AK Partide Alevi vekil
Abone olBinali Yıldırım AK Parti'de Alevi vekil istedi
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım. AK Parti'de Başbakan'a en
yakın isimlerden. Binali Yıldırım, SABAH'a yaptığı özel açıklamada,
doğum yeri Erzincan Refahiye'de Alevilerle Sünnilerin barış içinde,
dostça, iç içe yaşadığını anlattı. Yıldırım'ın sorulara verdiği
yanıtlar şöyle:
* Son dönemde partiler arasında yaşanan ittifak
arayışlarını, AKP'ye karşı bir cephe olarak görüyor
musunuz?
İttifak arayışlarını, AK Parti'ye karşı bir birleşme olarak
değerlendirmiyoruz.
Birleşip ne yapacaklar? AK Parti'yi yok mu edecekler?
* Bu girişimlerin diğer bir yüzünde de Erdoğan'ın
Çankaya'ya çıkmasını engelleme amacı bulunduğu yorumlarına
katılıyor musunuz?
Herkes değişik platformda lobi faaliyetleri yapabilir. Demokrasinin
gereği bu. Bunların sınırlarını, milletin iradesinin önüne
çıkardığınız zaman sıkıntı orada başlıyor. Bir muhalefet liderinin,
"Cumhuriyetin kazanımları sandıkta kaybedilemez" gibi maksadını
aşan ve kabul edilemez açıklamaları olursa, o zaman bu yapılan
faaliyetlerin, çalışmaların masumiyeti ortadan kalkmış olur. Bu
demokrasi için de kabul edilebilir değildir.
* Başbakanın, ağabeyinin cenaze töreninde DYP Lideri Mehmet
Ağar'la olan fotoğrafı, kulislerde farklı
yorumlandı...
Cenazede, öyle organize edilmiş bir şey
yok. Şartlar öyle gelişti. Gayet insancıl bir yaklaşım.
'GETİRİN, ATAYAYIM'
* Merkez Bankası Başkanlığı'na yapılan atama, hükümetin
atamalarında eşi türbanlı olanları tercih ettiği yönünde yaygın bir
inancın oluşmasına yol açtı.
Bizde eşinin başı açık
olan da var, kapalı olan da. Başı açık, örtülü gibi bir tasnif asla
yok. Orada kesinlikle sizi temin ederim. Hele hele Başbakan
seviyesinde böyle bir şey mümkün değil. Herkes, bildiği ile
çalışır. Getirin bana bir aday, nereye istiyorsanız oraya atamasını
yapayım. Getirin, açık konuşuyorum. Ve başı açık olsun. Ve hanım
olsun.
* Böyle biri yok mu?
Yok, yok. Ben bir hanımı
üst düzey göreve getirmek için çabalıyorum. Maalesef bulamadım.
* Kamuoyunda hükümetin, 'bizden' ve 'bizden değil'
yaklaşımıyla hareket ettiği yönünde bir algılama da
var.
Böyle bir ayrımla söze başlarsak, ülkeye en büyük ihaneti yapmış
oluruz. Bunu ayrılıkçılar yapabilir, yapıyor da. Bizim böyle bir
şey haddimiz değil.
* Türban, hesaplaşma gibi görülüyor.
Bizim ne
yaptığımız ne düşündüğümüz belli. Cumhuriyetin kuruluşundan beri
Cumhuriyete inanmış, Atatürk'ün ilke ve inkılaplarına ve ülkeyi
çağdaş uygarlık düzeyine taşıma ülküsünü benimsemiş bir insanız.
Bunu getirip rejimle hesaplaşma aracı gibi görmek çok yanlış.
Söyleşi: Olçay Aydilek
Kaynak: www.sabah.com.tr