AK Parti MHP koalisyon görüşmesinde 'Erdoğan' kilidi
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, koalisyon turları kapsamında dün gerçekleştirdiği CHP görüşmesinin ardından bugün MHP ile görüşecek. MHP, AK Parti’nin 'tartışmasız' konusu olan 'Erdoğan’ın pozisyonu'nu hedef aldığı için görüşmenin zorlu geçmesi bekleniyor.
Başkanlık Divanı'nın oluşturulmasının hemen ardından,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görevlendirdiği CHP ile
görüşmesini “samimi ve dostane” olarak tanımlayan Davutoğlu'nun MHP
ile görüşmesi nasıl geçecek?
AK PARTİ'NİN MHP HEYETİ BELLİ OLDU
Ahmet Favutoğlu koalisyon turları kapsamında CHP ile görüşmesini
dün tamamladı. Bugün ise gözler, AK Parti'nin MHP heyeti Faruk
Çelik, Mahir Ünal, Haluk İpek, Lütfi Elvan ve Ertan Aydın'dan
oluşan heyetinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile
13.00'te gerçekleştireceği görüşmede... AK Parti’nin 'tartışmayız'
dediği tek konu olan 'Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın pozisyonu'nu '3
önceliğinden biri' olarak tanımlayan MHP nasıl bir
tavır sergileyecek? Davutoğlu, beklediği sıcaklığı MHP’de
bulabilecek mi?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hürriyet Gazetesi’nden Ahmet
Hakan’a verdiği röportajda, kendisi ile görüşmeye gelen AK Parti
Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na, partisinin 'olmazsa olmaz'larını,
"Diyeceğiz ki; çözüm süreci bir çözülme sürecidir ve hemen
bitirilmelidir. 17/25 Aralık'ın üzerine sonuna kadar gidilmelidir.
Recep Tayyip Erdoğan Saray'dan çıkıp Çankaya fanusunun içine
girmelidir" diye anlatacağını kaydetmişti. Bahçeli, 7 Haziran
akşamından bu yana da her platformda aynı yaklaşımı dile getiriyor.
Koalisyon tartışmaları kapsamında, AK Parti ve MHP, 'tabanlarının
birbirine uygun olduğu' yaklaşımıyla 'yakıştırılıyor' ancak Bahçeli
muhalefette kalmayı tercih eden bir yaklaşım sergilemişti.
Bahçeli, AK Parti'yle koalisyon kurmak istemediğini her
fırsatte dile getirdi.
BAHÇELİ HEP 'OLUMSUZ BİR TABLO' ÇİZİYOR
Hakan'a, Davutoğlu'yla görüşme yapması durumunda kendisine,
"Sizinle ‘çözüm süreci’ konusunda hiçbir birlikteliğimiz yok
diyeceğiz. Ayrıca 17/25 Aralık konusu var diyeceğiz. Saray'dan
Çankaya'ya taşınma konusu var diyeceğiz. Bunların haricinde çok
konu var diyeceğiz. Ardından da ekleyeceğiz, Beraber koalisyon
kurup birbirimizi aldatmanın gereği yok diyeceğiz. Koalisyon kurup
birbirimizi karakol amiri gibi takip ettirmenin gereği yok
diyeceğiz. Bu bakanlığı bu parti kontrol edecek, şu bakanlığı şu
parti kontrol edecek... Böyle şey olabilir mi? En geçerli
model AK Parti-CHP modelidir. Bu modeli hayata geçirin diyeceğiz.
Biz seçim gecesi söyledik: Bize düşen ana muhalefettir. Böyle bir
koalisyon modeli ortaya çıkarsa biz Türkiye'nin yararına olan
uygulamaları destekleriz, yararına olmayan uygulamalara da
muhalefet ederiz. Yapıcı bir muhalefet oluruz" diyeceğini anlatan
Bahçeli, koalisyon hususunda olumsuz bir tablo çizmişti.
MHP NEDEN UZLAŞMAYA YANAŞMIYOR?
