Ahlaksızlık operasyonu

Yarın kış uykusundan kalktıklarında çok farklı bir dünyaya gözlerini açacaklar.

Mustafa Sabri Beşer msbeser@internethaber.com

Artık şundan adım gibi eminim: Bu toplum ve özellikle gençler üzerinde dehşet bir “Ahlaksızlık Operasyonu” yürütülüyor. Yoksa bu kadar çürümüşlüğün ve kepazeliğin başka bir izahı olamaz.

Som zamanlarda gerek yazılı ve görsel ve gerekse sosyal medya üzerinde gayri ahlaki görüntülerin yayınlanmasında kıyas kabul etmez bir artış var. Bir önceki yazımda değindiğim bir televizyon dizisindeki öpüşme sahnesinin müptezelliği hala hafızalardaki tazeliğini koruyor.

Sadece bu mu?

Hayır!

Son zamanlarda televizyon dizileri üzerinden gayri meşru ilişkileri özendirici sahneler o kadar arttı ki neredeyse bu rezilliğe bulaşmayan dizi yok. Ne RTÜK dinliyorlar, ne de bir ceza. Bütün uyarılara ve tepkilere rağmen ahlaksızlığı özendirici dizi ve sahneler yayınlanmaya devam ediyor.

Sanki birileri arkadan bu tarz yayınlar yapan televizyon ve dizileri destekliyor izlenimi ediniyorum ki bundan da eminim.

Dizlerin yanında bir de sosyal medyada yayınlanan haberler var ki onlar daha da müptezel. Gay ve lezbiyen ilişkileri öven, bu tarz ilişkiler yaşayan insanları göklere çıkaran ve bir idol olarak sunan haber ve yazıların sayısında büyük bir artış var.

Adeta cinsiyetsiz, kimliksiz, gayri meşru ilişkiler yaşamaktan zevk alan bireyler yetiştirilmek isteniyor.

“Adeta” değil...

Tam da öyle yapılıyor.

Artık bu toplumun ve gençlerin üzerinde bir “Ahlaksızlık Operasyonu” yapıldığı su götürmez bir gerçek.

Peki bu büyük tehlike karşısında yetkililer ne yapıyorlar sizce.

Hiç!

Evet, kocaman bir hiç!

Yoksa bir şeyler yapılmış olsaydı bu işleri yapanlar gemi bu kadar azıya alabilirler miydi?

Bu kadar fütursuzca hareket edebilirler miydi?

Bu kadar rahat olabilirler miydi?

Edemezlerdi.

Ama maalesef devlet yetkililerimiz bu “Ahlaksızlık Operasyonuna” karşı üç maymunu oynuyorlar.

Görmüyor,

Duymuyor,

Konuşmuyorlar.

Tam tersine görmesi, duyması, konuşması gerekenler yangına körükle gidiyorlar.

Ailenin köküne kibrit suyu dökmek için kanun üstüne kanun, genelge üstüne genelge yayınlıyorlar.

İstanbul Sözleşmesi merkezli bir dizi yazı yazdım. Birçok kişi bu alanda görüş ve endişelerini dile getirdiler. Ne oldu?

Hiçbir şey yapılmadı. Ne geri adım atıldı ne de düzenleme yapma duyarlılığı oldu.

İstanbul Sözleşmesi kanunları ile birlikte somut olarak ne mi oldu?

Bakın mesela size taze taze her yerde bulup ulaşabileceğiniz bir istatistik haberi vermiş olayım: Sadece son 2,5 yıllık bilançosu bile hem göz korkutuyor hem de geleceğe endişe ile bakmamızı salık veriyor. Neden mi? Çünkü son 2,5 yılda 746 bin erkek evinden uzaklaştırma almış!

Bu aynı zamanda şu manaya da geliyor: 746 bin baba evladından uzaklaştırılmış! Kadın beyanı esas olduğu için, kadınlara ziyadesiyle haklarından fazla hak tanınarak feminizm hortlatıldığı için…

Amaç neydi? Ailenin köküne kibrit suyu dökebilecek organizma ve kanunların işletilmesi!

Sözü dinlenir, kendine itibar edilir kanaat önderlerimiz de sessiz maalesef.

Bu konuda bir çift laf etmekten beri duruyorlar.

Ramazan programlarında televizyon ekranlarında coşan hocalarımızı bu konuda bir çift söz ederken göremiyoruz maalesef.

Ağza kaçan su damlasının orucu bozup bozmayacağı konusunda onlarca fetva veren alimlerimiz nerede acaba?

Böyle giderse yakında televizyon ekranlarında absürt de olsa soru soracak insan bulamayacaksınız.

Söylemedi demeyin.

Kıymetli bir hocanın sözünü aktarayım size; “Allah’ın yasaklarının toplumda yer bulmasından uykuları kaçan Müslüman, değişim talebi olan Müslümandır. Biz istersek Allah değiştirecektir.”

Çocuklarına söz dinletemeyen anne babalar ise çaresiz.

Nasihatlerini dinlemiyor çocukları.

Çünkü onların dinlediği televizyonları, dizileri, sosyal medyaları var.

Ebeveynler bu devasa ahlaksızlık ordusu karşısında çaresiz.

Çünkü düşman çok büyük,

Çünkü düşman çok etkili,

Çünkü düşman çok tehlikeli.

Bu büyük ve devasa düşmana karşı durması gerekenler ise adeta kış uykusuna yatmışlar.

Yarın kış uykusundan kalktıklarında çok farklı bir dünyaya gözlerini açacaklar.

Ama farkında değiller.

Allah devlete, yetkililere ve alimlerimize akıl fikir versin...

facebook.com/msbeser

twitter.com/msbeser

instagram.com/msbeser