Ahmet Hakan muhalefetin Köşk adaylarını yazdı
Abone olHürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, muhalefet partilerinin Cumhurbaşkanlığı seçimi için adı geçen adaylarını yazdı, muhalefeti uyardı.
Türkiye'nin gündemi Ağustos ayında yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerine kilitlenmiş durumda.
İktidar kanadından iki isim arasında Köşk için tercih yapılacak:
Başbakan Erdoğan yada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül.
Peki ya muhalefet kanadında hangi isimler Köşk yarışı için daha yakın. Bu sorunun yanıtını Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan bugünkü köşesinden verdi. "Muhalefetin olası adaylarına dair" başlığı attığı bugünkü yazısında Ahmet Hakan, muhalefete de 7 maddelik uyarı listesi verdi.
İşte o adaylar ve uyarılar...
YILMAZ BÜYÜKERŞEN: “Muhalefetin cumhurbaşkanı adayı olacak kişinin sağdan da oy alması gerekir” diyenlere hemen cevap veriliyor:
“Yılmaz Büyükerşen Eskişehir’de sağdan da oy alıyor.” Eskişehir ölçeğinde sağlanan bu başarı, tüm Türkiye’de geçerli olabilir mi? Emin değilim. CHP açısından eldeki en başarılı ismi “cumhurbaşkanı adayı” diyerek gündeme getirmek doğru bir taktik mi? Emin değilim. CHP’nin üzerinde durabileceği başka bir isim var mı? Emin değilim. Kısacası:
Yılmaz Büyükerşen’in adaylığı konusunda hiçbir şeyden emin değilim.
METİN FEYZİOĞLU: İmajından bir şeyler kaybetti gibi... Adı geçtiğinde potansiyel taraftarları arasında bile eskisi kadar heyecan yaratamıyor. Son süreçte fazla öne atıldı galiba... Ya da adını dolaşıma sokma konusunda biraz fazla atak davrandı. Bu da beraberinde yıpranmayı getirdi tabii. Üstelik sağdan oy alma konusunda Yılmaz Büyükerşen kadar bile potansiyeli yok... Genç oluşu, enerjik oluşu, ağzının iyi laf ediyor oluşu artı değerleri... Ama tabii ki yetmez. Halk dili ve edebiyatı konusunda daha çok yol kat etmesi gerekiyor.
MERAL AKŞENER: Tek soru şu:
“CHP’liler oy verir mi?” Cepheleşme o kadar sert ki... Eğer CHP’liler kazanacağını bilseler kesinlikle oy verirler. CHP’lilerin eksiksiz oy vermesi durumunda bir şansı olabilir. Üstelik artıları da fazla: 28 Şubat’a yiğitçe direnmesi, “sözünün arkasında duracak bir siyasetçi” imajına sahip olması, milliyetçi–muhafazakâr kesime sıcak gelebilecek bir isim olması, anne olması, kadın olması... Adı geçenler arasında en şanslısı o... Ama görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler.
MEHMET BEKAROĞLU: İnsan haklarına sahip çıkmak, adil olmak, her durumda özgürlükleri savunmak, vicdanlı olmak, dürüst olmak, tarafgir olmamak... Eğer sandıktaki tek ölçüt bu değerler olsaydı... Tartışmasız en büyük aday o olurdu... Fakat sandıktaki tek ölçüt bu değerler değil... Bin türlü iş var işin içinde ve o işlerin 999’u uymaz Bekaroğlu’na... Bu nedenle şansı sıfır... Bir de şu var: Daha Rize belediye başkanlığını kazanamamış bir isim, nasıl olacak da cumhurbaşkanlığını kazanacak, kazanabilecek?
MUHALİFİN YAPMAMASI GEREKEN 7 ŞEY
“Muhalefet için ibretlik bir ders” diyerek bitirelim.
Muhalifin yapmaması gereken yedi şey
BİR: Herhangi bir ismi takıntı haline getirmek... (Bakınız: Tayyip Erdoğan takıntısı.)
İKİ: İktidara her çakana “işte yeni kahramanımız” muamelesi çekmek... (Bakınız: Haşim Kılıç olayı.)
ÜÇ: İktidara güç yetiremeyince iktidarın kendi içinde bölünüp parçalanmasını sağlayacak atışlar yapmak... (Bakınız: Abdullah Gül’ün isyanına bel bağlanması.)
DÖRT: Karamsarlığa kapılıp umutsuzluk girdabında boğulmak... (Bakınız: Son seçim yenilgisinin iktidar karşıtlarında yarattığı o hava.)
BEŞ: Halktan, sandıktan uzaklaşıp yargıca falan sığınmak... (Bakınız: Son günlerde olup bitenler.)
ALTI: Özeleştiri yapmak yerine mazeret üretmek... (Bakınız: Neşet Ertaş’ın “Hata bende, günah bende, suç bende” türküsünün unutulması.)
YEDİ: “Hep aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlara ulaşılmaz” hükmünü unutmak. (Bakınız: Esaslı, radikal ve keskin bir farklılaşma sinyalinin ortalarda gözükmemesi.)
Ahmet Hakan yazıları