Ağar'la ilgili kan donduran iddialar!
Abone olMİT'in Susurluk tapelerine göre, Ağar talimatı bizzat verdi. Nurettin Güven, Londra'da Mehmet Kaygısız'ı öldürdü.
Taraf gazetesi, MİT tarafından bugün
duruşması yapılacak olan faili meçhuller davasına gönderilen
Susurluk tapelerinin ayrıntılarını yayınlamayı sürdürüyor.
Tapelerde eski İçişleri Mehmet Ağar'la ilgili şok iddialar
var.
MİT ve Emniyet’e çalışan ancak 1995’te devlet içindeki çete
tarafından kaybedildiği konuşulan Tarık Ümit ile MİT’çi Mehmet
Eymür arasındaki görüşmenin kayıtlarını içeren MİT dökümanına göre,
çete yurtdışındaki birçok cinayete de imza attı.
SENDİKACI KAYGISIZ, KİME İHALE EDİLDİ?
MİT’in de her eyleminden haberdar olduğu çete, yargısız infazlarını
yurtdışına da ihraç etmiş. Ümit ile Eymür’ün cinayet konuşmaları,
Ankara’da bugün görülecek 18 ayrı faili meçhul cinayetle ilgili
dava dosyasında yer aldı. Faili meçhullerle ilgili Susurluk
tapelerinde Londra’da işlenen Mehmet Kaygısız cinayetine ilişkin
ayrıntılar yer aldı. Buna göre, sendikacı Mehmet Kaygısız’ın
öldürülmesini çete, ülkücü gruplarla ilişkisiyle bilinen,
Malatyaspor Başkanlığı da yapan ve Avrupa ülkelerinde uyuşturucu ve
silahlarla yakalanıp hapis yatan işadamı Nurettin Güven’den
istemiş.
AĞAR 'HADİ ASLANIM, HADİ KOÇUM' DİYE
CESARETLENDİRDİ
Güven, Tarık Ümit tarafından cinayet öncesi “hadi aslanım hadi
koçum” denerek motive edilmesi için eski İçişleri Bakanı ve Emniyet
Müdürü Mehmet Ağar’ın odasına götürülmüş. Ağar, bu görevi yaparken,
tetikçi-kaçakçıya derhal pasaport çıkarmış. Nurettin Güven ise
talimatı hızla ve bizzat yerine getirdikten sonra Ankara’yı arayıp
“Kaygısız devrildi” bilgisini vermiş. Hızlı yargısız infaza şaşıran
Tarık Ümit ise cinayetten sonra “O iş tamam ağabey” diyerek Ağar’ı
bilgilendirmiş.
İŞTE O TAPEDEKİ
CİNAYET
MİT’in çözümünü yaptığı tapelerde Eymür’le resmî görüşmesinde Tarık
Ümit, bu konuyla ilgili şu bilgileri aktarıyor:
“(...) Yok işi oraya getirdik. Bu arada İngiltere’de bana bir liste
verdi. O şey işte. Sendika Başkanı Mehmet Kaygısız, Hasan Gül,
Yunanistan Sorumlusu Kani Yılmaz. Nurettin’e dedim ki, biraz da gaz
verdim Nurettin’e. Mehmet Ağar’a dedim ki ben Nurettin’le
görüşüyorum. Adam bize itimat ediyor. İnsan psikolojisi çok
enteresan. Şimdi sen bana dersin ki git oğlum şu işi bitir.
BURAYA GETİR KAPALI GÖRÜŞMEYE GEREK
YOK
Kendime de 4. adamı bulurum. Güvendiğim adama derim ki Mehmet
ağabeynin de...Adam yapar. Ama şenin karşına gelip de tamam mı
‘aslanım koçum’ şöyle bir yaptın mı. Psikolojiek bir şey.
Ben adamı olgunlaştırdım. Mehmet beye dedim ki ‘ağabey senden bir
ricam var. Bu adamları....Bu adamların sana gelmesi. ‘Ya aslanım,
koçum’ de, bir mahsuru yoksa.
‘Ne demek’ dedi. Babamın işi... aynen tabiri bu. Nerede görüşürüz.
‘Buraya getir, kapalı görüşmeye gerek yok’ dedi. Açtım Nurettin’e
‘hemen atla gel’ dedim, Atladı geldi Ankara’ya. Doğru Mehmet
Ağar’ın odasına götürdük.
KARI KIZ KONUŞTU, REKLAM
OLMA
‘Tamam, Nuretttin sen kötü bin insan değilsin’ dedi. ‘Senin zararın
kendine’ dedi ‘Belli bir yaşa geldin’ dedi. Karı kız konuştu,
‘reklam olma’ dedi. Tamam. ‘Bazı şeylerin vardı. Senden de bunu
beklerdim’ dedi. Dedi ki vize problemleriniz vardır, sorun değildir
dedi. Çağırdı Aslan’ı (dönemin emniyet üst düzey yöneticisi) pat
pasaport. Cumartesi günü gitti kendisi daha Mehmet Ağar sefarete.
Cumartesi konsolosluktan Amerikan vizesi aldı. Sabahleyin uçağa
bindirdik. Nurettin’i yolladık.
Arkadan bana listeyi verdiler. (tutanakta isteği yazıyor) Ben açtım
Nurettin’e ‘Nurettin liste bu’ dedim. Bak dedi ağabey’ dedi, bak
dedi. Sana öyle bir müjde vereceğim ki’ dedi. Dedim oğlum akıllı
ol...
AĞABEY KAYGISIZ
DEVRİLDİ
Çok heyecanlı biliyor musun... hissediyor... Sen git Kürt
mahallesine (İngiltere-Londra’da) ağabey onu ara, bunu ara. Şey
gelmiş önüne. Telefonu...İki saat sonra Mehmet Kaygısız bom diye.
Bizzat kendisi. Oradan voltala.
Bir telefon ettim konuşmadan iki-üç saat sonra. Ağabey dedi.
Kaygısız devrildi’ dedi. Ulan ne diyorsun sen. Vallahi dedi. Bir
haber aldın mı. ‘Ağabey kendim devirdim’ dedi.
AĞAR BİLE İLK ANDA
İNANAMADI
Dedim ‘yaralı maralı’. ‘Mümkün değil’ dedi. Onu kimse kurtaramaz.
Ulan şimdi gece arayayım mı? hani öldü mü. Ölmedi mi?... Bizim
Düzceli bir arkadaşımız var şeyde, İngiltere’de. Açtım ona telefon
‘Hemen Kürt mahallesine git. Böyle böyle bir hadise oldu mu öğren
bana’ dedim, haber ver. Yarım saat sonra ‘ağabey adam ölmüş’ diye
aradı. ‘Kim öldürmüş’ dedim. ‘Abi acayip dedikodu var. Nurettin
Güven kendi vurmuş’ dedi. Açtım Mehmet Ağar’a telefon. Ağabey dedim
bir tanesi vurulmuş. ‘Yapma ya’ dedi. Vallahi dedim. Aman....bak
şimdi işler iyi gidiyor ağabeyciğim. Bu arada....
MEHMET EYMÜR: Güzel işler yani. Böyle buna hiç kimsenin bir
diyeceği yok...