 24 Eylül 2014’te ilgili bakanlar, yerel yönetim temsilcileri, STK temsilcileri ve bazı akademisyenlerin katılımı ile “ Yerel Yönetimlerde Gençlik ve Eğitim Çalıştayı” düzenlemiş. Amaç; birlik sağlamak. Biz sonuç bildirgesinden alanımızla ilgili bölümleri sizlere vermek istiyoruz;
ÖĞRENCİ YURTLARI
Belediyelerin yurt yapmasına imkân tanıyan yasal düzenlemenin sonucu olarak;
Ülkemizde güzel çalışmalar yapılıyor, ama kamuoyunun bilgisinden kaçıyor. İletişim araçları da-popüler kişileri takip etmekten, magazin haberi peşinde koşturmaktan, siyasi haberlere yer vermekten- toplumu ilgilendiren haberlere gereken önemi vermiyorlar. Yazık…
Hep söylüyoruz, ülke bütününde sağlıklı sonuçlara ulaşılması için birimlerin ortak hareket etmesinde yarar vardır. Bu, ortak harekette –özellikle eğitim, kültür, sanat, spor ve gençlerle ilgili- çalıştaylar ile sağlanabilir.
Daha öncede yazmıştım; MEB, İçişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı mutlaka ortak hareket etmek zorundadır. Bu ortak harekette özellikle üniversitelerin ilgili birimlerinin de çalışma içine alınması gerekir.
Gençleri eğitmek, yeteneklerine göre desteklemek, uyuşturucu v.b. kurtarmak hepimizin görevidir. Hiç kimsenin “bana görev düşmüyor, ben ne yapayım” deme hakkı olmaması gerekir.
Sağlıklı, bilgili, kültürlü, inançlı, üretken, sosyal bir gençlik yetişmesi, ülkemizin geleceğinin de bir teminatı olacaktır.
Okumayan, kendilerine artı bir bilgi katmayan yarışma programlarında -jürinin incir çekirdeğini doldurmayan muhabbetlerini alkışlayan- seyirci olarak vakit öldüren, bir ayda çekilen, içi argo ve küfür dolu filmleri izleyerek onları özendiren, puan kazandıran, interneti bilgi paylaşımı için kullanmayan bir gençlik Türk gençliği olmamalı…
AK Parti’yi ve emeği geçenleri kutluyor, her zaman belirttiğimiz gibi uygulamaların aksamamasını da görmek istiyoruz.
GÜNCEL: Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 2010 yılındaki ’de “Eğitim Bilimleri’, ‘GenelKültür” ve ‘Genel Yetenek” sınavsorularının sızdırılması ile ilgili soruşturması devam ederken, aynı yıl yapılan Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı’nın da (ÜDS) savcılık tarafından mercek altına alındığı ortaya çıktı. 26 Aralık 2010 tarihinde yapılan sınava 60 bin 234 kişi girdi.
Sınavdan birkaç gün önce ise adı savcılık kayıtlarında yer alan bir akademisyen yetkililerine giderek ihbarda bulundu, “Ben bu sınava defalarca girdim ama başarılı olamadım. Bunun üzerine E.V. isminde bir tanıdığım bana cevap anahtarını 10 bin TL’ye satacağını söyledi.”
Cevap anahtarı verecek olanın ses kaydı
Bu ihbar üzerine ÖSYM yetkilileri daha fazla delile ihtiyaç olduğunu, bunun sadece iddiadan ileriye gidemeyeceğini ifade etti. Bu iddia üzerine ihbarda bulunan kişi, sınavdan birkaç gün sonra ÖSYM yetkililerine E.V. ile yaptığı görüşmenin ses kaydını teslim etti. ÖSYM yetkilileri ses kaydını dinlediğinde E.V.’nin nın nasıl çalışacağına dair uygulanacak sistemi anlattığını şahit oldu. E.V.’nin anlatımına göre kopya, kol saati şeklindeki telefon üzerinden yapılıyor. Sınava giren aday, kendisine daha önceden bildirilen bir na kitapçık türünü mesaj olarak atıyor. Mesajı attıktan yaklaşık yarım saat sonra ise soruların cevapları cep telefonuna mesaj olarak geliyor. ()
Eeeeee, biz aylardır ne diyoruz!…Genel görüş; “2006’dan itibaren yapılan ÜDS’ler şaibelidir…”
YAYIN:Gazi Ün. Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği ABD Öğr. Üyesi, değerli arkadaşım Prof.Dr. Salih Akkaş, yeni bir çalışmasını imzalayarak göndermiş. “Türkiye’de Cumhuriyet Dönemi Kültür ve Müzik Politikaları (1923-2000)” adlı eser, devlet kaynaklarına, siyasi partilerin programlarına bağlı olarak kültür ve müziğin neler çektiğini ortaya koyuyor. Alınan kararların devamlılığının sağlanmadığı,(mesela 1983 yılında MEB’te “Müzik Eğitim Genel Müdürlüğü” kurulması için karar alınmış, yıl 2015 hala yok), Türk müziğinin yasaklanmasında bazı kişilerin öne çıktığı Darülelhandan Türk müziği eğitimin nasıl kaldırıldığı, konservatuarların YÖK sistemine girmemesi için yoğun istekte bulunulduğu, TRT deki değişimler, politikalar, alınan kararların uygulamaya geçmeden hükümetlerin değişmesi v.b. gayet akıcı bir şekilde belirtilmiş. Eserin müzikle uğraşan her kişinin kütüphanesinde bulunması yerinde olacaktır. Sonçağ Yayıncılık Mtb.Ltd Şti tarafından basılmış. Hayırlı olsun diyelim.
Gelecek yazı: Müzik öğretmenliği sorunları ve sınıfta “U” düzeni…(21)