Bahçeli hem AK Parti’ye, hem de CHP – MHP – HDP’nin üçlü koalisyon
kurulabileceğini dile getiren, hatta kendisine Başbakanlığı öneren
CHP’ye kapıyı kapatıyor. Son olarak Meclis Başkanlığı seçiminde
MHP’nin kendi adayının arkasında durması, muhalefetten bir ismin
Başkan olmasını engelledi. MHP’nin tavrı AK Parti’ye yaradı. Meclis
Başkanı AK Partili İsmet Yılmaz oldu. MHP’nin tavrı CHP ve HDP
tarafından eleştirildi. Ama öte yandan MHP kendi içinde tutarlı
davrandı. Aslında MHP 7 Haziran’dan bu yana pozisyonunu hiç
değiştirmedi. Bahçeli’nin seçim sonuçları açıklandığında şöyle
demişti:
" MHP şerefi ve haysiyetiyle, ilkeli ve dürüst politikalarıyla çok
güzel ve Meclis’te denetimi esas alan bir ana muhalefet görevini
üstlenmeye hazırdır. Bunların hiçbirisinden sonuç alınamıyorsa da,
en erken seçim ne zaman olacaksa o zaman da olur."
MHP'nin bu tutumunun arkasında koalisyon
kurulamaması halinde gidilecek erken seçimde oylarını yüzde 16'nın
daha da üstüne çıkarma amacı olduğu düşünülüyor.
AK PARTİ'NİN DOKUNULMAZI, MHP'NİN 3 HEDEFİNDEN BİRİ...
AK Parti 7 Haziran seçimlerinden sonra tavrını önce koalisyon, zorunlu olursa erken seçim olarak belirledi. Koalisyon görüşmelerine başlamadan önce diğer partilerden farklı olarak hiçbir şart ileri sürmedi. İleri sürenlerin de kendilerini bağladıklarını söyleyerek, tek bir konuyu tartışmayacaklarını bu konunun da 'Cumhurbaşkanlığı makamı yani Recep Tayyip Erdoğan' olduğunu vurguladı.
Davutoğlu Bahçeli’nin “fanus” sözüne de, "Her konuyu tartışmaya açığız ama Cumhurbaşkanlığı makamını konuşturmayız, tartıştırmayız. Hiç kimse Cumhurbaşkanlığı için “Fanus’a girecek” gibi bir ifade kullanamaz. Cumhurbaşkanlığı makamını tartışma konusu yapmaktan vazgeçin; size de, millete de faydası yok." dye cevap vermişti.
BAHÇELİ'DEN FANUS AÇIKLAMASI
Ancak Bahçeli, Davutoğlu’ndan gelen bu eleştiriye karşın MHP’nin
geri adım atmayacağını twitter üzerinden gösterdi. Bahçeli, "Fanus;
süslü, ayaklı fener demektir. Yine fanus, değerli eşyaları tozdan
korumak için üzerlerine kapatılan yarımküre biçimindeki cam kaptır.
Çankaya fanusu saray kapanının panzehiridir. İnsanı ferahlatır,
aklını başına getirir, huzura erdirir, ufkunu
değiştirir. Çankaya fanusu, binlerce yıllık Türk devlet
geleneğinin simgeleştiği, toplandığı ve özümsendiği tarihi bir
emanettir. Çankaya fanusu, kurtuluş mücadelesinin neticesinde
kurulan milli ve üniter Türk devletinin namus ve haysiyet
sancağıdır.Bu fanus çatlarsa, tarihsel süreklilik kopar. Bu fanusa
saygı duyulmazsa Türk-İslam asırlarının kutlu hatıraları teker
teker buharlaşır." diyerek Erdoğan'ın Çankaya'ya gitmesi
gerektiğini vurguladı..
DAVUTOĞLU HASSASİYETİNİ TEKRAR BELLİ ETTİ
Davutoğlu da MHP’ye gitmeden bir gün önce tekrar hassasiyetlerini tekrarladı. "Cumhurbaşkanı konusu açılırsa koalisyon müzakerelerini sabote etmek olur" demiştiniz konu gündeme geldi mi?" sorusuna, "Beni görevlendiren makamı tartışma konusu açıldığında o sürecin bu sefer meşruiyeti tartışmaya başlanır. Görevi veren makamın meşruiyetini tartışmak bu sürecin doğasına aykırı. O zaman ben hangi meşruiyetle bu ziyareti yapıyorum? Cumhurbaşkanımızın beni görevlendirmesi meşruiyetiyle. O görevi veren makamın meşruiyetini veya itibarını tartışmaya açmak eşyanın da sürecin de doğasına aykırı" diye cevap verdi.