AK Parti ile CHP yer değiştirirse!
Abone olYemin krizinde ilerleme yok. CHP kararlı tutumu sürdürüyor.
Oktay SAĞLAM
İNTERNETHABER.COM- AK Parti muhalefette, CHP
iktidarda olsaydı süreç nasıl işlerdi? AK Parti benzer politikayı
izlese, CHP nasıl bir karşılık verirdi? Öncelikle sorulara göz
atalım.
AK Parti hapiste yatan iki ismi aday gösterir miydi?
Seçim sonrası Meclis'te yemin törenini AK Parti boykot eder miydi?
AK Parti Genel Başkanı Erdoğan seçim öncesi "Mahkemeler Ergenekon sanıklarının Meclis'e girmesine izin vermezse giremezler, karar mahkemenin" der miydi?
Seçim sonrasında Erdoğan, "Adalet
Bakanlığı bürokrasisi devreye girsin" diyerek üstü kapalı
"yargıya baskı" imasında bulunur muydu?
Yemin etmeyen AK Parti, yanlış sonuçlara yol açabilecek kanun teklifini, geçici Meclis Başkanı AK Parti'li eliyle verip CHP'den kabul etmesini bekler miydi?
Erdoğan "gerekirse 4 yıl bekleriz" diyerek, hem partisini hem de Meclis'i zor durumda bırakır mıydı?
AK PARTİ YSK KARARINI "KUZU KUZU"
KABUL ETTİ
Empati yapıldığında CHP'lilerin büyük
çoğunluğu AK Parti'yi oyanlamayacaktır. Değil iki aday 2002'de adaylığı kabul edilmeyen
Erdoğan için bile AK Parti ortalığı ayağa kaldırmadı. Sert
demeçler, "köşeli lafları" hiç işitmedik. Medyada
"kavga kıyamet" kopmadı. 5 ay sabırla
beklediler, tansiyonu yükseltecek
hareketlerden özenle kaçındılar. Dahası Abdullah Gül'ün YSK kararı
öncesi "Erdoğan'ın adaylığı kabul edilmese bile
küsmeyiz" açıklaması var.
CHP ile agresif bir tutum içinde. Seçim sonrası hırçınlaşan bir görüntü çiziyorlar. Tahliye edilmeme riskini Kılıçdaroğlu'nun kendisi de 4 Haziran'da bir televizyon programında söylüyordu: "Mahkemeler Ergenekon sanıklarının Meclis'e girmesine izin vermezse giremezler, karar mahkemenin."
HATALAR
ZİNCİRİ
Ogün Samast ve Murat Karayılan gibi
"sakıncalı" isimlere adaylık yolunu açan
"CMK 100" değişikliğinde CHP hatasından döndü ve
teklifini geri çekti. Ayrıca teklifi Oktay Ekşi aracılığıyla
vermeleri de başka bir hataydı. Çünkü Meclis iç tüzüğüne göre
Başkan, yasa teklifi veremiyor.
Dahası Meclis'e girmeyen CHP'nin iktidar
partisiyle görüşmeden teklifi sunmak istemesi bile başlı başına bir
sorun. "AKP'ye diz
çöktüreceğiz, kuzu kuzu çözecekler" diyen bir
partinin, AK Parti'den teklifi kabul
etmelerini beklemek gerçekci değil.
"Dediğim dedik" tavrının
ters tepme ihtimali de var. Ana muhalefet parti sert tutumuyla
iktidar partisinin "sabır" sınırını test ediyor.
Ancak Erdoğan'ın dünkü grup toplantısında yaptığı
"gelmeseler de olur" mesajı da buna işaret
ediyor. İki partinin kafa kafaya vermesiyle Meclis'te
çözülecek sorunun "tribünler" önünde çözülme
ihtimali yok.
Vekiller koltuğuna oturmadan erken seçim
senaryoları bile dillendirildi. AK Parti ile "dirsek
teması" yerine medya üzerinden "kılıçları
çeken" CHP, gerilim siyasetini seçmenin nasıl
değerlendireceği merak ediliyor.