AK Parti'li vekilden şok iddia!
Abone olAK Partili Fuat Geçen, Avrupa Birliği'ne sert eleştirilerde bulundu. Geçen, AB'nin, "GAP bölgesindeki suyun kontrolünü bize vereceksiniz" diye direttiğini iddia etti..
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Hatay Milletvekili Fuat
Geçen, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğiyle ilgili çarpıcı
açıklamalarda bulundu. Geçen, "Eğer AB ile izdivacımız bir
evlilikle bitecekse, bu evliliğin şartları kabul edilebilir
olmalıdır" dedi. İskenderun Gazeteciler Cemiyeti'nde basın
toplantısı düzenleyen AK Parti Hatay Milletvekili Fuat Geçen,
Avrupa Birliği'ne sert eleştirilerde bulundu. Türkiye'nin AB'ye
girmesinin altında refaha ulaşmak olduğunu belirten Geçen, AB'nin
sunduğu şartlarla bunun örtüşmediğini savundu. Geçen, "AB'nin 40
yıldan bu yana peşinden gidilen bir devlet politikası olduğu
söyleniyor, eyvallah doğrudur. Medeniyet adına bizim AB'den
alacağımız şeyler varsa alalım, buna diyeceğim yok. Ancak
teslimiyet adına, içimizde dirlik ve birliğimizi bozacak, üniter
yapımızı etkileyecek ve tahrip kalıpları yerleştirilerek, bizi bu
medeniyet dedikleri projeye dahil edeceklerse, şahsi görüşümü
söylüyorum; bin kere hayır. Bize diyorlar ki, 'İçinizde azınlıklar
var, biz bu azınlıkların tarifini yapacağız'. Ancak bu azınlıkların
tarifi zaten Lozan Antlaşması'nda var. Bu millet Lozan'da çok daha
namüsait şartlarda, yani orduları dağıtılmış, her yanı işgal
edilmiş bir ülke konumundayken dahi azınlık tarifini böyle
yaptırmamıştı" diye konuştu. Geçen, AB'nin Türkiye'den
istediklerinin kabul edilebilir şartlar olması gerektiğine dikkat
çekerek, "AB, 'Uluslararası sular sizden geçiyor' diyerek, 'GAP
bölgesinin suyunun kontrolünü bize vereceksiniz' diyor. Medeniyet
projesine bakın. Bizimle masaya oturmak için Kıbrıs konusunu çözün
dediler. Tamam çözelim. Bize gösterdikleri iyi niyete bakın; 'Kuzey
Kıbrıs diye bir tarif yoktur, Güney Kıbrıs'ı tek Kıbrıs modeli
olarak kabul edeceksiniz' diyorlar. AB'ye girmenin 40 yıldır
peşinde olunmasının gerekliliğine inanmak ayrı, bir teslimiyet ruhu
içerisinde ülkenin dirliğini bozarak teslim olmak ayrıdır. Biz
neden istiyoruz AB'ye girmeyi? Refaha ulaşmak için. Bize refah
vermeyeceklerse girmenin bir anlamı olmaz. Eğer AB ile izdivacımız
bir evlilikle bitecekse, bu evliliğin şartları kabul edilebilir
olmalıdır" şeklinde konuştu. Geçen, hükümetleri döneminde tarım ve
işsizlikle de yeteri kadar ilgilenilmediğini savunarak, bu konuda
gerekli çalışmaların sürdürüldüğünü söyledi.