Adnan Polat o iddialara yanıt verdi!
Abone olGalatasaray eski başkanı Adnan Polat, Kanaltürk ekranlarında yayınlanan Telegol programına önemli açıklamalarda bulundu...
Kendisi hakkındaki iddialara cevap veren Polat,
başkanlık sürecinde yaşadıklarıyla ilgili de önemli açıklamalarda
bulundu.
Programa katılma nedeni olarak son dönemde çok fazla üzerine
gelinmesini gösteren Polat, "Sessiz kaldıkça suçlamaları
kabul ediyormuş gibi bir ortam doğdu. 15 Ocak'tan bu yana benim
başıma gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Stat açılışından
beri saldırı altındayım, bunun sebebini bilmiyorum."
şeklinde konuştu.
"STATLAR KADAR İNSANLAR DA..."
Statların yarı yarıya seyircili olduğu dönemi kendisinin bitirdiği
iddialarını da yanıtlayan Polat; "Evet ben o zaman ilk
uygulayan isimdim. Sanıyorum bir Beşiktaş derbisine denk gelmişti.
Statlara kalite gelmeliydi. Ancak statlar kadar insanlar da
kaliteli olmalı. Geçen sezon Eskişehir maçında Batuhan'ın kafasına
şişe gelmişti. Biz o görüntüleri polise teslim ettik. Eskişehir
taraftarının içinden biri atmıştı şişeyi fakat asla bulunamadı bu
kişi." dedi.
"TRİBÜN GRUPLARI DAHA GÜÇLÜ"
Tribünler ile yönetim arasındaki ilişkiye yönelik bir soru üzerine;
"Ben tribünlerden gelen bir insanım. İlk maça gidişim 10
yaşındayken Ali Sami Yen'in açılış maçıydı. Dolayısıyla tribünlerde
neler olduğunu iyi bilirim. Eskiden yöneticiler ile tribün grupları
arasında ilişkiler daha fazlaydı. Şimdi gruplar ekonomik olarak
güçlendi. Bağımsız olarak kendini döndürebiliyor."
dedi.
"ŞİKE VE TEŞVİK ESKİDEN VARDI"
8-0'lık Ankaragücü maçıyla ilgili ortaya atılan iddialara değinen
Adnan Polat, "Bu maçla ilgili ne etik dışı, ne de ahlak
dışı hiç bir durumumuz olmamıştır. İnsanlar 8-0'a takıldı. Averajla
şampiyonluk kaybetmek büyük bir hayal kırıklığıdır bunu
anlayabiliyorum." diyerek şike iddialarının gerçeği
yansıtmadığını söyledi.
"Futbolda şike ve teşvik primi 90'lı yıllarda
vardı" diyen Polat, "Özellikle teşvik priminin
alenen yapıldığını biliyorum. Ben 4 tane şampiyonluk yaşadım. Bir
tanesi Beşiktaş ile çekiştik. Averajla şampiyon olduk. Bir
tanesinde Fenerbahçe-Denizli maçı berabere bitti, olay oldu. Bir
tanesinde de 6 hafta kala hoca bıraktı gitti, biz hocasız şampiyon
olduk" diye konuştu.
"AZİZ YILDIRIM'IN STRATEJİSİ YANLIŞ"
Şike soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanan Aziz
Yıldırım'ın doğru bir savunma stratejisı izlemediğini söyleyen eski
başkan, "Aziz Bey Galatasaray'a, Beşiktaş'a ve
Trabzonspor'a saldırmaktan ziyade kendini savunmalı. Bu yanlış bir
strateji, yanlış yönelendirilmiş olduğunu düşünüyorum."
dedi.
Soruşturma kapsamında ortaya çıkan tapelerdeki küfürlü konuşmalara
da açıklık getiren Adnan Polat, "Mahmut Özgener ile ilişkim
iyiydi. Yüz yüze geldiğimizde ilişkimiz abi-kardeş ilişkisi
gibiydi. Tapelerdeki konuşmalarını bana değil ona sormanız
gerekiyor. Özgener federasyonunun Türk futbolunu nereye getirdiği
ortada. Her organizasyonu evimizden izliyoruz" diyerek
Özgener'i eleştirdi.
"APPİAH'IN POZİSYONU GOL OLSA..."
