Afrika yamyamlarında bile yok
Abone olDevlet Bakanı Bülent Arınç, anayasa değişikliğini savundu, askere çattı. Öyle sözler etti ki çok tartışılacak.
Arınç resmen patladı... Manisa'da teğmen olan oğlunun
düğününe alınmayan başörtülü bir annenin gözyaşlarını gündeme
getirdi. Yemin törenine 40 yaş kriterini getiren yetkililer için
Arınç, "Böyle bir tasnif Afrika'nın yamyamlarında bile yok."
sözleriyle tepki gösterdi.
Bakan Arınç, Artuklu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezinde
düzenlenen "Anayasa Değişikliği" konferansında
yaptığı konuşmada, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararları
ile meslekten atılanlara yargı yolu açtıklarını söyledi.
Bunun en son örneğinin Şemdinli Davası olduğunu belirten Arınç, bu
davayla ilgili Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya'nın bir
iddianame tanzim ettiğini hatırlattı.
FERHATLAR ATILMAYACAK
Dönemin Genelkurmay Başkanının isminin iddianamede geçtiğini ve bu
nedenle Genelkurmay Başkanının şikayetçi olduğunu dile getiren
Arınç, şöyle konuştu: "Ve aniden mesleğinden atıldı. Bundan sonra
atılmayacak. Ferhatlar bu sebepten artık atılmayacak.
Neden? Çünkü onlara savunma ve dava hakkı getiriyoruz.
Haklı sebepler varsa atabileceksiniz. Aynı şeyi Yüksek Askeri Şura
karalarına da getirdik. YAŞ kararları ile ordudan ilişiği kesilen
subaylar vardı. Göğsü madalyalı, çok iyi başarı kazanmış,
iyi mücadele etmiş, iyi komutanlar olarak
biliniyordu.
EŞİNİN BAŞÖRTÜSÜ ATILMA NEDENİ
Bakan Arınç, asker kadar her meslekte yanlış yapanların olduğunu ve bunların temizlenmesi gerektiğini söyledi. TSK içerisinde madalyalı bazı askerlerin hiçbir yasal gerekçe gösterilmeden ordudan atıldığını söyleyen Arınç işte o çok tartışılacak iddialarını şu sözlerle duyurdu:
Ama günün birinde sorgusuz ve sualsiz Türk Silahlı
Kuvvetleri'nden atıldığını duydular. Her şeyleri teslim alındı.
Çıplak hale geldiler, kimisi intihar etti, kimisi psikolojik
rahatsızlık geçirdi. 'Suçum nedir, bana söyleyin ben
madalyalı askerim' dediler. Söylemediler sadece 'attık'
dediler. Ama sonra bir şeyler hissetmeye başladılar. Çünkü birileri
onlara dedi ki; 'Senin eşinin başı örtülü de o yüzden seni
attılar. Sen evinde namaz kılıyormuşsun onu tespit
ettiler. Lojmanda senin dayın seni ziyarete gelmiş bir
karış da sakalı varmış seni o zaman fişlemişler'. Bunları ben
uydurmuyorum.
BÖYLE BİR TASNİF AFRİKA YAMYAMLARINDA BİLE YOK
Baş örtülü olmak, evinde Kur'an okumak, amcasının dayısının sakalı ile gelmesi lojmanlara girip girememesi, teğmen oğlu evleniyorken başörtülü annenin sokakta oğluna ağlayarak bakması... Manisa'da olduğu için söylüyorum. Yemin törenine gelen kadınlardan 40 yaşından yukarı olanlar içeri alındı. 40 yaşından aşağı olan gençlere 'Siz giremezsiniz' denildi. Böyle bir tasnif Afrika'nın yamyamlarında bile yok. Böyle bir rezalet olabilir mi? Ne kadar üzüntü verici hadisedir. Nedir yani 40 yaşın altı, 40 yaşın üstü. Neyi mazur göreceksin. Ondan sonra hizaya dizdikleri kadınları 'Onu öyle yapma, böyle yap, onu şöyle yap'. Bunlar çok ayıp şeyler, çok yakışıksız şeyler. İşte bu anayasayı bu yakışıksız işleri düzeltmek için değiştiriyoruz. İşin altında bu vardır."