2006 yılındaki şampiyonluğun nasıl geldiğini anlatan Galatasaray
eski başkanı, "Göreve geldikten sonraki gün Fenerbahçe
maçımız vardı. 4-0 ya da 4-1 kaybettik o maçı. O gün orada hem
taraftarımıza hem de bize eziyet çektirildi. Ben de çıkışta
sinirlendim, "F.Bahçe bizi yendi ama biz 20.45'te biz şampiyonuz"
dedim. 20.45'i hem taraftarı hem de futbolcuyu motive etmek için
söyledim. Daha sonra 6 haftalık bir süreç yaşadık. Şampiyonluktan
sonra eve gittim, yattım, uyudum. 10 günlük bir dinlenmeye
çekilmiştim. O maçta insiyatif Fenerbahçe'deydi. Appiah'ın
pozisyonu gol olsa bunlar konuşulmuyordu. Fenerbahçeli oyuncuların
ellerini ayaklarını da mı biz bağladık?" diyerek
Denizlispor'a teşvik primi gönderildiği iddialarını yanıtladı.
"AZİZ YILDIRIM'IN YERİNDE OLSAM, CAMİA BENİ
GÖMMÜŞTÜ"
Başkanlığının son döneminde mali yönden ibra edilmemesi
hatırlatılan Adnan Polat, "Ben yolsuzluğa bulaşan hiç
kimseyi Galatasaray'ın içinde tutmadım. 1 lira dahi olsa kimsenin
gözünün yaşına bakmadım. Yeni yönetime de o kimin neden işten
çıkarıldığına dair raporu sundum. Fakat şimdi duyuyorum aynı
insanlar tekrar kulübe dönüyor. Şeffaflık ve denetim benim birinci
kuralımdı. Ben kesinlikle kanun ve spor etiğinin dışına çıkmazdım.
Aziz Yıldırım'ın yerinde ben olsaydım camia beni Metris'in tabanına
gömmüştü. Camia dediğim az önce bahsettiğim liseciler. Benim
dönemimi araştırıyorlar zaten 8 aydır zaten. Ama Ultraslan ve
Galatasaray taraftarı bana her zaman sahip çıkmıştır."
diyerek kendisini savundu.
"MAKBUZ KAYBOLDU, YA DA BİRİLERİ YOK ETTİ"
Denizlispor'a teşvik primi gönderildiği ve bu teşvik primi ile
ilgili Bülent Tulun'dan bir mektup aldığı idialarına da yanıt veren
eski Galatasaray başkanı, "Bülent Tulun'dan bana herhangi
bir mektup gelmedi. Ben mektubu polisler benim evime gelince
öğrendim. Böyle bir durumdan haberim yok. Zaten bana öyle bir
mektup gelmiş olsaydı ben açıklardım. Neden saklayayım?
Bakıyorsunuz muhasebe kayıtlarında bu para gözüküyor. Fakat makbuzu
yok. Onlarca denetimden geçtik o günden bu yana. Mali kongrede ibra
edildik. Galatasaray kulübü o günden bu yana 3 kez taşındı. Makbuz
ya o sırada kayboldu ya da birileri yoketti o makbuzu"
diye konuşarak kendisinin bu konuda herhangi bir endişe duymadığını
dile getirdi.
"ASIL SIKINTI LİSECİLERİN OLMASI"
Liseli olmadığı için Galatasaray başkanlığı döneminde ekstra
zorluklar yaşadığı öne sürülen Polat, "Galatasaray'da bir
liseli lisesiz ayrımı var ama asıl sıkıntılı olan durum lisecilerin
olması. Bunlar Galatasraay'dan maddi manevi çıkarı olan 500 kişi.
Kongrede bana karşı bağıran çağıran insanlar da bunlar. Sanıyorum
onların ayağına bastım. O yüzden bana karşı savaş açtılar. Yeni
tüzük yapma dediler bana. Galatasaray'ın tüzüğü 1930'lardan kalma.
Ben yeni tüzüğe yüzde 3 dışarıdan üye alma maddesi koyacaktım.
Böylece Galatasaray SK, Galatasaray lisesi duvaları dışına
çıkacaktı. Bu da bazı kesimleri rahatsız etti ve bana karşı bir
haçlı seferi başlatıldı" sözleriyle Sarı Kırmızılı camiayı
Galatasaray lises dışındakilere açmak istediği için saldırıya
uğradığını ifade etti.